| Konu: | (2/2229) esas numaralı 2985 Sayılı Toplu Konut Kanunu Hakkında Değişiklik Öngören Kanun Teklifi'nin doğrudan Genel Kurul gündemine alınmasına ilişkin önergesi (4/143) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 5 |
| Tarih: | 12.10.2021 |
FİKRET ŞAHİN (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama başlamadan önce, İstanbul Milletvekilimiz Sayın İsmet Uçma'ya Allah'tan rahmet, AK PARTİ Grubuna da başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Efendim, tabii, kanun teklifimiz her ne kadar Toplu Konut Kanunu'yla ilgili olsa da üniversite öğrencilerimizin yıllardır yaşadıkları barınma ve yurt sorununa kalıcı bir çözüm bulunması amacıyla verilmiş olan bir teklifti. 16 Eylül 2019 tarihinde vermiş olduğumuz bir kanun teklifi ve bu teklifte şunu öngörüyoruz, diyoruz ki: Özetle, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğüyle iş birliği içinde yükseköğretim öğrencilerinin barınma hizmetlerinin tamamen yerine getirilmesini teminen gerekli yerlerde öğrenci yurdu yapımına öncelik verir. Bu teklifimiz 7 Ekim 2019 tarihinden itibaren Plan ve Bütçe Komisyonunda maalesef bekletiliyor. Esasen, bu kanun teklifimiz Anayasa'mızın 42'nci maddesi olan eğitim hakkıyla da doğrudan alakalı ve aynı zamanda eğitimde fırsat eşitliğini sağlamayı da amaçlıyoruz. Anayasa'mızın 42'nci maddesi -özetle söylemek istiyorum- şöyle: "Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Devlet maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımı yapar." yani, dolayısıyla Anayasa'nın da bir emredici hükmünü yerine getirmeye çalışıyoruz bu kanun teklifimizle.
Bildiğiniz üzere ülkemizde genç nüfusu bir hayli fazla, 8 milyonun üzerinde üniversite öğrencimiz var, bunların en az yarısı da örgün eğitimde ve yükseköğrenimi başka illerde yapmak zorunda kalan öğrencilerimiz uzun yıllardır yurt sorunuyla baş başalar maalesef. Bakınız, hepimiz milletvekiliyiz, üniversiteler açılmadan önce, bu süreç öncesi, hepimizin telefonları durmuyor, devamlı yurtlarla ilgili, sıkıntılarla ilgili talepleri alıyoruz, yerine getirmeye çalışıyoruz. Bir şekilde bunu çözmek durumundayız. Özellikle Anadolu'nun birçok bölgesinde çocukları üniversiteyi kazandığı için gurur duyan, sevinen aileler, hele ki ekonomik olarak kısıtlı olan aileler yurtla ilgili sorunla karşılaştıkları zaman sevinçleri kursaklarında kalıyor ve ne yapacaklarını bilemez, çaresiz hâle düşüyorlar. Ya çocuklarını alıp tekrar memleketlerine dönüyorlar veyahut da kimi öğrenciler gibi istemedikleri hâlde birtakım tarikat, cemaat ve vakıfların yurtlarına mecbur kalıyorlar. Ve bazı yurtlarda öğrencilerimizi illegal amaçlı kişi veya grupların maalesef kıskacına düşmüş durumda da görüyoruz.
Bakınız, 2 tane örnek vereceğim. Bu kanun teklifinin basında yer almasından sonra bir öğrenci şöyle bir mesaj atmış bana: "Vekilim, Ankara'da öğrenciyim, size mesaj attım, yurt bulamıyorum, açıkta kaldım. Diş hekimliği okuyorum, eve veya özel yurda gücüm yetmiyor, propaganda yapan vakıfların yurduna da gitmek istemiyorum, lütfen bana bir akıl verin, bir yol gösterin." diye; bakın, bir öğrenci böyle feryat ediyor. Ve yine diğer bir öğrenci Balıkesir'den, memleketimden... Yaklaşık iki yıldır bir hava yolu terminali yapıldı, 761 milyon lira harcandı, tek bir uçak dahi o havaalanına teker koymadı yani boşa yapılmış bir yatırım. Üniversite öğrencileri bakın ne kadar hassas, diyorlar ki: "Balıkesir Havalimanı kapatılsın, üniversite ya da hastaneye dönüştürülsün, havalimanı tamamen israf. Bizim vergilerimiz bize hizmet olarak dönsün, lütfen bir şeyler yapın Sayın Vekilim." ve altına da şöyle ekliyor: "Balıkesir Merkez Havalimanı, Kredi ve Yurtlar yurduna döndürülsün, zaten uçak inmiyor." Bakın, üniversite öğrencilerimizin böyle feryatları var.
Bakınız, henüz beş yıl oldu, 15 Temmuz hain FETÖ darbesini hep birlikte yaşadık. Bu terör örgütünün asıl örgütlendiği yer öğrenci yurtları, öğrencievleri, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıydı. Bakın, bu hain darbe girişiminden bir ders çıkartarak çocuklarımızı bu karanlık odaklara teslim etmeyelim. Bunların yaptığı yurtları devlet olarak biz yapabilecek güçteyiz ama tabii, bunu çözecek bir irade göstermek gerekir. Görüyoruz ki, yaklaşık olarak yirmi yıldır bir AKP iktidarı Türkiye'yi yönetiyor, bu yurt sorununa kalıcı bir çözüm gösterme iradesi var mı diye soracak olursak maalesef...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Çok az kaldı Sayın Başkanım, ilave süre isteyeceğim.
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Evet, teşekkür ederim.
...AKP iktidarında bu öğrenci yurtları sorununa kalıcı bir çözüm getirme iradesini göremiyoruz. Zaten görmüş olsaydık bu kanun teklifini getirmezdik; hatta, kanun teklifine de gerek yok, bir talimat verirdiniz Toplu Konut İdaresine, derdiniz ki: Sizin önceliğiniz öğrenci yurdu yapılmasıdır. Öğrenci yurdu yapıldıktan sonra, efendim, birtakım lüks konutları yapabilirsiniz.
Şimdi, bakın, bu kanun teklifimiz siyaset ötesi bir kanun teklifidir. Şu anda hangi parti grubunun öğrenci yurdu sorununun kalıcı olarak çözümüne yönelik irade gösterip göstermediğini de göreceğiz vereceğiniz oylarla. Diyoruz ki Cumhuriyet Halk Partisi olarak: Gelin, Toplu Konut İdaresi önceliği öğrenci yurdu yapımına versin ve bu sorunu hemen, çok acele bir şekilde halledelim ve gelecek dönemde de bu şekilde sorunları yaşamayalım. Ama, zannetmiyorum, muhtemelen herhâlde bunu reddedeceksiniz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Şahin.
FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Son bir cümleyle hemen, müsaade ederseniz Sayın Başkanım, çok kısa...
BAŞKAN - Peki, son cümlenizi alayım.
FİKRET ŞAHİN (Devamla) - Teşekkür ederim.
Özetle, AKP iktidarında öğrenci yurdu sorunu halledilmez -şimdi, birazdan oylamada da göreceğiz- ama Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında hep birlikte milletimiz görecek, onu bir yılda halledeceğiz.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)