| Konu: | İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu'nun 299 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin tümü üzerinde şahsı adına yaptığı konuşması sırasında Milliyetçi Hareket Partisine sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 22.12.2021 |
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ediyorum.
Şimdi, öncelikle, bu dili çok mahzurlu, sakıncalı ve tehlikeli bulduğumu ifade etmek istiyorum.
Şimdi, bu ülkede, bu memlekette dış güçler, iç güçler devamlı bir tartışma konusudur fakat Türkiye'nin özellikle 15 Temmuz sonrasında, 15 Temmuzla birlikte karşılaştığı meseleleri doğru bir şekilde analiz edip millete siyaset kurumu olarak sorumluluk duygusu içerisinde doğru bir şekilde ifade edemediğimiz takdirde bu memlekete, bu millete en büyük kötülüğü yapmış oluruz. Şimdi, bu noktada, özellikle ABD'nin, AB'nin, diğer başka güçlerin bazı terör örgütlerini aparat olarak kullanıp Türkiye'ye yönelik faaliyetlerini artık sağır sultan duymuş. Gören gözün, duyan kulağın bunları bir şekilde tespit etmesi gerekir. Bu kadar netameden, başımızdan geçen bu kadar badireden sonra, burada çıkıp da "Hadi canım sen de!" diye bunu ifade etmek büyük bir yanlıştır, büyük bir bühtandır. Şimdi, Türkiye'nin başından 15 Temmuz'un geçmesi, terörle mücadelenin varlığı, daha bu sene iki yüz bin saat donanmamızın denizlerimizde seyir hâlinde oluyor olmasının Türkiye'ye yüklediği mali yükün sizler çok iyi farkındasınız. Bunu nasıl görmezden geliyorsunuz? Türkiye'nin üzerinde büyük yüklerin olduğunu, etrafında büyük bir kuşatmanın olduğunu tespit etmek durumundayız ama sorun şu: Biz ekonomik sıkıntıları siyasi, sosyal, güvenlik, dış politikayla birlikte, bunların hepsini bir arada değerlendirmek durumundayız diyoruz. Bunları bir arada değerlendirmediğimiz zaman en hafif tabirle insafsızlık yapmış oluruz diyoruz. Grup konuşmalarınızda ayrı, buradaki konuşmalarınızda ayrı "Türkiye'de ekonomik sıkıntı var, bu sadece Adalet ve Kalkınma Partisinin veyahut da Milliyetçi Hareket Partisinin keyfiyetinden kaynaklanıyor." gibi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hayır.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Devamla) - Sayın Başkan, bir dakika daha veriyor musunuz?
BAŞKAN - Vermiyorum.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Devamla) - Vermiyor musunuz?
BAŞKAN - Vermiyorum ama açayım mikrofonunuzu sözlerinizi tamamlayın.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Devamla) - Şimdi, aynı memlekette yaşıyoruz; Doğu Akdeniz'de yaşananları görüyorsunuz, Türkiye'nin güneyinde yaşananları görüyorsunuz; "PYD'yi sorun olarak görmüyorum." derseniz, bunlar tabii ki sizin için sıkıntı değildir ama Türk milleti için ve geleceğimiz için tehdittir bu. Biz bunu biliyoruz, bunun idrakindeyiz. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar) Dedeağaç'ta var olan askerî yığınağa, Yunanistan'daki gelişmelere, Libya'da olup bitene eğer "Bizim, Türkiye adına kayıtsız kalmamız gerekir." diyorsanız, "Hafter'i tercih etmemiz gerekir, yanlış yapıyoruz." diyorsanız, ortada sıkıntı var demektir. Türkiye kendi hak ve menfaatlerinin bu şekilde mücadelesini vermek zorundadır. Bu mücadelenin bir bedeli vardır. "Şu an karşılaştığımız ekonomik anlamdaki sıkıntıların içerisinde bunların payı yoktur." diyorsanız millete yalan söylüyorsunuz demektir; bunu ifade ediyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)