| Konu: | Kooperatifler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 9 |
| Tarih: | 20.10.2021 |
HABİP EKSİK (Iğdır) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, her zamanki gibi, yasamanın yapılış şekliyle ilgili ciddi bir sorun var. Bu sorun şu: Gerçekten, Parlamentonun gerçek anlamda görevini yapmasıyla ilgili bir sıkıntısı var galiba çünkü hemen hemen bütün kanun teklifleri sarayın yaşadığı bir olaydan sonra ya da sarayın talimatıyla direkt geliyor, bir süzgeçten geçirilmiyor, komisyonlarda yeterli bir düzeyde tartışma yürütülmüyor ve gerçekten sorunlara cevap bulacak şekilde oluşturulmuyor. Doğalında da gelen kanun teklifleri sadece makyaj denecek düzeyde birçok sorunu es geçiyor, çözüyormuş gibi yapıp "mış" "mış" gibi devam ediliyor.
Şimdi, AKP Genel Başkanı, gıda krizi ortaya çıkınca alışverişe çıkıyor, Tarım Kredi Kooperatiflerinde bir atıştırmalık alışverişi yapıyor. Baktığınız zaman, sepetinde ne yağ var ne bakliyat var -yani temel gıda ürünleri yok- ne et var ne başka bir şey, sadece atıştırmalıklar var ve bu atıştırmalıkların hemen hemen hepsi 1.002 TL tutuyor. Belli ki sarayla ilgili bütün giderler zaten halkın bütçesinden harcandığı için fark etmemiş bugüne kadar, bu fiyatları görünce doğal olarak hemen "Bunlar ne?" diyerek bin tane Tarım Kredi Kooperatiflerine bağlı satış marketi kurulması talimatı veriyor 500 metrekareyi aşacak şekilde. Bunlar güzel şeyler ama sorun şu: Bu sorunun çözümüyle ilgili, bu gıda krizini ya da diğer üretimle ilgili sorunları çözecek nokta yanlış algılanmış. Yine, orada, ciddi anlamda bir olayı ıskalama durumu söz konusu. Şöyle, baktığınız zaman, olayın, üretimle ilgili sıkıntının desteklemeler ve insanların yaşadığı problemler, üreticilerin yaşadığı sıkıntılardan ziyade Tarım Kredi Kooperatiflerinin iç denetiminin arttırılmasıyla bu sorunun çözüleceği düşünülmüş. Oysaki tamamıyla yanlış çünkü siz, bu işi denetimle sağlamaktan ziyade içeriği demokratikleştirmeyle sağlayabilirsiniz, bu sorunları kooperatiflerin genel kurullarının demokratik bir şekilde yapılmasıyla aşabilirsiniz.
Türkiye'de kooperatif sorunu sadece Tarım Kredi Kooperatifleri de değil, hemen hemen birçok alanla ilgili sorun var, birliklerin birçoğuyla ilgili ciddi sıkıntılar var. Mesela, otobüsçülerle ilgili, minibüsçülerle ilgili hiçbir çözüm getirmiyor; onların mazot sorunuyla ilgili bir çözüm getirmiyor, vergiyle ilgili bir çözüm getirmiyor bu teklif ve aynı zamanda, yaşadıkları sıkıntılarla ilgili bir çözüm getirmiyor.
Bakın, Iğdır'da Suveren köyünde otobüsçülerin bir kooperatifi var. Oradaki kayyum kooperatifin ihalelerini keyfî olarak iptal ediyor ve tekrar ihaleye götürüp 10 bin TL para istiyor bu pandemi döneminde. Bu soruna çözüm bulacak mı? Hayır; Horgovlu, Suverenli bu insanların sorununa çözüm bulmayacak. Tarım alanında üretim yapan insanların sorunlarına çözüm bulacak mı bu denetimin arttırılması olayı, bu tamamıyla tek adama bağlama yöntemi? Hayır, çözmeyecektir yani insanlar, yine, aynı şekilde, gıdayı da diğer ürünleri de pahalıya almak zorunda kalacaklardır. Tohumun uygun fiyata alınmasına bir derman olacak mıdır? Hayır. Desteklemelerle ilgili sıfır faiz uygulanacak mı Tarım Kredi Kooperatiflerinde? Kesinlikle yok. Tam tersi, borcunu ödeyemediği anda daha da tepesine binen bir tarz geliştirilmiş olacaktır. O açıdan, şunu özellikle belirtmemiz gerekir: Bu sorunları çözecek olan yöntem, kooperatiflerin iç denetimini tamamıyla tek bir kişiye, tek bir merciye bağlamak değildir. Hatırlarsanız, bir bir buçuk ay önce -şöyle bir yasa çıktı- Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kooperatiflerin, birliklerin, tüm vakıfların denetlenmesi Devlet Denetleme Kurulu aracılığıyla aslında Cumhurbaşkanlığına bağlandı, ondan sonra bu kanun teklifi geldi. Yani açıkçası burada şöyle bir durum söz konusu: Toplumun tümünü tekleştirip toplumun bütününü sadece saraya bağlama tarzı, yöntemi var. Oysaki kooperatifler gönüllü bireylerden oluşuyor. "Gönüllü bireylerin bir araya gelerek, kişilerin ekonomik sosyal ve kültürel gereksinimlerini birlikte karşılayabilmek için demokratik bir biçimde kendi kendini yöneten ve denetleyen bir girişimdir." deniliyor ama bu kanun teklifi, bence bu, kendi kendini denetleyen ve yöneten girişimi daha da tekelleştirecek, bir şirkete dönüşecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz.
HABİP EKSİK (Devamla) - Teşekkürler Sayın Başkan.
O açıdan, şunu özellikle belirtmekte fayda var: Sorunları ıskalayan, tamamıyla yönetimi daha da baskılayan, denetimi artıran ve bunu da sadece bir merkez olarak saraya doğru yönelten bir tarzın olması doğru değildir. Burada olması gereken şu: Kooperatifleri ya da birlikleri daha demokratik, iç mekanizmasını ortaya koyan, kendi meclisini yürüten bir tarza dönüştürmek lazım, bunun önünü açmak lazım. Mesela, elektronik olarak katılımın olması doğru bir yaklaşımdır ama diğer sorunlara çözüm bulma noktasında kesinlikle doğru değil; birçok sorunu çözemiyor, birçok soruna cevap olmuyor, her zamanki gibi Ak Parti iktidarının sorunları ıskalayan bir tarzı vardır.
HDP, gerçekten, demokratik kooperatifçiliği, birliği oluşturacak bir tarzda iktidara gelecektir, o zaman bu sorunları çözecektir diyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HABİP EKSİK (Devamla) - Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)