2007-04-24 - 13:56
ANAVATAN GRUP TOPLANTISI...
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, ''Türkiye'nin cumhurbaşkanı sorunu, güncel bir sorun değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduğundan beri cumhurbaşkanı seçme sorunu olagelmiştir, aşılamamıştır'' dedi.
Mumcu, cumhurbaşkanı seçim sürecindeki gelişmeler nedeniyle Grup Toplantısı
yaptıklarını söyledi. Grup toplantısından yarım saat önce cumhurbaşkanı adayını
öğrendiğini belirten Mumcu, ''Söylenecek tek şey, hayırlı olsun. Hayırlısı olsun.
İnşallah Türkiye için hayırlısı neyse o olur'' yorumunu yaptı.
Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi konusunu 2 yıldır gündemde
tuttuğunu anımsatan Mumcu, ''Türkiye'nin cumhurbaşkanı sorunu, güncel bir sorun
değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulduğundan beri cumhurbaşkanı seçme
sorunu olagelmiştir, aşılamamıştır. Çok partili hayata geçildikten bu yana
cumhurbaşkanı seçimi sorun olmuştur. Bu sorun, askeri darbelerin gerçek nedeni
olagelmiştir'' diye konuştu.

-''İMTİYAZLAR REJİMİYLE YÖNETİLEN ÜLKE...''-

Bu parlamentonun gerçek değerinin anlaşılmadığını savunan Mumcu, Mecliste
''sivil anayasa'' için elverişli sandalye dağılımı bulunduğunu söyledi.
Daha önce TBMM'de 7 partinin grubu olduğu dönemler yaşandığını, seçimlere
bir ay kala çok kapsamlı reformları gerçekleştirdiğini belirten Mumcu,
''Milletimiz o Parlamentoyu cezalandırmaya karar verdi. 1990'lı yılların
biriktirdiği yanlışların faturasını o Parlamento ödedi'' dedi.
Cumhurbaşkanlığı meselesinin, Türkiye'nin demokratik devlet olması için
büyük bir fırsat olduğunu, ancak bunun değerlendirilmediğini ileri süren Mumcu,
şunları söyledi:
''Cumhurbaşkanını halkın seçtiği, yasama ve yürütmenin birbirinden belirgin
hatlarla ayrıldığı bir tablo olmalıydı. Seçimlerde, hemen hemen bütün siyasi
parti merkezinde belirlenen adaylarla milletin önüne çıkılıyor. Vatandaş gözünü
hangi partiye çevirse, aynı manzara. Vatandaşın tek seçeneği, parti liderine
boyun eğmek. TBMM'nin, milli iradenin temsilcisi olduğunu söylemek imkansızdır''
diye konuştu.

-''MİLLİ İRADE, DEVLET OTORİTESİNİ DENETLEMELİ''-

Kanun tasarılarının hazırlanış ve TBMM'de kabul ediliş şeklini anlatan
Mumcu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Olması gereken, milli iradeyi gerçekten egemen kılmaktır. Bu parlamento,
milletin yarısının temsil edilmediği bir parlamento. Bu süreç gelir, bir noktada
aklın alamayacağı duvara çarpar; cumhurbaşkanı seçimi... Bu tablonun neresi
demokratiktir. Halka hesap verme sorumluluğu bulunmayan kişi, her şeyi onaylama
yetkisine sahip. Eğer bir ülkede demokrasiden söz edilecekse, millet iradesinin
devlet otoritesini denetlemesi gerekir.
Bir ülkede demokrasi varsa işsizlik yoktur, gelir adaletsizliği yoktur. Bu
ülke, imtiyazlar rejimiyle yönetilen bir ülkedir. Vatandaşı demokrasi dışı
çareler aramaya iten şey, siyasetin bu ikiyüzlülüğüdür. İmtiyazlıların düzenine
eklenmenin yolu, bir cemaat, bir tarikat veya bir siyasi partiye ilişmektir. Bir
kampın adamı olmazsan, bir yerden bir yere ulaşamayacağını bilir vatandaş.''

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu,
Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili olarak, ''Yine nefsin arzusu,
millet için fedakarlığa, akla, vicdana ve milletin hak ve hukukuna galip geldi''
dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Mumcu, cumhurbaşkanı seçim sürecinde
Türkiye'nin çağdaş demokratik bir devlet olabilmek için önemli bir fırsatı
kaçırdığını söyledi.
Bir sonraki parlamentonun, Anayasayı değiştirmek, sivil ve demokratik bir
anayasa yapmak için elverişli fırsatlar oluşturup oluşturmadığını bugünden
bilmenin mümkün olmadığını anlatan Mumcu, iktidarla birlikte bu ülkedeki
imtiyazlar rejimini yıkıp, halklar rejimini kurabileceklerini belirtti.
''Biz bu ülkede, fırsatların intisaba göre dağıtıldığı bir kıtlık rejimini,
karaborsa düzenini yıkar, bir hukuk devleti, adalet düzenini kurabilirdik'' diyen
Mumcu, şunları kaydetti:
''Olmadı, iktidar tatlı geldi. Olmadı, iktidarın büyüsü, koltuğun, makamın
büyüsü herkesi baştan çıkardı. 'Biz makam, mevki sevdalısı değiliz' diyenler,
sözüm ona günah çıkarıyorlar. Siz onu kime anlatırsınız, kim inanır bilmiyorum
ama ben inanmıyorum. Mesele iktidarınızı muhkemleştirmektir. Tercihinizin
arkasında yatan tek neden, iktidarınızı muhkem hale getirmektir.''

-''TREN KAÇTI''-

Türkiye'nin cumhurbaşkanını halka seçtirmemekle büyük bir fırsatı
kaçırdığını ifade eden Mumcu, ''Cumhurbaşkanının kim olacağından daha önemli
olan, Türkiye'nin nasıl bir cumhurbaşkanı sistemine sahip olacağı ve
cumhurbaşkanını kimin seçeceğiydi. Bundan sonra kim cumhurbaşkanı olursa olsun,
Türkiye için tren maalesef kaçmıştır'' dedi.
ANAVATAN lideri Erkan Mumcu, milletten, gelecek seçimlerde reform iradesiyle
iş başına gelecek iktidara güç vermesini dilediğini belirterek, Türkiye kendi
değişimini, kendi iradesiyle gerçekleştiremedikçe, başkalarının boyunduruğu
altında olmaya mahkum kalacağını savundu.
Mumcu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Önemli olan, Abdullah Gül'ü veya Tayyip Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçmek
değil, gelir adaletini sağlayacak bir düzeni kurmaktır. Demokratik bir düzeni
kurmaktır. Ama yine kim konusu, nasıl sorusuna galip geldi. Yine heva (istek) ve
heves, yine nefsin arzusu, millet için fedakarlığa, akla, vicdana ve milletin hak
ve hukukuna galip geldi. Üzgünüm, gerçekten üzgünüm. Büyük bir fırsat kaçırıldığı
için üzgünüm. Kimin cumhurbaşkanı olup olmadığı, benim için hiç önemli değil.''

-''FEDAKARLIKLA İZAH EDECEK''-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, değişimin gerçekleştirilebileceğini
söylediğini vurgulayan Mumcu, ''5 artı 5 iki turlu seçimle cumhurbaşkanını halka
seçtirmek mümkündü. YÖK reformunu gerçekleştirmek mümkündü. Siyasi Partiler
Kanununu değiştirerek, halkın siyasete katıldığı, millet iradesinin siyasette
kendini apaçık gösterdiği demokratik bir ülke olmak mümkündü. Ama milletin
kendisine verdiği yetki ve kudretten bir gramını bile millet için kullanmadı bu
iktidar'' diye konuştu.
Mumcu, Başbakan Erdoğan ne anlatırsa anlatsın, şimdi cesaret edemediği bir
değişimden kaçışını, fedakarlıkla izah etmeye çalışacağını savunarak, ''Ama
hakikatin ne olduğunu Allah da biliyor, vicdanında kendini dinleyen herkes de
görecektir. Türkiye'ye yazık olmuştur'' dedi.

-TBMM BAŞKANI ARINÇ'A ELEŞTİRİ-

ANAVATAN lideri Mumcu, Türkiye'nin her an büyük sıkıntılarla ayrılmaya
hazır, fay kırıklarına dönüşmeye hazır çatlakları olan bir ülke olduğunu
savunarak, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk
Bayramı nedeniyle TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmayı eleştirdi.
Arınç'ın konuşmasını, ''icraatın içinden'' konuşmasına benzeten Mumcu,
konuşmasını şöyle tamamladı:
''Bu iktidar ve onun uzantısı, ne tam bağımsızlık, ne milli egemenlik
kavramlarıyla uzaktan yakından alakası yok. Bu nedenle siyasetleri gayri
millidir. AKP siyaseti ne yazık ki sadece antidemokratik değil, aynı zamanda
gayri milli siyasettir. Türkiye, gayri milli bu siyasetten behemehal
kurtulmalıdır. Bundan sonraki gelişmeler, millet için hayırlı olsun. Bu tren
kalktı, Türkiye bir fırsatı kaçırdı ama biz Türkiye için yeni fırsatlar yaratmaya
mecburuz.''