TBMM GENEL KURULU...

MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan,
bazı varlıkların ekonomiye kazandırılmasına ilişkin yasa tasarısının, vergi
ahlakını bozacağını, gelecek yıllarda vergi tahsilatını tehlikeye düşüreceğini ve
bir af niteliği taşıdığını söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması
Hakkındaki Kanun Tasarısının maddelerinin görüşülmesine geçildi.
Tasarının 1. maddesi üzerinde MHP Grubunun görüşlerini dile getiren
Ayhan, Hükümetin uyguladığı politikalar sonucunda, ülke ekonomisini canlandırmak
için ekonomik kaynak bulmanın zorunlu hale geldiğini söyledi. Ayhan, ancak,
gayrimeşru kaynakların, Türkiye'ye getirilmesi anlayışının da doğru olmadığını
ifade etti.
Ayhan, tasarıyla, ''kaçakçılığın, terörün parasının affedileceğini'' öne
sürerek, tasarının, vergisiz alan oluşturabileceği uyarısında bulundu.
Tasarının, namuslu vergi mükelleflerine haksızlık olduğunu ifade eden
Ayhan, tasarının, vergi ahlakını bozacağını, gelecek yıllarda vergi tahsilatını
tehlikeye düşüreceğini ve bir af niteliği taşıdığını söyledi.

-''GENEL BAŞKANLARIN YARARLANMASINI ÖNLEYELİM''-

CHP İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz da, ''Tasarı, kara parayı
aklama aracı olarak mı kullanılacak? Gizli vergi affı mı getiriyor?''
sorularının, tartışılması gerektiğini ifade etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''bavulla da para getirilebileceği'' ve
''onların 2 yıl yetecek zulaları var'' şeklindeki sözlerinin, tasarıya gölge
düşürdüğünü savunan Korkmaz, ''Gölgeleri ortadan kaldırmak için, 1 Ocak 2003'ten
bugüne kadar siyasi parti genel başkanlarının, üyelerinin, bürokratların,
vakıflar, vakıf işletmelerinin, bu kanundan yararlanmasını önlememiz gerekiyor.
Bunları yapmazsak, yasa, şaibe altında çıkar'' diye konuştu.
AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni ise iktidara geldiklerinde
''müflis yönetiminin kucaklarına bıraktıkları sorun ve borçların'' bulunduğunu
belirterek, bugün ayakları üzerinde duran bir Türk ekonomisi olduğunu söyledi.
Yeni, ''Önceki dönemde böyle düzenlemeler olsaydı, yurt dışındaki
vatandaşlarımızın parası, heba olmazdı'' dedi.

-MALİYE BAKANI UNAKITAN:
-''BİZ KENDİ VATANDAŞIMIZA MÜRACAAT EDİYORUZ;
GİDİP DE BAŞKA YERLERDEN Mİ PARA ARAYALIM?''
-''UYUŞTURUCU, TERÖR, SİLAH KAÇAKÇILIĞI, RÜŞVET,
HARİÇ DİĞER PARALARIN SORUŞTURMASINI YAPMAYACAĞIZ''

TBMM Genel Kurulunda, Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması
Hakkındaki Kanun Tasarısının 1. maddesi görüşüldü.
MHP Isparta Milletvekili Süleyman Korkmaz, krizin olacağının önceden
belli olduğunu, ancak bu doğrultuda tedbir alınmadığını ileri sürdü.
Türkiye'ye girecek para ve gayrimenkuller için inceleme yapılmayacağını
belirten Korkmaz, ''Deniz Fenerinin gemi aldığından bahsediliyor. Gelin bu
konudan vazgeçin. Ülkemizin itibarını sarsmayalım'' diye konuştu.
AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni, kanunların ülke menfaati
doğrultusunda çıkarıldığını ifade ederek, ''Kimsenin haksız, hukuksuz kazancını
sisteme dahil etmiyoruz'' dedi.
Maliye Bakanı Unakıtan, madde üzerinde milletvekillerinin sorularını
cevaplandırdı. Yurt içinde ekonominin güvenilir ve güçlü olması karşısında,
dışarıdan para geleceğini belirten Unakıtan, Türkiye'nin güvenilir ülke olduğunu,
ekonomiyi güçlü kılmak için yasal tedbirler almaya çalıştıklarını söyledi.

-''KENDİ VATANDAŞIMIZDAN İSTİYORUZ''-

AK Parti hükümetlerinden önce Türkiye'ye dışarıdan yıllık 1 milyar dolar
sermaye girişi olduğunu bildiren Unakıtan, aldıkları köklü tedbirler sonucunda
2006'da 20 milyar dolar, 2007'de 22 milyar dolar yabancı sermaye geldiğini ifade
etti.
Unakıtan, yıl sonuna kadar Türkiye'ye 15 milyar dolar gelmesinin
beklendiğini belirterek, şöyle devam etti:
''Şimdi yaptığımız iş Türkiye, bu dönemde ve kriz döneminde gitmiş
paraları geri getirmek. Başkasından istemiyoruz, yurt dışındaki kendi
vatandaşımızdan parasını getirmesini istiyoruz. Türkiye, diğer ülkelerden daha
güvenli konumda. Londra'dan, Newyork'tan bakın Türkiye ne kadar güvenli
görülüyor. Paraları ülkemize getirirlerken biz de güvenlik soruşturması
yapmayacağımızı söylüyoruz. Uyuşturucu,, terör, silah kaçakçılığı, yüz kızartıcı
suçlar, rüşvet, bankaların içini boşaltmak hariç diğer paraların soruşturmasını
yapmayacağız. Bunu da kanunda belirtiyoruz. Biz kendi vatandaşımıza müracaat
ediyoruz; gidip de başka yerlerden mi para arayalım? Şirketlerin dışarıda
imkanları varsa, getirip sermayelerine katmalarını istiyoruz.''

-''SİYASİ ETİĞE BAL GİBİ UYAR''-

Varlıkların ekonomiye kazandırılmasına ilişkin önceki dönemlerde de kanun
çıkarıldığını anlatan Unakıtan, 2002'de çıkarılan kanunla vergi incelemesi
yapılmadığını kaydetti.
Krize yönelik tedbirler alınmadığına ilişkin soruları ise Unakıtan,
''Benzer kanunlar bizden önce de çıktı. Demek ki zaman zaman bu tür düzenleme
yapılabiliyor. Bizim ekonomimiz güçlü olmasaydı, güven olmasaydı, mali disiplin
olmasaydı bugün gecelik faiz 7500 olurdu. Güven, istikrar olmadığı zaman kaç
bankanın battığını beraber gördük. Aynı geminin içindeyiz. Yapmayın arkadaşlar...
Bu kanunun çıkarılması bile bir tedbirdir. Siyasi etiğe bal gibi uyuyor. Biz ne
silah kaçakçılığının, ne terörün ne rüşvetin parasını ülkemize sokmak
istemiyoruz'' diye yanıtladı.

-NİĞDE'DEKİ ÇİFTÇİLERİN ELEKTRİK BORÇLARI-

Unakıtan, Niğde'deki çiftçilere, elektrik borçlarını ödemediklerinden
dolayı haciz geldiğine ilişkin soruya, ''Kim elektriği kullanıyorsa, borcunu
öder. Kimsenin borcunu, bütçeye ödettirmem'' karşılığını verdi.
Bütçenin 70 milyon kişiden alınan vergilerden oluştuğuna dikkati çeken
Unakıtan, ''Kimsenin telefon borcu yok. Çünkü borcunu ödemedi mi telefonla
konuşamıyor. Ama elektrikte böyle bir şey yok. Elektriği tüketiyor ama borcunu
ödemiyor. Biz elektrik borçlarını yeniden yapılandırdık. Yüzde 2 faizle 36 ay
yapılandırdık'' ifadesini kullandı.
Unakıtan, elektrik borcu bulunanların müracaatları halinde borcun yeniden
yapılandırılması konusunda yardımcı olunduğunu söyledi.
Tasarının amaç kısmını oluşturan birinci maddesi önergeyle değiştirildi.
Buna göre; kanunun amacı, ''gerçek ve tüzel kişilere ait olup yurt dışında
bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının
ekonomiye kazandırılması ve taşınmazların kayda alınması ile yurt içinde bulunan
ancak işletmelerinin özkaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların
sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermaye yapılarının
güçlendirilmesini sağlamak'' olarak düzeltildi.
Tasarının ilk maddesinin kabulünün ardından, 2. maddesinin görüşülmesine
geçildi.


Bankaların, reel sektörü zora sokacak şekilde, kredileri geri çağırmasını
uygun bulmadıklarını ifade eden Unakıtan, bankaların, BDDK'nın gözetiminde ve
Bankalar Kanununun yürüklükte olduğunu söyledi.
Unakıtan, bankaların, bu dönemlerde kredide seçici davrandığını, ''Kılı
kırk yararak'' kredi verdiğini belirterek, bankalarla görüşmelerinde, iyi
müşterilerinin kredilerinin devam etmesinden yana olduklarını, kredi miktarında
azalma olmadığını söylediklerini kaydetti.
Krizden etkilenecek kesimin reel sektör olduğunu dile getiren Unakıtan,
bu sektörün yanında yer almaya çalıştıklarını belirtti.

-''MODA GİBİ''-

ABD ve İngiltere'nin, kriz karşısında destek paketleri açıkladığını
anımsatan Unakıtan, ''Ancak ABD'de banka batmış, destek paketi açıklamak zorunda.
Bu, moda gibi...Orada çıktı bir moda, biz de aynı modayı takip edelim. Burada çok
şükür banka batmadı'' dedi.
Doğalgazdaki zammın nedenini, ''maliyetin yükselmesi'' olarak açıklayan
Unakıtan, maliyetin altında satış yapılmasının; ''bunun bedelini bütçe ödesin''
anlamına geldiğini söyledi.
Unakıtan, Türkiye'nin, bunu geçmişte çok yaşadığını ifade ederek,
''(Doğalgaza zam yapmayalım, bütçeden ödeyelim, tütüne taban fiyatını bütçeden
verelim, onu bütçeden, bunu bütçeden...) Göreve geldiğimizde bütçenin yüzde 34'ü
açıktı'' dedi.
Muhalefet milletvekillerinin, ''Niye 5 yıl boyunca niye zam yapmadınız?''
diye sorması üzerine Unakıtan, bıçak kemiğe dayandığında, yapmak zorunda
olduklarını kaydetti.

-''EKONOMİYİ, DUVARA TOSLATMAYI MI DÜŞÜNÜYORSUNUZ?''-

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, zamların geri alınmasını istediğini
belirten Unakıtan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Geri alın demek, bunu 70 milyona ödetmek demektir. Bunu mu yapalım?
Bunu yaptığın zaman, eski bütçe açıklarıyla karşılaşırsınız, enflasyonu
yükseltir, ekonomiyi alt-üst edersiniz. Sizin gibi seçimi çok düşünseydik, bu
zammı yapmazdık. Gerekli olduğu zaman, maliyetin altına düştüğünde yaparız. Zammı
geri alın diyerek, milletin gözünü boyayacağını zannediyorsunuz. Bu numara yok
artık. Millet, zammı yapmazsanız bunu kim ödeyecek diye soruyor. 70 milyon
ödeyecek, doğalgazı kullanan da kullanmayan da ödeyecek. Bu mu adalet? Bunu mu,
eskiye dönmeyi mi istiyorsunuz, ekonomiyi duvara toslatmayı mı düşünüyorsunuz?
Bunu istemek demek, hesabını bilmemek, ekonomiden anlamamak, Türk ekonomisini
tekrar bozmak demektir.''
CHP Tokat Milletvekili Orhan Ziya Diren de tasarı üzerinde yaptığı
konuşmada, yurt dışından para gelmesine karşı olmadıklarını ancak paranın
aklanıp, tekrar yurt dışına çıkmasından endişe duyduklarını söyledi.
Tasarı üzerinde söz alan AK Parti Tokat Milletvekili Osman Demir de
''Türkiye'de kriz yok'' dediklerini, ancak dünyada bir krizin yaşandığını ifade
etti. Demir, kriz olmadığını ancak krize karşı önlem aldıklarını dile getirdi.
Tasarının görüşmeleri, 3. madde üzerinde devam ediyor.

-YURT İÇİNDEKİ VARLIKLARIN EKONOMİYE KAZANDIRILMASINDA
ÖNGÖRÜLEN YÜZDE 10'LUK VERGİ, YÜZDE 5'E DÜŞÜRÜLDÜ
-EKONOMİYE KAZANDIRILAN VARLIKLARIN SORUŞTURMA KAPSAMI
DIŞINDA TUTULMASINA İLİŞKİN HÜKÜM, TASARIDAN ÇIKARILDI

TBMM Genel Kurulda görüşülen Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye
Kazandırılması Hakkında Kanun Tasarısının 3. maddesi üzerinde AK Parti Giresun
Milletvekili Nurettin Canikli ve arkadaşları tarafından değişiklik önergesi
verildi.
Kabul edilen önergeyle, yurt içinden beyan edilen varlıklarlar üzerinden
alınması öngörülen yüzde 10'luk vergi, yüzde 5'e indirildi.
Buna göre, vergi dairelerine yurt dışından getirilen ekonomik varlıkların
değeri üzerinden yüzde 2, yurt içinde beyan edilen varlıkların değerleri
üzerinden yüzde 5 oranında vergi kesilecek.

-VERGİ İNCELEMESİ-

Önergeyle vergi incelemesi konusunda da değişiklik yapıldı. Kanun
yürürlüğe girdiği tarih itibariyle devam eden vergi incelemeleri, kapsam dışında
tutuldu.
Buna göre, yurt dışından veya yurt içinden beyan edilen varlıklar
nedeniyle 1 Ocak 2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin hiçbir suretle vergi
incelemesi ve vergi kesintisi yapılmayacak. Ancak, diğer nedenlerle, bu kanunun
yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlayan 1 Ocak 2008 tarihinden önceki dönemlere
ilişkin vergi incelemeleri sonucu, gelir, kurumlar ve katma değer vergisi
yönünden tespit edilen matrah farkından, bu Kanun kapsamında beyan edilen
tutarlar mahsup edilerek kesintiye gidilecek.

-SORUŞTURMA VE PARA CEZALARI-

Tasarının 3. maddesinde önergeyle yapılan diğer bir değişiklikle, gümrük,
kaçakçılıkla mücadele, vergi usul kanunlarındaki suçlular yönünden hapis cezasını
gerektiren bazı fiillerle ilgili soruşturma ve kovuşturmalar devam edecek.
Karapara aklamasına yönelik eleştirilere yol açan ''Yurt dışından varlık
beyan edenler hakkında, bu kanun kapsamındaki beyanlarıyla sınırlı olarak Sermaye
Piyasası Kanunu, Gümrük Kanunu, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ve Vergi Usul
Kanununda düzenlenen suçlar veya kabahatler ile bu suçlardan kaynaklanan mal
varlığı değerleriyle ilgili olarak, TCK'nın 282. maddesinde gösterilen suçlar
yönünden soruşturma veya kovuşturma yapılmayacak ve idari para cezaları
uygulanmayacak'' şeklindeki düzenleme, tasarı metninden çıkarıldı.
Kabul edilen başka bir önergeye göre, defter tutma yükümlülüğü bulunmayan
gelir vergisi mükellefleri, taşınmazlar dışındaki varlıklarına ait tutarları,
banka ve aracı kurumlardaki hesaplara yatırabilecek.