2008-01-23 - 12:00
Zeki Sezer, DSP milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, ekonomik ve siyasi gelişmeler hakkında partisinin görüşlerini açıkladı.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Türkiye'nin
ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu belirterek,''Başbakan ekonomideki
başarısızlığını herkesle kavga ederek örtmeye çalışıyor'' dedi.
Zeki Sezer, DSP milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında,
ekonomik ve siyasi gelişmeler hakkında partisinin görüşlerini açıkladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde demokrasi kültürüyle
bağdaşmayan, incelik ve nezaketten yoksun söylemler içine girdiğini öne
süren Sezer, ''Bu söylemlerle Sayın Başbakan ekonomik krizi örtmeye
çalışıyor. Sayın Başbakan tek adam sevdalısı...Bu tek adam olma
sevdasını, hazırladığı yeni anayasaya da yansıtmak istiyor. Dünyada pek
çok otoriter yönetici kendisini seçim ve demokratik yoldan imparator
yaparak insanlığın başına dert olmuştur. Bunu unutmamak gerekir...''
diye konuştu.
Zeki Sezer, Hükümetin hiç bir alanda başarısı bulunmadığını iddia
ederek, Başbakanın da bu başarısızlığı, pembe tablolarla yanıtlamaya
çalıştığını savundu.
-''TÜRKİYE ADI KONMAMIŞ BİR KRİZ YAŞIYOR''-
Dünyada yaşanan ekonomik krizin derinleşerek devam ettiğine dikkati
çeken DSP Genel Başkanı Sezer, ''Esasen Türkiye'de 5 yıldır uygulanan
düşük kur, yüksek faize dayalı üretim dışı ekonomi nedeniyle adı
konmamış bir kriz yaşanmaktadır. Krizin ilk sonucu 50 milyar dolarlık
bir servet kaybıdır. Bunu görmezden gelemeyiz. Türkiye gerekli önlemleri
ivedilikle almak zorundadır. Bu olmazsa şimdilik finansal piyasalarda
başlayan sıkıntılar toplumun tüm kesimlerini sarsmaya başlayacaktır''
ifadesini kullandı.
-''BİR DİZİ ÖNLEM ALINMALI''-
Sezer, ekonomik krizin daha da yoğunlaşmaması için bir dizi önlemlerin
alınması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
''Risk tehdidi altında olan KOBİ'lere yönelik acil destek programı
uygulanmalıdır. KOBİ'ler açık kalmalıdır. KOBİ'ler kapalı olursa
çalışanlar işlerini, Türkiye de ekonomik değerlerini kaybedecektir.
Acil destek programları ile işletmelerin vergi yükü yeniden
düzenlenmelidir. Küçük tasarruf sahiplerinin birikimleri güvence altına
alınmalıdır. Kamu bankalarının özelleştirilmesi durdurulmalı, bu
bankaların mali yapıları güçlendirilmelidir. Merkez Bankasının
İstanbul'a taşınması yolundaki yoğun siyasi baskılar derhal
durdurulmalıdır. Krizin derinliğini ucuz polemiklerle gizlemeye
çalışmanın bir yararı yoktur.''
Başbakan Erdoğan'ın Davos'ta yapılan ''Dünya Ekonomik Formuna''
katılmamasını da anlayamadıklarını belirten Sezer, ''Türkiye AB'den vaz
mı geçti? Türkiye ekonomi ile ilgili açılımlarını Davos'dan dünyaya
duyurmaktan vaz mı geçti?'' diye sordu.
DSP lideri Sezer, İstanbul'da gerçekleştirilen ve çok sayıda kişinin
gözaltına alındığı ''Ergenekon'' operasyonu ile ilgili bir soruya ise
konunun yargıya taşındığını anımsatarak, yorum yapmasının doğru
olmayacağını söyledi.
ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu belirterek,''Başbakan ekonomideki
başarısızlığını herkesle kavga ederek örtmeye çalışıyor'' dedi.
Zeki Sezer, DSP milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında,
ekonomik ve siyasi gelişmeler hakkında partisinin görüşlerini açıkladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde demokrasi kültürüyle
bağdaşmayan, incelik ve nezaketten yoksun söylemler içine girdiğini öne
süren Sezer, ''Bu söylemlerle Sayın Başbakan ekonomik krizi örtmeye
çalışıyor. Sayın Başbakan tek adam sevdalısı...Bu tek adam olma
sevdasını, hazırladığı yeni anayasaya da yansıtmak istiyor. Dünyada pek
çok otoriter yönetici kendisini seçim ve demokratik yoldan imparator
yaparak insanlığın başına dert olmuştur. Bunu unutmamak gerekir...''
diye konuştu.
Zeki Sezer, Hükümetin hiç bir alanda başarısı bulunmadığını iddia
ederek, Başbakanın da bu başarısızlığı, pembe tablolarla yanıtlamaya
çalıştığını savundu.
-''TÜRKİYE ADI KONMAMIŞ BİR KRİZ YAŞIYOR''-
Dünyada yaşanan ekonomik krizin derinleşerek devam ettiğine dikkati
çeken DSP Genel Başkanı Sezer, ''Esasen Türkiye'de 5 yıldır uygulanan
düşük kur, yüksek faize dayalı üretim dışı ekonomi nedeniyle adı
konmamış bir kriz yaşanmaktadır. Krizin ilk sonucu 50 milyar dolarlık
bir servet kaybıdır. Bunu görmezden gelemeyiz. Türkiye gerekli önlemleri
ivedilikle almak zorundadır. Bu olmazsa şimdilik finansal piyasalarda
başlayan sıkıntılar toplumun tüm kesimlerini sarsmaya başlayacaktır''
ifadesini kullandı.
-''BİR DİZİ ÖNLEM ALINMALI''-
Sezer, ekonomik krizin daha da yoğunlaşmaması için bir dizi önlemlerin
alınması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
''Risk tehdidi altında olan KOBİ'lere yönelik acil destek programı
uygulanmalıdır. KOBİ'ler açık kalmalıdır. KOBİ'ler kapalı olursa
çalışanlar işlerini, Türkiye de ekonomik değerlerini kaybedecektir.
Acil destek programları ile işletmelerin vergi yükü yeniden
düzenlenmelidir. Küçük tasarruf sahiplerinin birikimleri güvence altına
alınmalıdır. Kamu bankalarının özelleştirilmesi durdurulmalı, bu
bankaların mali yapıları güçlendirilmelidir. Merkez Bankasının
İstanbul'a taşınması yolundaki yoğun siyasi baskılar derhal
durdurulmalıdır. Krizin derinliğini ucuz polemiklerle gizlemeye
çalışmanın bir yararı yoktur.''
Başbakan Erdoğan'ın Davos'ta yapılan ''Dünya Ekonomik Formuna''
katılmamasını da anlayamadıklarını belirten Sezer, ''Türkiye AB'den vaz
mı geçti? Türkiye ekonomi ile ilgili açılımlarını Davos'dan dünyaya
duyurmaktan vaz mı geçti?'' diye sordu.
DSP lideri Sezer, İstanbul'da gerçekleştirilen ve çok sayıda kişinin
gözaltına alındığı ''Ergenekon'' operasyonu ile ilgili bir soruya ise
konunun yargıya taşındığını anımsatarak, yorum yapmasının doğru
olmayacağını söyledi.
