GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:6
Tarih:13.10.2021

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben konuşmama AK PARTİ Grubuna bir soru sorarak başlayacağım, bakalım bu soruyu bilebilecekler mi? Bir şiir okuyacağım: "Allah'ın on pulunu bekleyedursun on kul; / Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul. / Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa..." Kimdir bunun yazarı ve ne anlatmaktadır? Bakın, Necip Fazıl'ın "Destan" şiirinden bir alıntı yaptım. AK PARTİ'liler yıllarca bu şiiri okuyarak halka "Biz sosyal adaleti sağlayacağız." diyerek geldiler, şimdi bu şiirdeki "Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa..." ifadesinin tam tersi her vukuatı işlediler. İşin doğrusu, kurttan bile beter oldunuz. Bakın, sabahtan beri ben anlayamıyorum arkadaşlar, bakın, şu gecenin bu saatinde buradayız. Onlarca vekil size Pandora belgelerini soruyor, büyük skandalı soruyor, kollanan şirketleri soruyor ve tek bir cevabınız yok. Aylardır biz size talan edilen bütçeyi soruyoruz, o yapılan köprülerden geçen arabaların nasıl paralarının patronlara verildiğini soruyoruz, yapılan havaalanlarına o inen uçakların parasının nasıl boş yere -inmeyen daha doğrusu- uçakların parasının nasıl olur da patronlara verildiğini soruyoruz, çıt yok. Ya, gerçekten anlamıyorum, niye konuşmuyorsunuz arkadaşlar? Bu bir vicdan meselesi. Reddedebiliyor musunuz? Hayır, reddedemiyorsunuz. Pandora belgelerini reddedebiliyor musunuz? Hayır. 5'li çetenin 128 defa vergi silinmesi olayını reddedebiliyor musunuz? Hayır. Nasıl vicdanınız kabul ediyor bunu? Olacak iş mi bu? Nasıl susabiliyorsunuz bunlara? Daha çok şeye sustunuz siz, her şeyi susarak geçiştiriyorsunuz.

Ruhsar Pekcan: Ya, dolandırıcılık yaptığı apaçık belli olan bir bakan anında görevden alınıyor, hakkında hiçbir işlem yok. Tek biriniz çıkıp tek bir kelam etmiyorsunuz.

10 bin dolar alan siyasetçiyi biz mi söyledik, sizin Bakanınız söyledi, Süleyman Soylu söyledi. Kim bu insan, neden çıkartılmıyor ortaya? O zaman yalan olduğu söylensin. "Hayır, var." Peki, savcılar nerede? Hiçbiri yok ortada, hiçbiri yok ortada.

Daha dün Sedat Peker ölüm listelerinden bahsetti ya, ölüm listelerinden. Bir aralar Sedatçılar kullanılıyordu, şimdi de SADAT'çılar kullanılıyor. Neredesiniz, niye susuyorsunuz? Bilmiyor muyuz, bilmiyor muyuz, Sedatçıların kullanıldığını bilmiyor muyuz? Niye susuyorsunuz bunlara?

POLAT TÜRKMEN (Zonguldak) - Yavaş yavaş!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Öyle yok. Biz soracağız, halk adına, millet adına soracağız. "Sus." demek yok Sayın Milletvekili, "Sus." demek yok.

POLAT TÜRKMEN (Zonguldak) - Bağırmadan...

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bu sorulara cevap veremeyip oradan "Niye bağırıyorsun." deme. Ben burada millet adına bağırıyorum. "Bu paralar niye talan edildi?" diye soruyoruz.

İşte bakın, son örnek, Tarım ve Orman Bakanlığında ne dolaplar dönmüş. Allah aşkına ya, hayvan ithalatı yapılmış Uruguay'dan ve ardından orada birtakım maddi çıkarlar dönmüş, rüşvetler dönmüş hatta en sonunda Devlet Denetleme Kurulu Bakanlık hakkında soruşturma başlatmış ya. Bakın, iktidarınızda ilk defa oldu bu, şu ana kadar her şey sümen altıydı, her şey sümen altında. Devlet Denetleme Kurulu Bakanlık hakkında soruşturma başlattı. Nasıl susuyorsunuz buna? Hani "Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa..." Vallahi kurttan beter oldunuz, vallahi kurttan beter oldunuz, başka bir şey değil.

Güya vergi adaletiyle ilgili bir şeyden bahsediyorsunuz. A'dan Z'ye tüm maddelerde burada vergi adaletiyle ilgili hiçbir hususun olmadığı apaçık ortada. Ya, asgari ücretliden 500 liraya yakın para kesiyorsunuz ama bakıyorsunuz lüks tüketim maddelerinden hiç vergi alınmıyor. Zenginin, patronun vergileri siliniyor, gariban ücretliden stopaj kesiliyor ve daha sonra biz bütün bunları söylediğimiz zaman hiçbir şekilde cevap veremiyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bakın, ben Kocaeli Milletvekili olarak ilçelerimde yüzlerce esnafımla konuştum. Gerçekten o kadar büyük feryatlar var ki. İnsanlara sordum, not da aldım. Alım gücü yok insanlarda. "İnsanlar alamayınca biz de üzülüyoruz." diyor esnaf. Çok sıkıntı var, küçük esnaf bitti şu an, insanlar çok zor durumda. "Küçük esnaf olduğunuz zaman halkla berabersiniz. Büyük mağazalar halkı bilemez, biz insanlarla konuşuyoruz Vekilim, biz biliyoruz her şeyi." diyor, küçük esnaf bize bunu söylüyor. "Her şey 2 misli, alım gücü düştü, bizim işler de durgun, eskiden daha iyiydi ama idare ediyoruz. Kiralar çok arttı, sigorta primleri çok yüksek, stopajdan şikâyetçiyiz." diyor, feryatlar yükseliyor insanlardan. Elektrik faturalarından bahsediyorlar, ayrımcılıktan bahsediyorlar ve diyorlar ki: "Doların hâli nedir?" İşte, dün Merkez Bankası Başkanı sorumsuz açıklamalar yaptı ve bugün, her şey ortada, 9,10 oldu ve sonuçta ekonomi yine perişan bir durumda.

Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)