GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:38
Tarih:16.12.2021

CHP GRUBU ADINA AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, şunu baştan söyleyeyim: Bu bütçeyle, tarihin en büyük kaynak transferini yapan iktidarınızla halkımızdan alıp bir avuç yandaşınızı zengin etmekteki ustalığınızı gösterdiniz. İktidar olarak hazırladığınız bu son bütçe 16 Ekimde geldi; aradan geçti iki ay, iki ay sadece ve bu iki ay içerisinde yüce Meclise gelip yürürlüğe geçmeden maalesef bütçe iflas etti. Gemiyi batırdınız ve konuştukça da batırdığınız gemiyi kurtarmak bir yana dursun, dibe oturması için de büyük gayret sarf ediyorsunuz. Zamlarla, hayat pahalılığıyla vatandaşın bütçesini de batırdınız.

Değerli arkadaşlar, sadece iki ay içerisinde akaryakıt ürünlerine, pompa fiyatlarına yansıyacak şekilde 18 defa zam geldi, bugün de bu gece de 1 tane daha geliyor. Yani asgari ücret açıklandı -tamam- ancak zamlar üzerine binip duruyor, başlamadan eriyor. Zamlarınızla vatandaşımızın cebinden 1 depo benzin için 150 liradan daha fazla parayı almış oldunuz. Avrupa'yı örnek gösterip "En ucuz akaryakıt bizde." diyerek halkımızı da pembe tablolarla kandırmaya, inandırmaya çalışıyorsunuz. Enerji Bakanı akaryakıt fiyatlarıyla ilgili örnekleri verirken ne asgari ücret oranlarını ne satın alma paritelerini, hiçbirini kale almıyor, fiyatları söylüyor. Avrupa'da en yüksek fiyata sahip olan Hollanda'da 2 avro olduğunu söyledi ve dedi ki: "Bir aylık asgari ücretle..." Ki bir önceki asgari ücret, şimdi zam geldi. Asgari ücrete zam geldi ama hemen akaryakıta da zam geldi. Vatandaşımız daha zammını -ocak ayının sonunda alacak ama- almadan bedelini ödemeye başlamış oldu. Şimdi, vatandaşlarımıza doğruları net, açık olarak söylememiz gerekir. Hesabı birlikte de yapabiliriz. Bakın, bugün itibarıyla ele geçen -bu yeni asgari ücret 30 Ocakta ele geçecek, o zamana kadar gelen üst üste zamlarla bakalım akaryakıt fiyatları nereye gelecek- asgari ücretle 271 litre benzin alınıyor ve açıkladığınız, Avrupa fiyatlarından söylediğiniz, en pahalı fiyat olarak gösterdiğiniz Hollanda'da 850 litre alınıyor yani bize göre 3 kattan fazla. Şimdi, bu, ucuz akaryakıt değil, bu, ancak kendinizi kandırmak çünkü vatandaşımız gidiyor, akaryakıt kuyruğunda parasını ve bedelini de ödüyor. Bizdeki asgari ücretle 850 litre almak için asgari ücretin 8.850 lira olması gerekiyordu ki vatandaş sizin söylediğiniz Hollanda'daki aynı rakama gelsin.

Şimdi, örneklere devam edelim. Yine Enerji Bakanı "Avrupa'da en pahalı elektrik İngiltere'de." dedi. Türkiye'deki asgari ücretle alınan rakamı söyledi, ardından da İngiltere'de... 4.450 kilovatsaat, bir asgari ücretle..."Bu mu ucuz elektrik?" diye sormak var.

Geçiyoruz. Enerji Bakanının "En pahalı ülkeler içinden..." dediği ülkeler bile satın alma gücüne göre, satın alma paritesine göre Avrupa ucuz. Gidelim bir fabrikaya isterseniz, soralım sanayiciye, diyelim ki: "Elektrik, doğal gaz ucuz mu?" Veya gidelim bir akaryakıt istasyonuna, soralım vatandaşa: "Akaryakıt ucuz mu?" Gidelim, emeklimize "Piknik tüpü, mutfak tüpü, elektrik ucuz mu?" diye soralım. Asgari ücretlimizin evine gidelim, vatandaşımıza Bakanın "Kısın." dediği kombiyi yakıp yakmadığını bir soralım. Arkadaşlar, "kara kış" dedik dedik, kara kış geldi. Vatandaşımız kombiyi yakmaya korkuyor. Karadeniz'de doğal gaz müjdesi verdiniz, ne oldu? Hep beraber sevindik. Müjde üstüne müjdeler geldi ve ardından zamlar üstüne bindi. Şimdi, bir de ülkemizdeki doğal gaz depolarını dolduramadınız, neden? Çünkü öngörü yok, uzun vadeli anlaşmaları zamanında yapmadınız. Sekiz dokuz ay önce söyledik, dedik ki: "Anlaşmaları yapın, anlaşma tarihleri geliyor." Öngörünüz olmadığı için yapmadınız, şimdi bunun bedelini de vatandaşa ödetiyorsunuz. Peki, buradan bir soru var: Yeni yılda zam yapacak mısınız? Madem asgari ücreti anlattınız, öyle dediniz, böyle dediniz, bu kadar alma gücü, işte, "Peynir, domates, benzin, petrol vesaire." dediniz, zam yapacak mısınız, yapmayacak mısınız? Bir de şu yok mu ki: Vatandaşın gözünün içine bakarak "Fedakârlık yaptık." diyorsunuz ya, işte bu akıl mantık dışı açıklama vatandaşımızda karşılık bulmuyor. (CHP sıralarından alkışlar) Arkadaşlar, burada bir fedakârlık var, burada fedakârlığı yapan bu milletin ta kendisidir. (CHP sıralarından alkışlar) Çünkü bu bedellerle ancak fedakârlık yapılır. Siz bırakın fedakârlığı da bir de akla ziyan açıklamalarla yanlışı yanlışla da neden savunduğunuzu çıkın anlatın. İsrafın merkezi saray, milletin porsiyonlarının küçültülmesini öneriyor. Enerji Bakanı çıkıyor, zaten kombisini yakamayan vatandaşımıza dalga geçer gibi "Kombiyi kısın." diye akıl veriyor. AK PARTİ'li bir milletvekili "Gerekirse soğan, ekmek yeriz." diyor. Diğeri çıkıyor "Domatesi taneyle, eti gramla alırız." diyor. Sizin politikanız bu mudur? Allah aşkına, aslolan millettir, iktidarın görevi de vatandaşlarını rahat ettirmektir, refahı ve huzur içinde yaşamalarını sağlamaktır, çocuklarımızı, torunlarımızı, geleceğimizi güvence altına almaktır. İktidar vatandaşın ekmeğini azaltmak değil, etini, aşını çoğaltmakla görevlidir. Çıkıp da AK PARTİ'li vekillerin veya yetkililerin bu konuda konuşmasının hangi akılla, hangi mantıkla alakası var, inanılmaz bir olay.

Peki, bu sorunlara çözüm olarak AK PARTİ ne yapıyor? Arkadaşlar, bunlar anca zam yapıyor. (CHP sıralarından alkışlar) Neden? Çünkü AKP yaparsa anca zam yapar. Bakın, "müjde" dediniz, zam oldu; "fedakârlık" dediniz, zulüm oldu. Şimdi, zamlarla ne oldu? Ekonomi uçmadı, faturalar uçtu, bedelini vatandaşımız ödedi. Ekonominin çöküşünün kitabını yazdınız, bedelini 84 milyon vatandaşımız ödedi. Öngörünüz sıfır; dolar kuruna "2022'de 9,30." dediniz, "2023'te 9,80." dediniz, ben buraya geldim ne oldu bilmiyorum, şimdi belki de 16'lara geldi, 15'i geçti. Yani kimler kazandı? Burada bu farklardan kimlerin kazandığını en iyi sizler biliyorsunuz. Ama kaybedeni biliyoruz. Kaybeden, milletimizin ta kendisi.

Elektrik, doğal gaz üç yılda 2'ye, ekmek, mutfak tüpü 3'e katlanmış durumda. Bir avuç yandaşınız haricinde kimlerin geliri bu kadar arttı? Vatandaşlarımız sizlerin politikalarıyla yoksullaştı, fileler boş, tencereler boş, cüzdanlar boş. Sanayiye yüzde 200'e varan enerji zamlarını yaptınız. Vatandaşımız bunun bedelini çarşıda, pazarda, markette hayat pahalılığıyla ödüyor; ayıptır, yazıktır, günahtır değerli arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)

Bakın, AK PARTİ'nin enerji politikaları orta ve uzun vadeli olmaktan, planlamadan uzak. Enerji politikalarınız ülkemiz ve vatandaşlarımızın çıkarları için asla değil, resmen yalnızca yandaşlarınızın çıkarları için. Ve sizin enerji politikası dediğiniz şey, bağımlısı olduğunuz Rusya'ya daha bağımlı olmak mı acaba? Ayrıca Rusya mı sizin politikalarınızı belirliyor? Nükleer santrale -12,35 ile 15,85- on beş yıl boyunca bu bedeli vatandaş ödeyecek, sanayici ödeyecek, nasıl bunun altından kalkacak?

Arkadaşlar, teslimiyetçi politikalarınızda iklim değişikliği yönetimi yok. Paris İklim Anlaşması kararlarına ilişkin bir eylem planı yok. Sıfır emisyon hedefi yok. Düşük karbon ekonomisi planı yok. Hep "mış gibi" var, hep "mış gibi." Ancak bir de yeşil dönüşümün adını koydunuz, eylem, hedef olmadan yeşil dönüşüm olmaz, olamaz. Ne var? Dışa bağımlılık var, fosil yakıtlara bağımlılık var, TEİAŞ'ı, BOTAŞ'ı ve Eti Madeni satma planı programları var. "Kademeli tarife" adı altında "150 kilovatsaat" diyerek, olması gereken 230 kilovatsaati vermeyerek zam kurnazlığı yapmak var.

Bir de karanlık inadı var. Bakın, evlatlarımız gözleri çapaklı, kaygıyla okula gidiyor; çalışanlarımız karanlıkta çıkıyor, karanlıkta evlerine dönüyor. Bu inadı bırakın ve bu uygulamaya son verin.

Sayın milletvekilleri, gelin, size iktidarımızda yapacağımız enerji politikalarının bir kısmını anlatalım. İşlemez hâle gelen, enerji faturalarını artıran bu sürdürülemez sistemi restore edeceğiz. Paris İklim Anlaşması'na uyumlu, düşük karbonlu enerji dönüşümünü gerçekleştireceğiz. Elektrikli araç, pil ve batarya istasyonlarıyla Türkiye'nin elektrikli araç dönüşümünü, elektrifikasyonunu sağlayacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

AHMET AKIN (Devamla) - Enerji yatırımlarının önünü kesmeden, arz güvenliğini sekteye uğratmadan iklim değişikliği odaklı politikaları geliştireceğiz. Fatih Bey'in dediği gibi "Kombiyi kıs." diye akıl vermeden enerji verimliliğini en ön plana koyacağız. Enerji politikalarımızın odağında yenilenebilir enerji olacak ve yerli ve yenilenebilir enerjiyi destekleyecek YEKDES Projemizle bunu destekleyeceğiz. Türkiye'ye özgü yeşil mutabakatı biz yapacağız. Türkiye'nin düşük karbonlu kalkınma stratejisini hazırlayacağız. Enerji kooperatifçiliğini yaygınlaştıracağız; kendi enerjisini üreten evler, mahalleler, sanayi ve ticaret siteleri oluşturup, teşvik edip destekleyeceğiz. Kısa vadede olacak, hemen seçimin ardından faturaları düşürmek için KDV başta olmak üzere vergi yükünü azaltacağız. Karartılan faturalar şeffaf olacak. Karadeniz'de bulunan doğal gaz gerçekten vatandaşımıza müjde olacak.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)