| Konu: | Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 6 |
| Tarih: | 13.10.2021 |
ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) - Teşekkürler Başkan.
Sayın milletvekilleri, 7'nci madde üzerinde söz aldım, huzurunuzdayım.
Bu maddede bir takvim yılında elde edilen gelirlerin şubat ayının başından 25'inci günü akşamına kadar yıllık gelir vergisi beyannamesiyle beyan edilmesi öngörülmektedir. Ayrıca, basit usulde vergilendirilen mükelleflerin ticari kazançlarının gelir vergisi istisnası kapsamına alınması beyanname vermelerini düzenleyen hüküm, madde metninden çıkarılmaktadır. Birçok konuşmacı da söyledi, bu da çok gülünç olarak yıllık 270-280 liraya tekabül eden bir indirimdir.
İktidar, her zaman olduğu gibi palyatif yöntemlerle çözüm bulmaya çalışıyor. Bu kanun teklifinin tek bir maddesinde bile vergi adaletiyle ilgili bir şey yoktur, bu kadar çok madde arasında vergi adaletini sağlamakla ilgili tek bir madde bulunmamaktadır; çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınacağına ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır. Oysa, vergi yükü emekçilerin sırtındadır.
Türkiye'de vergi dağılımı, emeğiyle geçinen yurttaşların aleyhinedir. Bunu, 2020 yılı merkezî yönetim bütçesi vergi gelirlerinden okumak mümkündür. 2020 yılında merkezî yönetim, yaklaşık 833 milyar vergi toplamıştır; bu rakamın 159 milyarı gelir vergisidir, beyana dayanan vergi geliri ise ancak bunun yüzde 5'idir. Bu birkaç veri bile en çok vergiyi emekçilerin ödediğini göstermektedir. Çünkü tıpkı asgari ücrette olduğu gibi henüz emekçiler maaşlarını almadan, kaynağında vergi kesintisi yapılmaktadır.
Her ne kadar son yıllarda asgari ücretle çalışan işçi sayısı resmî olarak açıklanmıyor olsa da çeşitli hesaplamalara göre her 10 kişiden 1'i asgari ücretle çalışıyor. Şimdi asgari ücret 2.825 liradır. Gelir vergisi ve damga vergisini hesapladığımızda bu tutar yaklaşık 500 liraya tekabül etmektedir. HDP olarak asgari ücretliden alınan vergiyi asla kabul etmiyoruz. Asgari ücretten yaklaşık 500 lira vergi kesilirken lüks tüketim mallarından ya hiç vergi alınmıyor ya da yüzde 1 alınıyor. Asgari ücretin vergiden muaf kılınmasını sağlayacak yasal düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini savunuyoruz ve bir an önce rantın vergilendirilmesini, rant vergisi getirilmesini savunuyoruz.
Ülkede en çok vergiyi emekçiler ödemektedir. Buna karşılık sermayeye sürekli çeşitli vergi kıyakları yapılmakta, devasa şirketlerin borçları silinmektedir. Arkadaşlar, deniz bitti, kara gözüküyor; iktidarın da günleri sayılıdır. "Son çeyrekte yüzde 7 büyüdük." diyorsunuz. Bunu gerçek olarak da kabul etsek iki üç yıla kadar kişi başına millî gelirin 12-13 bin dolar olduğunu söylüyorduk, bugün 7 bin doların altına düştü. Bu ne demektir? Bir avuç yandaş, 5'li çetenin ve sarayın çevresinin zenginleştiği, halkımızın yoksullaştığı, fakirleştiği anlamına geliyor.
Şimdi, AKP Genel Başkanı EYT'liler gündeme geldiğinde şunu söyledi: "İskandinav ülkeleri EYT'den dolayı iflas etti." Bize de öyle bir iflas nasip olsa. Ben biliyorum İskandinav ülkelerinde kişi başına gelir en az 45 bin dolar ve üstündedir. Ve şimdi de "İngiltere, Almanya, Amerika yiyecek kuyruğunda." diyor. Arkadaşlar, olur olur da böyle kuyruklu yalanlar olmaz, bu kuyruklu yalanlara kimse inanmıyor. Ailelerinizde mutlaka Almanya'da olan biri var, akrabalarınız var; bir sorun, buna gülüp geçiyor herkes.
Değerli arkadaşlar, şimdi, bir de biliyorsunuz, tarihi biliyorsunuz, bir Goebbels vardı, Propaganda Bakanı. Şimdi, bizim de sarayın da bir propaganda bakanlığı var: Diyanet...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Diyanet, kendi işleriyle uğraşmıyor, yoksulluğu kutsuyor, işte, deniz ürünleri yiyeceğinin helal mi haram mı olduğunu şey yapıyor; hırsızlığın, arsızlığın, yolsuzluğun, vergi kaçırmanın, yurt dışına para çıkarmanın haram olduğunu söylemiyor yani mevcut Diyanet artık bir propaganda bakanlığına dönüşmüştür.
Değerli arkadaşlar, şimdi, hep ırkçılık ve din üzerine siyaset yapıyorsunuz ama bu, karın doyurmuyor; insanlarımız yoksul, aç, fakir. Onun için biz diyoruz ki: Vergi kanunlarını palyatif hamlelerle çözemezsiniz. Vatandaşın vergi yükü altında ezilmemesi için kalıcı ve istikrarlı çözümlere ihtiyaç vardır. Halkların Demokratik Partisi emeğin ve alın terinin lehine yapılacak tüm düzenlemeleri kabul eder ve destekler.
Teşekkür ederim, sağ olun. (HDP sıralarından alkışlar)