| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 24.11.2021 |
CHP GRUBU ADINA JALE NUR SÜLLÜ (Eskişehir) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; "kadın ve şiddet..." Son yıllarda ne kadar da sık duyar olduk değil mi?
Şimdi, "Bana direnemez." diyen, "Kadın olduğu için seçtim." diyen bir erkek tarafından, hem de hiç tanımadığı bir erkek tarafından öldürülen, samuray kılıcıyla öldürülen Başak Cengiz... Onu mu söyleyeyim size? "Normalde beni darbediyordu, hıncını benden almamak için 3 aylık bebeği öldürdü özellikle." diyen Beyza Nur Erol'dan mı söz edeyim? Yoksa o hani ülkeye akın akın giren Afgan erkekleri tarafından Gebze'de öldürülen Ayşegül'ü mü anlatayım size? Sadece canice öldürülenler mi; kadının gördüğü şiddet, sadece kadın cinayetleri ve fiziksel şiddetle sınırlı değil ne yazık ki. Ülkeyi yönetemeyenlerin anlayışı, söylemi ve elleriyle kadınlar, ne yazık ki ekonomik, psikolojik, dijital olarak şiddet görüyor bu ülkede.
Eskişehirli Kiraz ailesi, Sağlık Bakanlığının ülkemizdeki uygulamasını onaylamadığı SMA hastası Muzaffer bebeğin tedavisine erişebilmek için umuda yolculuğa çıkan ailelerden sadece bir tanesiydi. Kampanya için Valilikten aldığı izin yüzde 3'te olduğu için annesi Emine'nin kalbi, bu kampanyayı daha fazla yürütmeye artık dayanamadı ve yaşamına son verdi. Oysaki biz, o sırada Eskişehirli Toprak bebeğimiz için kampanyayı henüz bitirmiştik ve o bitirdiğimiz kampanyayla sevinç içindeyken Emine Kiraz'ın haberini aldık.
Sayın milletvekilleri, sizlere soruyorum: Kadınların gördüğü şiddet için milletin vekilleri olarak ne yapıyoruz? Ben, size ne yapıldığını söyleyeyim: Sosyal medya sayfalarından kınama mesajları paylaşılıyor, şehrimizde ise taziye ziyaretlerine gidilip medyaya poz veriliyor ya da davalar takip edilerek basına demeçler veriliyor. Peki, 584 milletvekili olarak, milletin vekilleri olarak bu kadınların canından sorumlu değil miyiz? Bir erkek çıkıyor gece yarısı karar veriyor, "İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıyoruz." diyor ve muhalefet partileri dışında tek bir vekil, özellikle de AKP'li kadın vekiller tek bir cümle kullanmıyor. En çok da bu kadın vekillerin sessizliği içimizi acıtıyor. Ve Bakan, nereye baktığı belli olamayan İçişleri Bakanı anlatıyor mevzuatta neler yaptıklarını; 2018'den beri polislerin eğitildiğini söylüyor, sonuç? Öldürülen Şebnem. Polis kapıyı çalıyor, ses yok diye dönüyor, Şebnem öldürülüyor. Artık gerekli sorumluluğu almamızın zamanı geldi de geçmiyor mu? Tüm milletvekilleri olarak gerekli sorumluluğu almak için harekete geçmeliyiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.
JALE NUR SÜLLÜ (Devamla) - Hepinizi bu sorumlulukla hareket etmeye davet ediyorum.
Sayın Başkan, bitirdim.
Teşekkür ediyorum. (CHP, HDP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)