GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ne, insanların şerefleriyle sunduğu istifa taleplerini "Af diledi." gibi yorumlamayı yerinde ve anlamlı bulmadığına, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildiği günden beri kötü giden ekonominin faturasının sürekli değişen Hazine ve Maliye Bakanları ile Merkez Bankası Başkanlığına fatura edildiğine, asıl sorumlunun Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle bu sistemin başındaki Cumhurbaşkanı olduğuna ve Türk milletinin Recep Tayyip Erdoğan'ı görevden affetmeye hazır olduğuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:5
Birleşim:26
Tarih:02.12.2021

DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.

Diğer Grup Başkan Vekillerimizin de ifade ettiği gibi, yarın 3 Aralık Dünya Engelliler Günü; farkındalık kapsamında, engelli vatandaşların karşı karşıya oldukları sorunların dile getirildiği gündür. Bugün kutlanacak ya da tebrik edilecek bir gün değil, 9 milyon engelli vatandaşımızın ve ailelerinin karşılaştığı zorlukları ve sorunları dile getirip çözüm arama günüdür. Ülkemiz maalesef engelliler açısından erişilebilir ve yaşanabilir değildir, fiziki ve mimari şartların yetersizliği, ortez, protez ve medikal eşyaların yüksek fiyatları, ulaşım araçlarının yetersizliği ile sosyal hayata katılımın düşük olması engellilerin karşılaştığı en sık ve en temel sıkıntıların başında gelmektedir. Evde bakım ücretlerinin yetersiz olması ve bu yetersiz ücretin dahi herkese verilmemesi Hükûmetin en başta çözmesi gereken öncü konu olmalıdır. Bir ülkenin kalkınma ve muasır medeniyet seviyesi o ülkenin dezavantajlı vatandaşlarına sağladığı kolaylık ve imkânlarla ölçülebilir. Bu kapsamda, İYİ Parti olarak daha erişilebilir ve daha yaşanabilir engelsiz bir Türkiye'yi inşa etmek üzere çalışmaya son gücümüzle devam edeceğiz.

Dün yayınlanan bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Sayın Lütfi Elvan'ın istifası Cumhurbaşkanı tarafından kabul edildi. Sayın Grup Başkan Vekiline vekâlet eden arkadaşımızın açıkladığı gibi, mevzu, af talep edildi ya da affedildi gibi izah edildi; buna katılabilmemiz mümkün değildir. İstifa şerefli bir kurumdur ve dolayısıyla insanların şerefiyle gerçekleştirdiği, şerefleriyle sunduğu istifa taleplerini "Af diledi." "Af talep etti." gibi yorumlamayı yerinde ve anlamlı bulmuyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin, buyurun.

DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildiği günden beri kötü giden ekonominin faturası sürekli değişen Hazine ve Maliye Bakanları ile âdeta mevsimlik işçi pozisyonuna düşen Merkez Bankası Başkanlığına fatura edilmektedir. Oysa, getirdiğiniz ve dünyada örneği olmayan bu ne idiği belirsiz Türk tipi başkanlık sistemiyle birlikte bakanlar sadece Cumhurbaşkanının sekretaryasını yönetmektedir. Cumhurbaşkanının sekretaryasını yönetenlere ekonominin kötü gidişatının faturasının kesilmemesi lazım, sorumlu aranıyorsa sorumlu bellidir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildiğinden beri 3 kez Hazine ve Maliye Bakanı, 4 kere Merkez Bankası Başkanı değişti fakat bir türlü ekonomi rayına giremedi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, devam edin.

DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Döviz sürekli yükseliyor, alım gücü de günden güne azalıyor. Sayın Cumhurbaşkanı çareyi bakan ya da bürokrat değiştirmekte arıyor ama maalesef yanılıyor. İşin aslı şudur: Erdoğan sebep, kötü ekonomi yönetimi sonuçtur; Erdoğan sebep, yüksek döviz kuru sonuçtur; Erdoğan sebep, milletimizin fakirleşmesi sonuçtur. Görüldüğü üzere, asıl sorumlu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ile bu sistemin başındaki Sayın Cumhurbaşkanıdır. Bu gerçeği milletimiz size ilk sandıkta hatırlatacaktır. Türk milleti Recep Tayyip Erdoğan'ı görevden affetmeye hazır ve nazırdır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum efendim. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)