GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 1'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:29
Tarih:07.12.2021

CHP GRUBU ADINA EDNAN ARSLAN (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; EPDK bütçesi üzerine parti grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

EPDK, üstlendiği görev ve aldığı kararlarla 84 milyon insanın hayatını doğrudan etkileyen, çok önemli bir kurumdur. Maalesef her geçen gün vatandaşın enerji giderleri artıyor, her gün yeni bir zamla güne uyanıyoruz. Biraz evvel, buraya çıkmadan önce de 66 kuruş motorin zammı geldi ve motorin fiyatları da çift haneleri geçmiş durumda. Son üç yılda, faturasını ödemediği için elektriği kesilen abone sayısı, hane sayısı 12 milyon. 5 milyon abonenin doğal gazı kesildi, 15.382 sanayi kuruluşu ise maalesef üretimine ara vermek zorunda kaldı. 2016 yılında 230 kilovatlık bir elektrik faturası 94 lirayken bugün 210 lira. Geçtiğimiz ağustos ayından bugüne kadar 4 kişilik bir ailenin faturası aylık olarak -doğal gaz, elektrik ve benzin faturaları- 250 lira artmış durumda. Bir sanayi odası başkanının enerjiyle ilgili söylediği şu sözünü sizlere hatırlatmak isterim çünkü bunun sonucu zam demektir: "Enerjinin üretimdeki payı yüzde 8'lerden 12'lere çıktı." Ama bunu söylediğinde dolar kuru bu kadar yüksek değildi ve enerji fiyatları bu kadar artmamıştı. Ama Sayın Bakan hâlâ en ucuz doğal gazı kullandığımızı iddia etmekte.

Bakın, EPDK bütçesiyle ilgili, Sayıştayın yapmış olduğu birkaç tespit var. Enerji piyasalarında yükümlülüklerini yerine getirmeyen, usulsüzlük yapan firmalara EPDK ceza kesiyor ama ne hikmetse bu cezalar bir türlü tahsil edilemiyor. 2020'ye kadar 3 milyar 848 milyon liralık ceza kesildi bu kurumlara ama bunun sadece 395 milyonu tahsil edilmiş durumda.

Bir başka tespit, kamu kurumlarından doğal gaz güvence bedeli alınmaması gerektiği hâlde doğal gaz şirketleri ne hikmetse Türkiye Büyük Millet Meclisinden, Cumhurbaşkanlığından ve hatta Enerji Bakanlığından dahi güvence bedeli alıyor. Peki, güvence bedeli nedir? Dağıtım şirketi tarafından alacaklarını garanti altına alabilmek amacıyla bir defaya mahsus olmak üzere alınan ücret. Yani dağıtım şirketlerimiz devletimizin kurumlarına maalesef güvenmiyor.

Sayın Bakanım, bu pusulayı size Komisyon görüşmelerimizde de göstermiştim. Viranşehir'de Urfalı bir çiftçi bunu getirdi, bana verdi. Bakın, burada diyor ki: "Ödeme pusulasıdır." Üstünde bir miktar para yazıyor ve "Gidin, şu ilgili hesaba yatırın." diyor. Ya, biz faturalamayı bile doğru düzgün beceremez hâle geldik. Sizin elinize şöyle bir pusula tutuşturulsa gidip bir bankaya ödeme yapar mısınız? Böyle bir düzen var mı dünyada? (CHP sıralarından alkışlar) Maalesef, ülkemizi getirdiğiniz durum budur. Lütfen, Sayın Bakanım, şu rezalete son verelim. Çiftçinin eline bir ödeme pusulası veriyorsunuz, "Gidin şu bankaya, şunu yatırın." diyorsunuz. Ya, o faturada ilk endeks var, son endeks var, tarifenin kaç para yazdığı var. Buradan bunların hangisini kontrol edebilir çiftçi, hangisine bakabilir vatandaş ya da ne hak iddia edebilir bu ödeme pusulası üzerinden? Lütfen, bu ilkelliğe de bir an önce son verelim.

Önemli sorunlarımızdan biri kayıp kaçak bedelleri. Bakın, ülkemizdeki kayıp kaçak oranı yüzde 11-12'ler seviyesinde yani bu, şu demek: Ödediğimiz her 100 liralık faturanın içerisinde 11-12 lira kayıp kaçak bedeli var. Geçen yılki elektrik üretimimiz 306 milyar kilovatsaat. Bunun yaklaşık 35 milyar kilovatı kayıp kaçak. "Bunun parasal değeri nedir?" diye hesapladığımızda karşımıza 26 milyar TL gibi bir bedel çıkıyor yani namuslu vatandaşın cebinden kayıp kaçak bedeli olarak her yıl bu şirketlerin cebine 26 milyar TL para koyuyoruz. (CHP sıralarından alkışlar) Bu kayıp kaçak bedelleri bir an evvel düşürülmeli, OECD ülkelerinin seviyesine getirilmelidir. Kayıp kaçak bedelini alıyoruz, bir de şunu yapıyoruz Sayın Bakanım: Ya, zaten namuslu adam bunu birilerinin yerine ödüyor, bir de onun KDV'sini de alıyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EDNAN ARSLAN (Devamla) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

EDNAN ARSLAN (Devamla) - Yani kayıp kaçak bedelinin KDV'sini de ödüyor namuslu vatandaş. Peki, bu şirketler kayıp kaçakla ilgili ne yapıyor Sayın Bakanım? Soru soruyoruz, her sorduğumuz soruyu "Ticari sır." diye geçiştiriyorlar ama bir şirket bir cevap verdi. Dedik ki: Bu kayıp kaçakla ilgili siz ne yapıyorsunuz? Bununla ilgili sözleşmenizdeki hükümler nedir? Verdikleri cevap şu: "Şirketimizin özelleştirme sözleşmesinde kayıp kaçakla ilgili herhangi bir hüküm bulunmamaktadır." Niye bulunsun ki? Umurunda mı şirketin kayıp kaçakla mücadele? Namuslu vatandaşın cebinden faturalarla çatır çatır alıyor ve biz buna maalesef seyirci kalıyoruz. Peki, EPDK ne yapıyor? Kayıp kaçağa ilişkin tahminî oranlar belirliyor; vatandaş kayıp kaçak için cebinden çıkan payı görmesin diye, hakkını aramasın diye faturaları sansürlemekle görevli ve faturaları torba fatura yaparak bu bedelin görülmesini engelliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EDNAN ARSLAN (Devamla) - Bunun da bir an önce düzeltilmesi gerekiyor.

Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, geliyor gelmekte olan diyerek bu son bütçenizin de hayırlı olmasını diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)