GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kooperatifler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:9
Tarih:20.10.2021

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Elimizdeki teklifin giriş cümlesini okuyacağım: "Kooperatifler; demokratik yönetimleriyle, sorumluluk, eşitlik, adalet, yardımlaşma ve dayanışma gibi değerlerin kılavuzluk ettiği girişimlerdir." Demokratik yönetimler, sorumluluk, eşitlik, dayanışma... Ya, bu çerçevede ele alındığında insan diyor ki: "Ne kadar güzel." Ama bir şey de maharetiniz var, isimleri iyi koyup içeriğini kendi lehinize dönüştürebiliyorsunuz. Birçok isim bakıldığında çok güzel görünüyor, içeriğine baktığınızda yurttaşın, vatandaşın aleyhine. Kooperatif denildiğinde insanlar geçmişte ürküyordu, bugün getirmişsiniz, bunu önümüze bırakıyorsunuz, sonra da diyorsunuz ki: "Güçlü marketlerle nasıl baş edebiliriz veya diğer kurumlarla nasıl baş edebiliriz?"

Yurttaş ne diyor? Biz bütçe buluşmaları çerçevesinde "Halkla beraber bütçe nasıl hazırlanır?" diye Ağrı'daydık, Mardin'deydik, İstanbul'daydık. Ne diyor yurttaş? "Geçinemiyoruz, açız ve çaresiz düzeydeyiz." Yurttaş kooperatifi nasıl kuracak biliyor musunuz? Size Mardin örneğinden, DEDAŞ örneğinden söz edeyim. DEDAŞ 6 ile hizmet veriyor. Belki de ilk yapmamız gereken, DEDAŞ'la mücadele kooperatifi kurmamız lazım örgütlenmeyse. DEDAŞ şu anda ne? Bir şirket. Ama inanın, Mardin'de devletin yerine oturuyor. Nasıl mı? Ziraat Bankasına kredi çekmeye gittiğinizde çiftçiye şunu diyorlar: "Git, DEDAŞ'tan, borcu olmadığına dair kayıt getir." Çiftçi Kayıt Sistemi'ne (ÇKS) giriş yapmak için Mardin'e gittiğinizde, başvurduğunuzda diyorlar ki: "Git, DEDAŞ'tan, borcu olmadığına dair yazı getir." Güneş enerjisi sistemi kuracaksınız, elektrik parası ödeyemiyorsunuz, onunla ilgili girişim yapacaksınız, diyorlar ki: "Git, DEDAŞ'tan, borcu olmadığına dair kâğıt getir." Ya eskiden sabıka kaydı istiyordunuz, şimdi bölgeden, DEDAŞ'tan borcu olmadığına dair kayıt istiyorsunuz. Niçin? Zaten herkesi sabıkalı yapmışsınız. Yurttaş diyor ki: "Kolluk güçleri geldikleri gibi 'Siz hırsızsınız.' diyor." Ya kimin malını kimden çalıyorsunuz, bu tanımlamayı nereden buluyorsunuz, nasıl getiriyorsunuz? Devlet orada şirketi koruyor, yurttaşı korumuyor ve tahsil edemediği birçok şeyin yerine de şirketin aracılığını yapıyor. Nasıl mı? Zaten destekleme çiftçiye... Arkadaşlarımızın çoğu sabahtan beri söylüyor, gübre fiyatı artmış, mazot fiyatı artmış, tohum fiyatı artmış, ilaç fiyatı artmış; çiftçi artık çiftçiliğini yapamıyor, ürününü satamıyor, perişan düzeyde. Desteklemeyi bir yıl sonra veriyorsunuz, o desteklemeye de DEDAŞ tekrar el koyuyor. Yani siz 2020'nin parasını 2021'de... Bir de yeni bir şey daha öğrendik, çiftçinin 2021'de teslim ettiği ürünün parasına yine bloke konuyor. Niçin bloke konuyor? "DEDAŞ'a borcun çıkabilir, sen oradan yazı getir, belki sulama yapmışsındır, ondan sonra paranı verelim." O zaman böyle bir düzende, böyle bir dönemde yurttaşlar kooperatifçiliği sizin koruduğunuz şirketlere karşı yapması lazım, ona yönelik geliştirmek lazım. "Mezopotamya Ovası..." diyorsunuz, nedir? Mezopotamya Ovası, bu pandemiyle beraber bile, gıdasıyla, hayvancılığıyla, üretimiyle değil kendi bölgesini, Türkiye'yi besleyebilecek düzeydedir. Ama biz hep tercihlerinizden söz ettiğimizde, "Siz, tercihlerinizi yanlış kullanıyorsunuz." dediğimizde kabul etmiyorsunuz.

"GAP, GAP..." deniliyordu, yıllardır söyleniyordu. Ya, Mezopotamya Ovası'nda, özellikle Mardin Ovası'nda bir tane sulama kanalı işleme konulmuyor, bir tane sulama kanalı işleme konulmuyor. Mardin vekillerimiz buradaysa, gelsinler, beraber gidelim; Mardin'in Derik ilçesindeki köylere gidelim, Kızıltepe'deki köylere gidelim. Eğer siz sulama kanallarını koymuyorsanız, DEDAŞ borcu getiriyorsanız, oraya Jandarmayla gidip sayaçlarla ilgili işlemleri zorakiye dönüştürüyorsanız, parasına el koyuyorsanız bunun anlamı şudur: Köyünüzü boşaltın, terk edin. Sistematik, zorunlu bir göç uygulamasıdır, 90'lardaki göç uygulamasının başka bir versiyonudur.

Bir diğeri nedir? Siz, eminim, oradan köylüler çıktığı gibi, borçları arttığı gibi onları şirketlere devredeceksiniz çünkü kafanız sadece şirketlere çalışıyor, yurttaşa çalışmıyor. O zaman şirketlere kooperatif kurdurun, bu 5 şirketin ismini "kooperatif" diye değiştirin, her şey ortaya çıksın.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz.

NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Bunu yapmadığınız sürece, siz gerçekten yurttaşlarla ilgili bir düzenlemeyi düşünemezsiniz.

Nedir buradaki bir diğer konu arkadaşlar? "Kooperatif, kooperatif..." diyorsunuz -elimde liste var- kayyumlar oturmuş kooperatifleri kapatıyorlar. Siirt'te kadınlarla ilgili kooperatif kuruldu, Silopi'de kuruldu, Silvan'da kuruldu, Bismil'de kuruldu, Batman'da kuruldu, Diyarbakır'da kuruldu, Lice'de kuruldu, Suruç'ta kuruldu. İlk işlem, kayyumlar kooperatifleri kapattılar. Neden? Çünkü siz eşitlikçi örgütlenmeye, dezavantajlı kesimlerin yan yana gelişine karşı çıkıyorsunuz. O yüzden biz diyoruz ki: Kayyumlar işgaldir. O yüzden, kayyumların gittikleri gibi ilk yaptıkları şey, yerel halkla beraber kurulan kooperatiflere karşı çıkmaktır ve bunun hesabı sorulacaktır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)