| Konu: | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 6'ncı Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 34 |
| Tarih: | 12.12.2021 |
HDP GRUBU ADINA SIDIK TAŞ (Siirt) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama geçmeden önce, cezaevlerinde rehin olarak tutulan eski Eş Genel Başkanlarımızı, milletvekillerimizi, belediye eş başkanlarımızı, parti yöneticilerimizi, üyelerimizi ve tüm siyasi tutsakları buradan selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerek basındaki gerekse tarafımıza bizzat iletilen cezaevlerindeki sorunları ve hak ihlallerini Meclis kürsüsünden sizinle paylaşmak istiyorum. Bilindiği gibi, cezaevlerindeki tecrit ve hak ihlalleri, tutukluların sağlığa erişim hakkı, ağır hasta olmalarına rağmen hâlâ içeride tutuluyor olmaları, hastane sevklerinin geç yapılması, kalabalık koğuşlar, revirlerde her zaman doktorların olmaması, ısıtılmayan ve havalandırılmayan koğuşlar burada tutuklu bulunan arkadaşların bana ilettikleri birkaç sorundur. Bu sorunlar, pandemi döneminde, sözde güvenlik politikaları kapsamında, daha da artmıştır.
Cezaevlerinde toplamda 1.604 hasta tutuklu bulunmakta ve bunların 605'ini ağır hastalar oluşturmaktadır. En son, cezaevinden bir arkadaşın 15/11/2021 tarihinde bana göndermiş olduğu mektubu olduğu gibi okuyorum: "Hasta olduğumdan dolayı revir doktoru beni devlet hastanesine sevk etti. 9/11/2021 günü hastaneye gitmek için jandarmanın bizi alacağı salonda hazır bulundum. Jandarma üst araması yaparken yeni bir uygulama dayattı; çıkardığım ayakkabıyı kendisinin araması gerekirken bana aratmak istedi yani ayağımdan çıkardığım kendi ayakkabımı kendim yoklayacak, içinde sakladığım sakıncalı bir şey var mı diye kendim bakacaktım. Bu garip uygulamayı kabul etmedim 'Kendi üzerimi ben nasıl arayayım? Böyle tuhaf uygulama olur mu? Bu sizin göreviniz, kendiniz bakmalısınız.' dedim. Israrıma rağmen 'Ya ararsın ya da seni hastaneye götürmeyiz.' dediler. Ben de bu haksız uygulamayı kabul etmedim ve koğuşuma dönmek zorunda kaldım. Yanımda bulunan başka bir arkadaşım da vardı, o da aynı uygulamaya maruz kaldı; mecburen o da koğuşuna geri dönmek zorunda kaldı. Bunun keyfiyet olduğu, hukuk ve insan onuruyla bağdaşmadığı çok açıktır. Hiçbir güvenlik görevlisi, kişiye 'Kendi üstünü kendin ara.' demez ama burada bu uygulama var ve buna itiraz ettiğimizde de hastaneye götürülmüyor, tedavi olmamız engellenip mağdur ediliyoruz. Aynı zamanda, hastaneye gidişlerde son zamanlarda 'arama' adı altında ağız içine bakılmaktadır. Hastane ve avukat gidiş gelişlerinde ağız içine bakılmaktadır. Bu onur kırıcı bir yaklaşım olduğu için hasta olan birçok arkadaşımız bu uygulamayı protesto edip hastaneye gitmemektedir. Arkadaşlarımız tedavi alamadıkları için doğal olarak hastalıkları daha da ağırlaşmaktadır. Yine, cezaevlerinde ailelerimizle telefonda Kürtçe konuşmamıza müsaade edilmiyor." diyerek cezaevlerindeki hak ihlallerini dile getirmişlerdir.
Yine aynı şekilde, TUAY-DER derneğimizden aldığımız bilgiler doğrultusunda, durumu çok ağır olan ve Adalet Bakanlığına defalarca tahliyeleri için müracaat edilen ve hiçbir şekilde bir sonuç alınamayan hasta tutsakların sorunları var. Örneğin, Adli Tıp Kurumunun "Tek başına kalamaz." raporu verdiği, yüzde 98 engeli olduğu hâlde tek başına hücrede tutulmaktadır.
Son olarak, birkaç kez basına yansıyan Mehmet Emin Özkan, 83 yaşında olup 5 kez kalp krizi geçirmiş, 4 kez de anjiyo olmuş, yüzde 87 engeli olduğuna dair raporu olmasına rağmen cezaevinde tutulmaktadır. Kendisi şu an Covid-19 hastası olup yoğun bakımda yatmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Vekili olduğum Siirt iliyle ilgili birkaç konuya değinmek istiyorum. 2016 yılında açılan bir davada gizli tanık beyanını esas alan Siirt Ağır Ceza Mahkemesi 11 yurttaşa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermiş. Evet, gizli tanık beyanına dayanarak 11 yurttaşa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiş.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
SIDIK TAŞ (Devamla) - Ayrıca, 5'i çocuk olmak üzere 18 yurttaşa ise on beş yıl ile yirmi beş yıl arasında hapis cezası verilmiş. Aralarında bulunan Mübarek Bulu'nun beyin tümörü tespit edilmiş, 5 kez beyin operasyonu geçirmiş; cilt kanseri olup yüzde 51 engelli raporu olmasına rağmen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiştir.
Sayın Başkan, diğer bir konu ise 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde seçilerek göreve gelen Siirt, Kurtalan ve Baykan Belediye Eş Başkanlarımızın yerine 15 Mayıs 2020 tarihinde hukuksuz bir şekilde gaspçı kayyumlar atanmışlardır. Siirt Belediye Eş Başkanımız, yine, Kurtalan Belediye Eş Başkanımız, Baykan Belediye Eş Başkanımız neyle suçlandıklarını bile bilmedikleri hâlde iki yıla yakındır ev hapsinde tutulmaktadır. Belediye Eş Başkanlarımız hakkında şu ana kadar ne iddianame hazırlanmış ne de mahkemeye çıkarılmışlardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Taş.
SIDIK TAŞ (Devamla) - Ben teşekkür ediyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)