| Konu: | 21 Ekim 2007 tarihinde PKK tarafından Dağlıca Komanda Taburuna gerçekleştirilen saldırıda şehit olan askerlere Allah'tan rahmet dilediğine, Avrupa Birliği Komisyonunun Türkiye raporuna ve Türkiye'nin insan merkezli dış politikasıyla insanlık adına yüz akı olacağına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 21.10.2021 |
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 21 Ekim tarihinde gece 23.30'da Yeşiltaş Komando Taburu ve Dağlıca Komando Taburu arasındaki Avaşin Çayı'nın üzerinden geçen Şehri Köprüsü'nü 15 kilo C-4 ve A-4 tipi patlayıcılarla havaya uçurarak iki tabur arasındaki ulaşım engellenmiştir. Saat iki sıralarında da Dağlıca Komando Taburuna uzun namlulu silahlar ve roketatarlarla saldırılmıştır. Yaklaşık 250 kişilik PKK'lı teröristin saldırısında 12 askerimiz şehit olmuş, 16 askerimiz de yaralanmıştır. Çıkan çatışmada 34 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. 21 Ekim 2007 tarihinde gerçekleşmiş olan bu hain saldırıda şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize hayırlı ve uzun ömürler diliyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Avrupa Komisyonu tarafından 19 Ekim 2021 tarihinde yayınlanmış olan "Genişleme Strateji Belgesi" veya aday olabilecek ülkeler için hazırlanan ülke raporlarında, Türkiye'ye karşı çifte standartlı, şaşı bakışın hâlen devam ettiği görülmüştür. Raporda AB'nin ülkemize karşı sorumluluklarına dair tek bir cümle yer almazken aday ülke statüsünde olmamıza rağmen mezkûr raporda Türkiye bir defa dahi aday ülke statüsünde ifade edilmemiştir.
Düzensiz göç konusunda tampon veya bir bariyer olarak görüldüğü anlaşılan Türkiye'nin son dönemde karşılaştığı risk, tehdit ve saldırıların açıkça görmezden gelindiği anlaşılmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Yapılan değerlendirmelerde terör odaklarının ve destekçilerinin masum ve mağdur kabul edilerek gerçek mağdur ve mazlum olan halkımızın, insanımızın hukukunun yok sayılması vicdanları kanatan kahredici bir durumdur. Özellikle Adalar Denizi, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs'ta yaşanan gelişmelerde yetkili ve sorumlu olmamasına rağmen Rum, Yunan politikalarına ve tezlerine müzahir tutum takınan Avrupa Birliği ve Avrupa Komisyonu bu yaptığıyla bölgede istikrarsızlığa ve huzursuzluğa negatif yönde büyük katkı sağlamaktadır. Avrupa Birliğinin bu bakış açısıyla yoluna devam etmesinin ne bölgemize ne dünya siyasetine ne de AB-Türkiye ilişkilerine fayda sağlaması mümkündür.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz Sayın Başkan.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bitiriyorum efendim.
Bilinmelidir ki Türkiye, gelişen ve büyüyen ekonomisi, dinamik nüfusu, güçlü ordusu ve insan merkezli dış politikasıyla dünyanın başına dert değil, insanlık adına yüz akı olacak bir yönde ilerlemektedir.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.