GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:23
Tarih:24.11.2021

GAMZE TAŞCIER (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü. Bilimin meşalesini Türkiye'nin dört bir yanına yayan, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştiren tüm öğretmenlerin Öğretmenler Günü'nü kutluyorum ve Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ü de bir kez daha saygı ve özlemle anıyorum.

İktidarın her soruna aslında temel bir yaklaşım şekli var: Sorunun kaynağını çözmektense sonucu üzerine bir çözüm üretme arayışı içerisindesiniz. Kadına yönelik şiddetle de işte, tam bu anlayışla mücadele etmeye çalışıyorsunuz. Yarın, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü ama bugün, Adana'da bir kadın daha bir erkek tarafından katledildi. Geçtiğimiz haftalarda Bartın'da Azize, İstanbul'da Başak ve daha niceleri... Bu zihniyet, bu anlayışla sorunun kaynağı yerine sonucu üzerinden bir çözüm üretmeye çalışılırsa üzgünüm bu isimler ne ilk olacak ne de bundan sonra devamının gelmesini engelleyeceğiz. Çünkü siz, kadınlar şiddete uğruyor diye -tırnak içerisinde- pembe alanlar yaratırsanız, kadınlar için pembe otobüsler yapmaya çalışırsanız, kalkınma planlarında ve yıllık programlarda hamam mantığıyla kadın üniversitesi açmak isterseniz, "Boşanmak isteyen ya da boşanmış kadınlar şiddet görüyor." diye "aile ara buluculuğu" adı altında kadınların boşanmasına engel olmaya çalışırsanız, kadınları birey olarak görmek yerine aile içine sıkıştırırsanız, kadınları öldüren katilleri "İdam edelim." gibi önerilerle sorunun kaynağını görmezden gelip sonucu üzerinden intikamla vicdanınızı rahatlatmaya çalışacak önerilerde bulunursanız, aslında bu sorunu çözmeye niyetiniz yok demektir. İktidarın sonuca dönük çabalarına sayısız örnekler verebiliriz ama ürettiğiniz çözümler dönüp dolaşıp o sorunun kaynağını besliyor.

AKP'nin aslında sorunların kaynağını kavramakla ilgili genel bir politika sorunu var. İşte, bugün geldiğimiz noktada ekonominin içinde bulunduğu içler acısı durum tam da bunun çok net bir örneği. Kadına yönelik şiddetin sorununun temel nedeni kadınların şiddet görüyor olması değil, kadınları ikinci sınıf vatandaş olarak gören zihniyetin varlığı, kadın ve erkeğin fıtratına eşitliği yakıştıramayanlar, erkeklerin kadınlar üzerinde hak sahibi olduğunu düşünmeleri, toplumsal cinsiyet eşitliği kavramına inanmayanlardır. Bunu kavramayan bir iktidarın daha vahimi, bu kaynağı besleyecek söylemlerde ve eylemlerde bulunması bu sorunu çözebilmeye yetisi olmadığının da bize göstergesi. Kadına yönelik şiddet, bazı adamların bazı kadınlara uyguladığı şiddetten çok daha öte başlı başına bir zihniyet sorunudur; olması gereken de topyekûn bu zihniyetle mücadele etmektir ama elbette ki bu mücadeleyi kadınları ikinci sınıf vatandaş olarak gören bir zihniyetin yapabilmesi de mümkün değil.

Siz, Mecliste tüm siyasi partilerin katılımıyla bir kadına yönelik şiddet komisyonu kurup ardından bir hafta sonra uluslararası İstanbul Sözleşmesi'nden hukuksuz bir şekilde çıkarsanız, bu Komisyona 15 yaşındaki kız çocuklarının evlenmesini savunanları -İstanbul Sözleşmesi'ni geçtik- Lanzarote Sözleşmesi'ni tartışmaya açanları, çok eşliliği savunanları, evrensel temel insan haklarından bile rahatsız olanları, 6284'ü hedef alanları çağırmaya başladığınız an, aslında siz, kendi zihniyetinizi gösteriyorsunuz. Bu kişileri Komisyonda dinletmeniz yetmediği gibi, bu kişiler kamu kurumu yöneticisi ve bu zihniyetleri oralara sizler atıyorsunuz. Kürsüye çıkıp "Sembolik 2 bayan gelsin." diyenler ama siyasetçi kadınları sırf partinizden değil diye vitrin süsü olarak nitelendirenler aslında bu karanlık zihniyetin bizatihi kendileri.

Sonuç olarak "Kadınlar olmazsa kadına yönelik şiddet de olmaz." gibi akıl tutulması mantıkla şiddeti önlemeye çalışıyorsunuz, çözümler üretmeye çalışıyorsunuz ama sorunun kaynağını besliyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GAMZE TAŞCIER (Devamla) - Bitiriyorum hemen Sayın Başkan.

BAŞKAN - Tabii, buyurun, buyurun.

GAMZE TAŞCIER (Devamla) - Çözüm de çok basit: Kadına yönelik şiddetin bir zihniyet problemi olduğunu kabul edin ve bunun, zihniyet dönüşümünü gerçekleştirme çabasıyla mümkün olacağını kabul etmemiz lazım. Bu da ancak bu dönüşümü gerçekleştirmeyi hedefleyen bir iktidarla olur. Bunun için, erken seçim kadınların hayatı için de artık kaçınılmaz bir sonuçtur.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)