2006-05-10 - 17:30
Karara göre, Genel Kurul, gelecek hafta salı ve çarşamba günleri 15.00-21.00, Perşembe günü ise 14.00-20.00 saatleri arasında
çalışacak.
AK Parti'nin, TBMM Genel Kurulunun bugünkü gündeminin değiştirilmesi ve çalışma süresinin uzatılmasına
ilişkin önerisi kabul edildi.
TBMM Genel Kurulu, Başkanvekili Sadık Yakut'un başkanlığında toplandı.
CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü ve Bilecik'teki meyve üreticilerinin sorunları konusunda yaptığı
gündemdışı konuşmada, geçmiş yönetimlerin çiftçiye verdiklerini, AK Parti iktidarının geri aldığını öne sürdü. Tüzün, Bilecik'te geçen
hafta yaşanan don olayı sonucu 25 bin dekarlık meyve bahçesinin zarar gördüğünü, kiraz ve vişne üreticilerinin yüzde 90'ının alacağı ürünü
kaybettiğini ifade etti.
AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, Karayolları Güvenliği ve Trafik Haftası dolayısıyla yaptığı gündemdışı konuşmada,
Türkiye'de geçen yıl 3 bin 215 kişinin trafik kazalarında hayatını kaybettiğini söyledi. Trafik kazalarındaki maddi kayıpların da çok
büyük boyutlarda olduğuna işaret eden Ilıcalı, kazalar nedeniyle ortaya çıkan 1 yıllık maddi kayıp karşılığında, 1000 kilometrelik
bölünmüş yol yapma imkanı olduğunu vurguladı.
Tarım sektörüyle ilgili söz alan CHP Kırşehir Milletvekili Hüseyin Bayındır, AK Parti hükümetinin, çiftçileri görmezlikten geldiğini,
kaynakları bu kesimden yana kullanmadığını ileri sürerek, köylü-çiftçinin 50 yıldır görmediği eziyetle karşı karşıya olduğunu savundu.
AK PARTİ'NİN GRUP ÖNERİSİ
Gündemdışı konuşmalardan sonra, AK Parti'nin, Genel Kurulun bugünkü gündeminin değiştirilmesi ve çalışma süresinin uzatılmasına
ilişkin önerisi görüşüldü.
Öneri aleyhinde söz alan CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, AK Parti'nin Meclisin çalışma düzenini bozduğunu; İçtüzüğün fiilen
ortadan kaldırıldığını iddia etti. Elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesine imkan tanıyan Elektrik Piyasası Kanunu'nda
değişiklik yapan yasa tasarısının 2. maddesinde önce değişiklik yapılmasını ve daha sonra tekrir-i müzakere istenmesini ''gayri
ciddilik'' olarak değerlendiren Anadol, şöyle konuştu:
''Yasama organı, tarihinde görülmemiş biçimde yürütmenin tasallutu altındadır, tahakkümü altındadır. Bir bakan, 'canı istedi'
diye tekrir-i müzakere talebiyle buraya geliyor. Burası İstanbul Belediye Meclisi değil. Ama siz, burayı İstanbul Belediye Meclisine
çevirmek istiyorsunuz. Başbakanın kafasında o var. O, kendisine göre İstanbul'un gelmiş geçmiş en iyi belediye başkanı. Belediye
başkanlığını yapan başbakanlığı da haydi haydi yapar anlayışıyla, maalesef ilk dönem milletvekili olan başbakanların bir alışkanlığı bu.
İstanbul Belediye Meclisinin çok önemli bir kurum olduğunu söylüyorum ama TBMM'yi o belediye meclisi gibi sanırsanız, basketbol sahasında
futbol oynamaya kalkarsınız.''
Anadol, Meclisin çalışma düzeninin bozulmamasını isteyerek, ''İktidar, muhalefet buna uyalım'' dedi.
''AB YARDIMLARI İÇİN ÖNEMLİ''
AK Parti Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, zamanla ilgili bir problemleri olmadığını ifade ederek, 24 saatlerini millete hizmet için
vakfettiklerini söyledi. Gündüz, ''Gecemizi gündüz, çıramızı yıldız yaparak bu millete hizmeti görev biliyoruz'' dedi.
Gündüz, Merkezi Finans ve İhale Biriminin Kuruluşuna İlişkin Türkiye ile Avrupa Komisyonu Arasındaki Mutabakat Zaptına 1 Nolu Ekin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı'nın, 16 Mayıs'tan önce görüşülmesi gerektiğini belirterek, bunun, 2005 yılında askıya
alınan AB yardımları ve 2006 yılında yapılması planlanan 400 milyon avroluk yardımın hayata geçirilmesi için önemli olduğunu kaydetti.
''BURADA NE OYUN OYNANDI?''
Öneri aleyhinde söz alan Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Ömer Abuşoğlu, Elektrik Piyasası Kanunu'nda değişiklik yapan yasa
tasarısının 2. maddesinde, tasarının ruhuna aykırı düzenleme yapıldığını, bunun tekrir-i müzakere yoluyla düzeltilmeye
çalışıldığını söyledi. Önergeyi verenlerin amaçlarını açıklaması gerektiğini ifade eden Abuşoğlu, ''Burada ne oyun oynandı, ne amaçla
yapıldı, adrese teslim gibi bir madde mi yazıldı? Bunu bilmek hakkım'' diyerek, aksi durumda Meclisin şaibe altında kalacağını savundu.
Daha sonra, AK Parti'nin grup önerisi oylanarak kabul edildi.
Buna göre, Merkezi Finans ve İhale Biriminin Kuruluşuna İlişkin Türkiye ile Avrupa Komisyonu Arasındaki Mutabakat Zaptına 1 Nolu Ekin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı, gündemin ön sıralarına alındı. Genel Kurulun bugünkü çalışma süresinin, bu
tasarının görüşmeleri bitinceye kadar uzatılması kabul edildi.
Türkiye ile Pakistan Arasında Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ile
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye iade ettiği Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu da gündemin ön
sıralarına alındı.
Karara göre, Genel Kurul, gelecek hafta salı ve çarşamba günleri 15.00-21.00, Perşembe günü ise 14.00-20.00 saatleri arasında
çalışacak.
TBMM Adalet Komisyonu'nda TMY'de yapılacak değişikliğin görüşmelerinde CHP, 6. maddenin terör örgütü
elebaşına af getireceği görüşünü yinelerken, Basın Konseyi ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) temsilcileri, bu görüşe katılmadı.
Komisyonda Basın Konseyi adına görüşlerini belirten Hukukçu Turgut Kazan, somut ihtiyaç ortaya koymadıkça yasalarda yapısal değişiklik
yapmaktan kaçınılması gerektiğini belirterek, TCK'da olduğu gibi, yargıya ciddi yük gelirken örtülü af tehlikesinin de doğduğunu söyledi.
Tasarıyla, henüz tam silahlanmamış ama şiddeti benimseyen ve uygulayan örgütlerin kapsam dışında bırakıldığını savunan Kazan,
''Niye bunun çıkarıldığı anlaşılmalıdır. 6. Madde ile 'Apo'ya af getiriliyor' tartışmasına katılmıyorum. Ama bu tartışmalardan sonra
yeniden bu maddeyi yazmak mümkün'' dedi.
Düzenlemeyi ifade özgürlüğü ve halkın haber alma özgürlüğü bakımından ele almak gerektiğini kaydeden Kazan, terör tırmanırken
sağduyulu yaklaşım göstermenin zor olduğunu vurguladı. Kazan, ''Terör örgütünün propagandasını yasaklamak doğrudur ama 'propaganda
niteliğinde olan süreli yayın' deniyor. Buraya neyin gireceğini kestirmek zor. İBDA-C'nin nasıl bir örgüt olduğunu, ben bir gazete
haberinden öğrendim. Ben gazeteci olsam, bu düzenlemeden sonra haberi yazarken çok korkarım. Bu, insanların üzerinde oto kontrol getirir.
Oto sansür uygulayan bir ülkeye dönüşebiliriz'' görüşünü ifade etti.
Kazan, 6. maddeyle, ''amacın propagandasının'' suç kapsamına alındığına işaret ederek, şöyle konuştu:
''Terör örgütünün bir amacı olabilir. O amaç doğrultusunda propaganda yapılır. Özel hayatın gizliliğine gerekli özenin
gösterilmesi gerekiyor. Basın için cezaları artıran bir yaklaşım var ve sorumlular için çok ciddi sayılabilecek yaptırımlar getiriliyor.
Ayrıca, iki ayrı maddede, 'tutuklama kararı verilebileceği gibi adli kontrol getiriliyor. Anayasa Mahkemesi kararı nasıl bertaraf edilir
diye bir dolanma var. Silah kullanma yetkisinin çok tehlikeli sonuçlar doğuracağını düşünüyorum. 24 saat avukatla görüşememeyi algılamamak
mümkün değil. Yakınına haber vermemeyi de anlamıyorum.''
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Temsilcisi Güneş Gürseler de maddelerle ilgili görüşlerini Komisyonda dile getirdi.
Propagandanın tanımı yapılmadığı için basın özgürlüğü açısından sakıncalara yol açabileceğini belirten Gürseler, ''6. maddenin af
içerdiği kanısında değiliz. Gerekçenin geniş bir ifade içermesi, bu yorumlara yol açıyor'' dedi.
Gürseler, savunma makamına yönelik sınırlamaların, Anayasaya aykırılık tartışmalarına yol açacağını kaydetti.
CHP'LİLERİN ''GERİ ÇEKİLSİN'' İSTEĞİ
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç, Öcalan davasının henüz sonuçlanmadığına, temyiz aşamasından sonra davanın AİHM'e gideceğine
işaret ederek, ''TMY'de bu konuda özel düzenleme olduğunu söylemek, AİHM'de bizi kurtaracak mı? İç hukukumuz AİHM'in elini kolunu
bağlayacak mı? Onlar bizim hukukumuzla bağlı değil'' diye konuştu.
Tasarının 6. maddesiyle ilgili endişelerini kamuoyuyla paylaştıklarını hatırlatan Kılıç, ancak iktidarın ''hırçınlığını''
anlamakta zorlandıklarını vurguladı. Genelkurmay ve Jandarma'nın geçen haftaki görüşmelerde ''Böyle bir talebimiz olmadı'' dediğini belirten
Kılıç, tasarının hükümet tarafından geri çekilerek yeniden düzenlenerek getirilmesini istedi.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan ise tasarıyla ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:
''TMY'ye ihtiyaç vardır ve normal düzenlemelerle terörle etkin mücadele edebilme olanağı yoktur. Terörizm, demokrasilerin kurucu
değerlerini tehdit eder. Caydırıcılığın olabilmesi için cezanın kesinlik taşıması lazımdır. Yargılama hızlı ve etkili olacak. Ceza
etkili ve ağırlıklı olacak.
Terör suçunu işlemek için silah kullanmak şart değildir. Caydırıcı, korkutucu olmak yeterlidir. 'Birilerini dışarıda tutalım,
birilerini kayıralım' diyerek, terörle mücadele olmaz. Terörü fiilen ve sıcak temasla yeneceksiniz. Bu olmadığında terörle mücadelede bir
adım ileri gidemezsiniz. Devlet eşkıya ile pazarlık etmez, ederse devlet olmaz.''
6. maddeyle ilgili düşüncelerini yineleyen Eraslan, ''Böyle bir riskin var olduğunu tespit ettik ve sizi uyarıyoruz. Bizden destek
almanız söz konusu değil. İsterseniz kendi kendinize çıkarırsınız'' dedi.
''PERİ ŞAHI, İRAN ŞAHI OLDU''
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mahmut Durdu, seçim çevresinde yaşadığı iki olayı anlattı. Bir lokantada tesadüfen karşılaştığı PKK
sempatizanına, ''İktidara geldik, MGK'yı sivilleştirdik, DGM'leri, sıkıyönetimi kaldırdık, biz ne yaptık da terör yeniden yükselişe
geçti'' diye sorduğunu, buna karşılık ''Biz de merak ediyoruz'' yanıtını aldığını kaydetti.
Durdu, diğer olayı ise şöyle anlattı:
''Seçim bölgemde 13 çocuk gözaltına alınmış. İfadelerinde, ''Türkiye Cumhuriyetini yıkacağız, İran şahının desteğini alarak...''
dedikleri yazıldı. Oysa, sonra anlaşıldı ki Kürtçe tercümede yanlışlık yapılmış. Kürtçe bilmeyen er tarafından, peri şahı, İran şahı olarak
çevrilmiş. HADEP'liler olayı takip etmiş. Bu olayın yaşandığı yerde tek bir sempatizan yokken, belediye seçimlerini kazanma noktasına
geldiler. Terörle mücadele edilmeli ama bu özgürlüklere zarar vermeyecek şekilde olmalıdır.''
JANDARMANIN GÖRÜŞÜ
Komisyon görüşmelerine katılan Jandarma Komutanlığı temsilcisi Hakim Albay Gazi Koçer, bir gazetede çıkan haberde 6. maddeyle ilgili
düzenleme talebinin kendilerinden geldiğinin yazıldığını belirterek, bunun, doğru olmadığını bildirdi.
TSK olarak görüşlerini Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'na ilettiklerini belirten Koçer, bazı endişeleri olduğunu; kamuoyu ve
toplumu rahatlatacak bazı değişiklikler yapılması gerektiğini ifade etti.
CHP ALT KOMİSYONA GİRMEDİ
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, maddelerine geçilmesi kabul edildi. Verilen bir önergeyle tasarı alt komisyona
sevk edildi.
Üyelerin belirlenmesi sırasında CHP'liler, alt komisyona girmeyeceklerini ifade ederek, tasarının geri çekilmesini istedi.
Komisyon Başkanı Köksal Toptan, CHP ile bugüne kadar çok daha zor ve çetrefilli tasarılar üzerinde birlikte çalıştıklarını belirterek,
TMY'de değişiklik için yapılacak çalışmaya katılarak katkı vermelerini istedi.
Görüşmeleri izleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, CHP'li üyelerin görüşüne katıldığını belirterek, tasarının geri çekilerek
yeniden ele alınması gerektiğini savundu.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, tasarıyı geri çekilmeyeceğini söylemesi üzerine Topuz, ''Bu, hükümet açısından ciddi sorumluluk
taşıyan bir konu... Biz bir tehlikeye dikkat çektiğimiz için çok ağır suçlandık'' diyerek, alt komisyona katılmayacaklarını söyledi.
AK Parti'li Hakkı Köylü, Haluk İpek, Bekir Bozdağ, Mustafa Nuri Akbulut ve Ahmet Çağlayan'dan oluşan alt komisyonun, makul bir sürede
çalışmalarını tamamlaması istendi.
ilişkin önerisi kabul edildi.
TBMM Genel Kurulu, Başkanvekili Sadık Yakut'un başkanlığında toplandı.
CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü ve Bilecik'teki meyve üreticilerinin sorunları konusunda yaptığı
gündemdışı konuşmada, geçmiş yönetimlerin çiftçiye verdiklerini, AK Parti iktidarının geri aldığını öne sürdü. Tüzün, Bilecik'te geçen
hafta yaşanan don olayı sonucu 25 bin dekarlık meyve bahçesinin zarar gördüğünü, kiraz ve vişne üreticilerinin yüzde 90'ının alacağı ürünü
kaybettiğini ifade etti.
AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, Karayolları Güvenliği ve Trafik Haftası dolayısıyla yaptığı gündemdışı konuşmada,
Türkiye'de geçen yıl 3 bin 215 kişinin trafik kazalarında hayatını kaybettiğini söyledi. Trafik kazalarındaki maddi kayıpların da çok
büyük boyutlarda olduğuna işaret eden Ilıcalı, kazalar nedeniyle ortaya çıkan 1 yıllık maddi kayıp karşılığında, 1000 kilometrelik
bölünmüş yol yapma imkanı olduğunu vurguladı.
Tarım sektörüyle ilgili söz alan CHP Kırşehir Milletvekili Hüseyin Bayındır, AK Parti hükümetinin, çiftçileri görmezlikten geldiğini,
kaynakları bu kesimden yana kullanmadığını ileri sürerek, köylü-çiftçinin 50 yıldır görmediği eziyetle karşı karşıya olduğunu savundu.
AK PARTİ'NİN GRUP ÖNERİSİ
Gündemdışı konuşmalardan sonra, AK Parti'nin, Genel Kurulun bugünkü gündeminin değiştirilmesi ve çalışma süresinin uzatılmasına
ilişkin önerisi görüşüldü.
Öneri aleyhinde söz alan CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, AK Parti'nin Meclisin çalışma düzenini bozduğunu; İçtüzüğün fiilen
ortadan kaldırıldığını iddia etti. Elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesine imkan tanıyan Elektrik Piyasası Kanunu'nda
değişiklik yapan yasa tasarısının 2. maddesinde önce değişiklik yapılmasını ve daha sonra tekrir-i müzakere istenmesini ''gayri
ciddilik'' olarak değerlendiren Anadol, şöyle konuştu:
''Yasama organı, tarihinde görülmemiş biçimde yürütmenin tasallutu altındadır, tahakkümü altındadır. Bir bakan, 'canı istedi'
diye tekrir-i müzakere talebiyle buraya geliyor. Burası İstanbul Belediye Meclisi değil. Ama siz, burayı İstanbul Belediye Meclisine
çevirmek istiyorsunuz. Başbakanın kafasında o var. O, kendisine göre İstanbul'un gelmiş geçmiş en iyi belediye başkanı. Belediye
başkanlığını yapan başbakanlığı da haydi haydi yapar anlayışıyla, maalesef ilk dönem milletvekili olan başbakanların bir alışkanlığı bu.
İstanbul Belediye Meclisinin çok önemli bir kurum olduğunu söylüyorum ama TBMM'yi o belediye meclisi gibi sanırsanız, basketbol sahasında
futbol oynamaya kalkarsınız.''
Anadol, Meclisin çalışma düzeninin bozulmamasını isteyerek, ''İktidar, muhalefet buna uyalım'' dedi.
''AB YARDIMLARI İÇİN ÖNEMLİ''
AK Parti Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, zamanla ilgili bir problemleri olmadığını ifade ederek, 24 saatlerini millete hizmet için
vakfettiklerini söyledi. Gündüz, ''Gecemizi gündüz, çıramızı yıldız yaparak bu millete hizmeti görev biliyoruz'' dedi.
Gündüz, Merkezi Finans ve İhale Biriminin Kuruluşuna İlişkin Türkiye ile Avrupa Komisyonu Arasındaki Mutabakat Zaptına 1 Nolu Ekin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı'nın, 16 Mayıs'tan önce görüşülmesi gerektiğini belirterek, bunun, 2005 yılında askıya
alınan AB yardımları ve 2006 yılında yapılması planlanan 400 milyon avroluk yardımın hayata geçirilmesi için önemli olduğunu kaydetti.
''BURADA NE OYUN OYNANDI?''
Öneri aleyhinde söz alan Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Ömer Abuşoğlu, Elektrik Piyasası Kanunu'nda değişiklik yapan yasa
tasarısının 2. maddesinde, tasarının ruhuna aykırı düzenleme yapıldığını, bunun tekrir-i müzakere yoluyla düzeltilmeye
çalışıldığını söyledi. Önergeyi verenlerin amaçlarını açıklaması gerektiğini ifade eden Abuşoğlu, ''Burada ne oyun oynandı, ne amaçla
yapıldı, adrese teslim gibi bir madde mi yazıldı? Bunu bilmek hakkım'' diyerek, aksi durumda Meclisin şaibe altında kalacağını savundu.
Daha sonra, AK Parti'nin grup önerisi oylanarak kabul edildi.
Buna göre, Merkezi Finans ve İhale Biriminin Kuruluşuna İlişkin Türkiye ile Avrupa Komisyonu Arasındaki Mutabakat Zaptına 1 Nolu Ekin
Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı, gündemin ön sıralarına alındı. Genel Kurulun bugünkü çalışma süresinin, bu
tasarının görüşmeleri bitinceye kadar uzatılması kabul edildi.
Türkiye ile Pakistan Arasında Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı ile
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in bir kez daha görüşülmek üzere TBMM'ye iade ettiği Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu da gündemin ön
sıralarına alındı.
Karara göre, Genel Kurul, gelecek hafta salı ve çarşamba günleri 15.00-21.00, Perşembe günü ise 14.00-20.00 saatleri arasında
çalışacak.
TBMM Adalet Komisyonu'nda TMY'de yapılacak değişikliğin görüşmelerinde CHP, 6. maddenin terör örgütü
elebaşına af getireceği görüşünü yinelerken, Basın Konseyi ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) temsilcileri, bu görüşe katılmadı.
Komisyonda Basın Konseyi adına görüşlerini belirten Hukukçu Turgut Kazan, somut ihtiyaç ortaya koymadıkça yasalarda yapısal değişiklik
yapmaktan kaçınılması gerektiğini belirterek, TCK'da olduğu gibi, yargıya ciddi yük gelirken örtülü af tehlikesinin de doğduğunu söyledi.
Tasarıyla, henüz tam silahlanmamış ama şiddeti benimseyen ve uygulayan örgütlerin kapsam dışında bırakıldığını savunan Kazan,
''Niye bunun çıkarıldığı anlaşılmalıdır. 6. Madde ile 'Apo'ya af getiriliyor' tartışmasına katılmıyorum. Ama bu tartışmalardan sonra
yeniden bu maddeyi yazmak mümkün'' dedi.
Düzenlemeyi ifade özgürlüğü ve halkın haber alma özgürlüğü bakımından ele almak gerektiğini kaydeden Kazan, terör tırmanırken
sağduyulu yaklaşım göstermenin zor olduğunu vurguladı. Kazan, ''Terör örgütünün propagandasını yasaklamak doğrudur ama 'propaganda
niteliğinde olan süreli yayın' deniyor. Buraya neyin gireceğini kestirmek zor. İBDA-C'nin nasıl bir örgüt olduğunu, ben bir gazete
haberinden öğrendim. Ben gazeteci olsam, bu düzenlemeden sonra haberi yazarken çok korkarım. Bu, insanların üzerinde oto kontrol getirir.
Oto sansür uygulayan bir ülkeye dönüşebiliriz'' görüşünü ifade etti.
Kazan, 6. maddeyle, ''amacın propagandasının'' suç kapsamına alındığına işaret ederek, şöyle konuştu:
''Terör örgütünün bir amacı olabilir. O amaç doğrultusunda propaganda yapılır. Özel hayatın gizliliğine gerekli özenin
gösterilmesi gerekiyor. Basın için cezaları artıran bir yaklaşım var ve sorumlular için çok ciddi sayılabilecek yaptırımlar getiriliyor.
Ayrıca, iki ayrı maddede, 'tutuklama kararı verilebileceği gibi adli kontrol getiriliyor. Anayasa Mahkemesi kararı nasıl bertaraf edilir
diye bir dolanma var. Silah kullanma yetkisinin çok tehlikeli sonuçlar doğuracağını düşünüyorum. 24 saat avukatla görüşememeyi algılamamak
mümkün değil. Yakınına haber vermemeyi de anlamıyorum.''
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Temsilcisi Güneş Gürseler de maddelerle ilgili görüşlerini Komisyonda dile getirdi.
Propagandanın tanımı yapılmadığı için basın özgürlüğü açısından sakıncalara yol açabileceğini belirten Gürseler, ''6. maddenin af
içerdiği kanısında değiliz. Gerekçenin geniş bir ifade içermesi, bu yorumlara yol açıyor'' dedi.
Gürseler, savunma makamına yönelik sınırlamaların, Anayasaya aykırılık tartışmalarına yol açacağını kaydetti.
CHP'LİLERİN ''GERİ ÇEKİLSİN'' İSTEĞİ
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç, Öcalan davasının henüz sonuçlanmadığına, temyiz aşamasından sonra davanın AİHM'e gideceğine
işaret ederek, ''TMY'de bu konuda özel düzenleme olduğunu söylemek, AİHM'de bizi kurtaracak mı? İç hukukumuz AİHM'in elini kolunu
bağlayacak mı? Onlar bizim hukukumuzla bağlı değil'' diye konuştu.
Tasarının 6. maddesiyle ilgili endişelerini kamuoyuyla paylaştıklarını hatırlatan Kılıç, ancak iktidarın ''hırçınlığını''
anlamakta zorlandıklarını vurguladı. Genelkurmay ve Jandarma'nın geçen haftaki görüşmelerde ''Böyle bir talebimiz olmadı'' dediğini belirten
Kılıç, tasarının hükümet tarafından geri çekilerek yeniden düzenlenerek getirilmesini istedi.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan ise tasarıyla ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:
''TMY'ye ihtiyaç vardır ve normal düzenlemelerle terörle etkin mücadele edebilme olanağı yoktur. Terörizm, demokrasilerin kurucu
değerlerini tehdit eder. Caydırıcılığın olabilmesi için cezanın kesinlik taşıması lazımdır. Yargılama hızlı ve etkili olacak. Ceza
etkili ve ağırlıklı olacak.
Terör suçunu işlemek için silah kullanmak şart değildir. Caydırıcı, korkutucu olmak yeterlidir. 'Birilerini dışarıda tutalım,
birilerini kayıralım' diyerek, terörle mücadele olmaz. Terörü fiilen ve sıcak temasla yeneceksiniz. Bu olmadığında terörle mücadelede bir
adım ileri gidemezsiniz. Devlet eşkıya ile pazarlık etmez, ederse devlet olmaz.''
6. maddeyle ilgili düşüncelerini yineleyen Eraslan, ''Böyle bir riskin var olduğunu tespit ettik ve sizi uyarıyoruz. Bizden destek
almanız söz konusu değil. İsterseniz kendi kendinize çıkarırsınız'' dedi.
''PERİ ŞAHI, İRAN ŞAHI OLDU''
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mahmut Durdu, seçim çevresinde yaşadığı iki olayı anlattı. Bir lokantada tesadüfen karşılaştığı PKK
sempatizanına, ''İktidara geldik, MGK'yı sivilleştirdik, DGM'leri, sıkıyönetimi kaldırdık, biz ne yaptık da terör yeniden yükselişe
geçti'' diye sorduğunu, buna karşılık ''Biz de merak ediyoruz'' yanıtını aldığını kaydetti.
Durdu, diğer olayı ise şöyle anlattı:
''Seçim bölgemde 13 çocuk gözaltına alınmış. İfadelerinde, ''Türkiye Cumhuriyetini yıkacağız, İran şahının desteğini alarak...''
dedikleri yazıldı. Oysa, sonra anlaşıldı ki Kürtçe tercümede yanlışlık yapılmış. Kürtçe bilmeyen er tarafından, peri şahı, İran şahı olarak
çevrilmiş. HADEP'liler olayı takip etmiş. Bu olayın yaşandığı yerde tek bir sempatizan yokken, belediye seçimlerini kazanma noktasına
geldiler. Terörle mücadele edilmeli ama bu özgürlüklere zarar vermeyecek şekilde olmalıdır.''
JANDARMANIN GÖRÜŞÜ
Komisyon görüşmelerine katılan Jandarma Komutanlığı temsilcisi Hakim Albay Gazi Koçer, bir gazetede çıkan haberde 6. maddeyle ilgili
düzenleme talebinin kendilerinden geldiğinin yazıldığını belirterek, bunun, doğru olmadığını bildirdi.
TSK olarak görüşlerini Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'na ilettiklerini belirten Koçer, bazı endişeleri olduğunu; kamuoyu ve
toplumu rahatlatacak bazı değişiklikler yapılması gerektiğini ifade etti.
CHP ALT KOMİSYONA GİRMEDİ
Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak, maddelerine geçilmesi kabul edildi. Verilen bir önergeyle tasarı alt komisyona
sevk edildi.
Üyelerin belirlenmesi sırasında CHP'liler, alt komisyona girmeyeceklerini ifade ederek, tasarının geri çekilmesini istedi.
Komisyon Başkanı Köksal Toptan, CHP ile bugüne kadar çok daha zor ve çetrefilli tasarılar üzerinde birlikte çalıştıklarını belirterek,
TMY'de değişiklik için yapılacak çalışmaya katılarak katkı vermelerini istedi.
Görüşmeleri izleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, CHP'li üyelerin görüşüne katıldığını belirterek, tasarının geri çekilerek
yeniden ele alınması gerektiğini savundu.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, tasarıyı geri çekilmeyeceğini söylemesi üzerine Topuz, ''Bu, hükümet açısından ciddi sorumluluk
taşıyan bir konu... Biz bir tehlikeye dikkat çektiğimiz için çok ağır suçlandık'' diyerek, alt komisyona katılmayacaklarını söyledi.
AK Parti'li Hakkı Köylü, Haluk İpek, Bekir Bozdağ, Mustafa Nuri Akbulut ve Ahmet Çağlayan'dan oluşan alt komisyonun, makul bir sürede
çalışmalarını tamamlaması istendi.
