GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 7'nci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:35
Tarih:13.12.2021

MHP GRUBU ADINA CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı bütçeleri üzerine Milliyetçi Hareket Partisi adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle heyetinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; vakıflar, Türk milletinin yüzlerce yıllık medeniyet mücadelesinde gelişmiş ve büyük bir coğrafyada etkisini hâlâ sürdüren güçlü ve köklü kurumlardır. Vakıflar, ecdadımızın hayır hasenat, dayanışma ve yardımlaşma işlerindeki duyarlılık mirasını kültürel kimliğimizin önemli yapı taşlarından biri olacak şekilde yaşatan kuruluşlardır ve Türk hayırseverliğinin en güzel örneklerindendir. Gerek sosyal gruplar arasında dostluk, kardeşlik, yardımlaşma ve yakınlaşmanın temininde gerekse kamunun belli sosyal kriterlere göre şekillendirilmesinde devletin elindeki en etkili kurumsal vasıtadır.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, idare ve temsil ettiği vakıflara ait kültürel varlıkları muhafaza ve imar etmek, günün şartlarına göre ekonomik bir şekilde yatırıma dönüştürmek ve işletmek için restorasyon veya onarım yaptırmak, gereğinde de kiraya vermek sorumluluğunu taşımaktadır. Bugün başta İstanbul olmak üzere hangi şehrimize giderseniz gidiniz gönül ve kültür coğrafyamızdaki ecdat yadigârı eserlerle birlikte, bu restorasyon çalışmalarıyla karşılaşmanız mümkündür. Vakıflar Genel Müdürlüğünün 3.500'ün üzerinde vakıf eserini restore ettiği görülmektedir. Vakıfların hukuk düzenimize, geleneklerimize ve kamu düzenimize uygun faaliyetler yürütmek kaydıyla, toplum hayatında ön plana çıkarılması sağlanarak, toplumun ihtiyaçlarının daha iyi karşılanması hedeflenmelidir. Kamuoyu denetiminin etkinleştirilmesi de vakıfların daha sağlıklı çalışması açısından önemlidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; TİKA, Doğu Bloku ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra ortaya çıkan ihtiyaçlar kapsamında 480 sayılı Kararname'yle 1992 yılında "Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı" adıyla Dışişleri Bakanlığına bağlı, teknik yardım kuruluşu olarak kurulmuştur; bugün, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlıdır. TİKA, kurulduğu tarihten bu yana Türk Cumhuriyetlerinin kalkınma çabasına destek olmak üzere önemli projeleri hayata geçirmiştir. Beş kıtaya yayılan program, koordinasyon ofisleriyle faaliyet ve projelerini sürdürmektedir. TİKA, Türk dünyası algısını genişletmiş ve geliştirmiş, ulaşabildiği her bölgede soydaşlarımıza ulaşmaya çalışmıştır.

Bugün TİKA'nın Orta Asya'daki Türk devletleriyle başladığı faaliyetlerini Kıbrıs Türklerine ve eski Sovyet coğrafyasındaki özerk cumhuriyetlere, Irak, Suriye ve Lübnan'daki Türkmenlere, farklı ülkelere dağılmış Ahıska Türklerine, Ukrayna ve Rusya'daki Kırım Türklerine, Moldova'daki Gagavuzlara, Makedonya'daki Yörüklere, Moğolistan'daki Dukha Türklerine, Etiyopya'daki Harar Türklerine, Latin Amerika'daki "El Turco"lara kadar genişleterek onlarla aramızdaki gönül bağını sorumluluk faaliyetleriyle pekiştirdiği görülmektedir. Uluslararası ilişkiler açısından bakıldığında bir yumuşak güç unsuru taşıyan TİKA, imkânları görev alanına uygun bir verimlilik içerisinde kullanmıştır. TİKA'nın kalkınma, iş birliği anlayışı köklü geçmişimizden, devlet felsefemizden, medeniyet tecrübemizden ve kültürel değerlerimizden beslenerek çağımızın ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmaktadır. TİKA'nın projeleriyle bir taraftan ülkelerin kalkınma sorunlarına çözüm sağlanırken diğer taraftan ülkeler arası siyasi ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine ve ülkemizin uluslararası etkinliğine çok önemli katkılar sunulmaktadır. Bu bağlamda TİKA'nın insan kaynakları, fiziksel kapasitesi ve bütçe imkânları artırılmalıdır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 6 Nisan 2010 tarihinde kurulan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı yurt dışındaki vatandaşlarımız, kardeş topluluklarımız ile Türkiye'de öğrenim gören uluslararası burslu öğrencilerimize yönelik çalışmaları koordine etme, bu alanda verilen hizmetleri ve yapılan faaliyetleri genişletme görevi üstlenmektedir. YTB çalışmalarıyla gerek yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm üretmek gerekse soydaş ve akraba topluluklarla ilişkileri güçlendirmek için ekonomik, sosyal, kültürel olarak daha yakın ilişkiler kurmaktadır. Türkiye'de eğitim gören burslu öğrenciler ise dünyanın dört bir yanındaki gönüllü elçilerimiz olmaktadır.

Değerli milletvekilleri; başta Avrupa olmak üzere, dünyanın her ülkesinde milyonlarca vatandaşımız yaşamaktadır. Bunun yanında, sosyokültürel ve tarihî bağlarla yakın ilişkide olduğumuz geniş coğrafyada 300 milyona varan "soydaş ve akraba topluluklarımız" diye ifade ettiğimiz insanlarımız vardır. Gerek başka ülkelerde yaşayan vatandaşlarımızın gerekse soydaş ve akraba topluluklarımızın yegâne dayanağı Türkiye Cumhuriyeti'mizdir; yüzleri hep ülkemize dönüktür ve her zaman Türkiye Cumhuriyeti'nin desteklerini arkalarında görmek istemektedirler.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak önceliklerimiz arasında, yurt dışında Türkiye aleyhine yapılan lobi faaliyetlerine karşı tanıtımın artırılması, bu tanıtımın sadece turizm alanında değil siyasi ve sosyal alan itibarıyla da yapılması gerekliliği bulunmaktadır.

Ayrıca, millî kimliğimizin vazgeçilmez bir öğesi olarak gördüğümüz Türkçenin doğru ve güzel kullanımı esas alınarak uluslararası düzeyde bilim, sanat, ticaret ve iletişim dili olarak kullanılabilmesi için daha etkin çalışmalar yapılmalıdır.

Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, kendisine verilen bütçe imkânları çerçevesinde oldukça geniş bir alanda hizmet vermektedir. Bir yandan, yıllar önce yurt dışına göçmüş ve bulundukları ülkelere yerleşmiş vatandaşlarımız, diğer yandan, tarihî, kültürel ve manevi anlamda ortak paydaya sahip olduğumuz soydaş, akraba veya kardeş topluluklarımız ve dünyanın dört bir yanından ülkemize gelen uluslararası öğrenciler düşünüldüğünde Başkanlığın faaliyet sahasının ne kadar geniş olduğu meydana çıkmaktadır. YTB bu dönemde önemli projeler üretmiştir ve imkânları ölçüsünde, faaliyet alanını kapsayan geniş coğrafyada her yere yetişme gayreti içerisinde olmuştur fakat YTB'ye verilen bütçe imkânlarının da yetersiz olduğu açık bir şekilde görülmektedir. Önümüzdeki yıllarda YTB'nin bütçe imkânlarının genişletilmesi gerekmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; devletimizin, Doğu Bloku ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra TİKA'yla başlayan YTB'yle devam eden faaliyetleri neticesinde, Türk devlet ve topluluklarıyla olan ilişkilerimizin başta ekonomik, sosyal ve kültürel olmak üzere her alanda geliştiğine şahit olmanın sevinci içerisindeyiz. 12 Kasım 2021 tarihinde İstanbul'da yapılan toplantıda Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi'nin adı "Türk Devletleri Teşkilatı" olarak değiştirilmiştir. Bu gelişmeyle "Dilde, fikirde, işte birlik." ışığı altında Türk dünyasıyla dostluklar ve kalıcı ittifaklar kurulduğunu görüyoruz. İnşallah, 21'inci yüzyılda Türk birliğinin kurulduğuna şahit olunacaktır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti devletinin dış politikasıyla uyum içerisinde atılacak tüm adımlarda TİKA ve YTB'nin eksik kadrolarının en kısa zamanda tamamlanması ve bütçelerinin artırılması sağlanmalıdır. TİKA ve YTB'nin imkânlarının artırılması, Türk dünyasının bütünleşmesi açısından atılması gereken adımlar arasında öncelik olarak kabul edilmelidir. Hem Türkiye dışında yaşayan vatandaşlarımızın hem de soydaş ve akraba topluluklarının, ayrıca uzanacak yardım elimizi bekleyen dünyanın çeşitli yerlerindeki insanların talebi bu yöndedir.

Sözlerime burada son verirken, görüşülmekte olan 2022 bütçemizin ülkemize ve aziz Türk milletine hayırlı olmasını diliyor, yüce heyetinizi bir kez daha saygılarımla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)