2006-03-09 - 14:28
Öymen, beraberinde CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ve Konya Milletvekili Atilla Kart ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, yargı bağımsızlığı ile sınır bölgesinde mayınlı arazilerin temizlenmesi konularında değerlendirmelerde bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, TBMM Şemdinli Komisyonu'nda yapılan işlemlerin, Meclis çalışma usullerine ve tüzüğüne aykırı olduğunu savundu.
Öymen, beraberinde CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ve Konya Milletvekili Atilla Kart ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, yargı bağımsızlığı ile sınır bölgesinde mayınlı arazilerin temizlenmesi konularında değerlendirmelerde bulundu.
Hakkari, Şemdinli ve Yüksekova'da meydana gelen olayları araştırmak amacıyla kurulan komisyonda yapılan işlemlerin, Meclis çalışma usullerine ve tüzüğüne aykırı olduğunu ifade eden Öymen, Komisyon'dan bilgilerin ulaştırılmasını da ''yanlış ve usulsüz bir iş'' şeklinde nitelendirdi.
İddianamede, bir kişinin, Şemdinli Komisyonu'na verdiği ifadesinin aynen yer aldığını kaydeden Öymen, Komisyon'a davet edilen kişiler arasında sadece bu kişinin ifadesinin bulunduğuna dikkati çekti.
Öymen, bunun sadece TSK'yı yıpratmaya yönelik olmadığını, yargının siyasallaşmasında da ciddi sakınca olduğunu gösterdiğini ifade etti. Öymen, Türkiye'de yargının siyasallaştırılmaya çalışılmasında, bu son olayın ''tipik bir örnek'' olduğunu savunarak, konunun peşini bırakmayacaklarını vurguladı.
Komisyon Başkanı'nın içtüzük kurallarını ihlal etmesinin ve bazı kişilerin töhmet altına bırakılmasının siyasi sonuçları olacağına dikkati çeken Öymen, buna arka çıkılması halinde, rejime zarar verileceğini dile getirdi. Öymen, iktidarın bu konuda suçüstü yakalandığını öne sürdü.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''herkesin yargıya saygı göstermesi gerektiğini'' söylediğini kaydeden Öymen, ''Önce siz yargıya saygı göstereceksiniz'' dedi.
MAYINLI ARAZİLERİN TEMİZLENMESİ
Suriye sınırında, iki Kıbrıs büyüklüğünde arazinin, mayınların temizlenmesi karşılığı 49 yıllığına yabancılara devredileceğini belirten Öymen, stratejik önemi ve ekonomik boyutu olan bu konunun, gizli kararnameyle yürütülmesini eleştirdi.
Öymen, TSK'nın, mayın temizlemeden neden vazgeçtiğini, NATO ülkelerine hizmet veren ve bugüne kadar 3 milyon mayın temizleyen NAMSA'ya başvurulup başvurulmadığını sordu. NAMSA'nın ''sıfır karla'' çalıştığına işaret eden Öymen, konunun Maliye Bakanlığı'na devredilmesinden sonra NAMSA'nın buraya başvurduğunu, ancak cevap alamadığını söyledi.
Ayrıca Kilis Valiliği'nin 29 milyon dolara bu işi yapmaya talip olduğunu, ancak Valiliğe de cevap verilmediğini ifade etti.
Onur Öymen, sınır bölgesini ihaleyle yabancılara devretme gibi hayati konularda Dışişleri Bakanlığı'nın ortada olmadığını ve görüşünün alınmadığını da söyledi. Öymen, bu arazilerin altında, büyük olasılıkla petrol bulunduğunu ifade etti.
KART: ''HUKUK DIŞI İLİŞKİLER''
Atilla Kart da ''işin içinde Maliye Bakanı ve Bakanlık bürokrasisi girdiğinde, kapalı kapılar ardında hukuk dışı ilişkiler sürecinin geliştiğini'' savundu.
Kart, Bakanlar Kurulu kararnamesinin ve Maliye Bakanlığı'nın işlemlerinin durdurulması için idari yargıya başvuracaklarını, bölge insanın, mülkiyet hakkından doğan hakları için de adli yargı sürecini devreye sokacaklarını bildirdi.
''POLİTİKA DEĞİŞİKLİĞİNDEN MECLİS HABERSİZ''
Yıllardan beri Ermenistan'ın, Avrupa Hava Seyrüsefer Güvenliği Teşkilatı'na (Eurocontrol) girmesine karşı çıktıklarını belirten Öymen, ancak Hükümet'in, Ermenistan'ın Eurocontrol'e girişine izin verdiğini söyledi. Öymen, bu konuyu basından öğrendiklerini ifade ederek, ''Politika değişikliği yapıyorsunuz, Meclis'in haberi yok'' dedi.
Öymen, Irak'tan ithal edilen hurdalarda radyasyon olduğunun itiraf edildiğini, bunun ciddi bir durum olduğunu kaydetti. Öymen, sınır geçişinde önlem alınmıyorsa, bunların ülkeye girdikten sonra nasıl tespit edileceğini sordu.
Öymen, beraberinde CHP Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı ve Konya Milletvekili Atilla Kart ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, yargı bağımsızlığı ile sınır bölgesinde mayınlı arazilerin temizlenmesi konularında değerlendirmelerde bulundu.
Hakkari, Şemdinli ve Yüksekova'da meydana gelen olayları araştırmak amacıyla kurulan komisyonda yapılan işlemlerin, Meclis çalışma usullerine ve tüzüğüne aykırı olduğunu ifade eden Öymen, Komisyon'dan bilgilerin ulaştırılmasını da ''yanlış ve usulsüz bir iş'' şeklinde nitelendirdi.
İddianamede, bir kişinin, Şemdinli Komisyonu'na verdiği ifadesinin aynen yer aldığını kaydeden Öymen, Komisyon'a davet edilen kişiler arasında sadece bu kişinin ifadesinin bulunduğuna dikkati çekti.
Öymen, bunun sadece TSK'yı yıpratmaya yönelik olmadığını, yargının siyasallaşmasında da ciddi sakınca olduğunu gösterdiğini ifade etti. Öymen, Türkiye'de yargının siyasallaştırılmaya çalışılmasında, bu son olayın ''tipik bir örnek'' olduğunu savunarak, konunun peşini bırakmayacaklarını vurguladı.
Komisyon Başkanı'nın içtüzük kurallarını ihlal etmesinin ve bazı kişilerin töhmet altına bırakılmasının siyasi sonuçları olacağına dikkati çeken Öymen, buna arka çıkılması halinde, rejime zarar verileceğini dile getirdi. Öymen, iktidarın bu konuda suçüstü yakalandığını öne sürdü.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''herkesin yargıya saygı göstermesi gerektiğini'' söylediğini kaydeden Öymen, ''Önce siz yargıya saygı göstereceksiniz'' dedi.
MAYINLI ARAZİLERİN TEMİZLENMESİ
Suriye sınırında, iki Kıbrıs büyüklüğünde arazinin, mayınların temizlenmesi karşılığı 49 yıllığına yabancılara devredileceğini belirten Öymen, stratejik önemi ve ekonomik boyutu olan bu konunun, gizli kararnameyle yürütülmesini eleştirdi.
Öymen, TSK'nın, mayın temizlemeden neden vazgeçtiğini, NATO ülkelerine hizmet veren ve bugüne kadar 3 milyon mayın temizleyen NAMSA'ya başvurulup başvurulmadığını sordu. NAMSA'nın ''sıfır karla'' çalıştığına işaret eden Öymen, konunun Maliye Bakanlığı'na devredilmesinden sonra NAMSA'nın buraya başvurduğunu, ancak cevap alamadığını söyledi.
Ayrıca Kilis Valiliği'nin 29 milyon dolara bu işi yapmaya talip olduğunu, ancak Valiliğe de cevap verilmediğini ifade etti.
Onur Öymen, sınır bölgesini ihaleyle yabancılara devretme gibi hayati konularda Dışişleri Bakanlığı'nın ortada olmadığını ve görüşünün alınmadığını da söyledi. Öymen, bu arazilerin altında, büyük olasılıkla petrol bulunduğunu ifade etti.
KART: ''HUKUK DIŞI İLİŞKİLER''
Atilla Kart da ''işin içinde Maliye Bakanı ve Bakanlık bürokrasisi girdiğinde, kapalı kapılar ardında hukuk dışı ilişkiler sürecinin geliştiğini'' savundu.
Kart, Bakanlar Kurulu kararnamesinin ve Maliye Bakanlığı'nın işlemlerinin durdurulması için idari yargıya başvuracaklarını, bölge insanın, mülkiyet hakkından doğan hakları için de adli yargı sürecini devreye sokacaklarını bildirdi.
''POLİTİKA DEĞİŞİKLİĞİNDEN MECLİS HABERSİZ''
Yıllardan beri Ermenistan'ın, Avrupa Hava Seyrüsefer Güvenliği Teşkilatı'na (Eurocontrol) girmesine karşı çıktıklarını belirten Öymen, ancak Hükümet'in, Ermenistan'ın Eurocontrol'e girişine izin verdiğini söyledi. Öymen, bu konuyu basından öğrendiklerini ifade ederek, ''Politika değişikliği yapıyorsunuz, Meclis'in haberi yok'' dedi.
Öymen, Irak'tan ithal edilen hurdalarda radyasyon olduğunun itiraf edildiğini, bunun ciddi bir durum olduğunu kaydetti. Öymen, sınır geçişinde önlem alınmıyorsa, bunların ülkeye girdikten sonra nasıl tespit edileceğini sordu.
