GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Usul Kanunu ile Kurumlar Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:49
Tarih:20.01.2022

NURAN İMİR (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bütün halkımızı selamlayarak sözlerime başlamak istiyorum.

Öncelikle, bu teklife HDP olarak, toplumun çoğunun yararını gözetmediği, sadece belli kişi ve şirketlere imtiyazlar sağladığı için "hayır" oyu veriyoruz. Bu ülkenin ekonomisi, deyim yerindeyse, son beş yıldır can çekişiyor. İktidar, ekonomik kriz derinleştikçe faturasını emekçiye, yoksula, esnafa kesiyor. Özellikle salgınla birlikte iktidar sürekli ekonomik krizi fırsata dönüştürmeye çalışmaktadır. Yapılan bütün ekonomik hamleler, bakan afları "Yastıkaltı dövizleri, altınları bozdurun." çağrıları boşa çıkınca da bu sefer, yasal düzenlemelerle halkın dövizini, altınını kur garantili TL mevduat hesaplarında toplamaya çalışmaktadırlar. Bunu yaparken de aradaki açığı yine halkın vergileriyle hazineden ödemek istemektedirler. İşin özeti, bu iktidar kendisine fayda sağlamayan hiçbir yasayı bu Meclisten geçirmiyor.

Değerli arkadaşlar, benzini 6 TL'den 14 TL'ye, gübreyi 110 TL'den 700 TL'ye çıkaran, elektriğe yüzde 125 zam yapan iktidar "Çarşıda, pazarda esnafa hesap soracağım." diyor. Bu neyin aklıdır, bu neyin hesabıdır? Hesap soracak olan halkın kendisidir, siz bu halka hesap vermek durumundasınız. Her gün kentteyiz, halkla temas içindeyiz, iç içeyiz; bir dokunuyoruz bin ah işitiyoruz, bin dert işitiyoruz. İktidar, halkın indirimli ekmek için sıraya girdiğini, market alışverişini yapamaz hâle geldiğini, her gece "iyi geceler" mesajı gibi benzine, mazota zam geldiğini, elektrik ve doğal gaz faturalarını ödeyemediğini görmüyor mu?

Mesela, Şırnak'ta kentin yüzde 80'inde doğal gaz yok; soba yakmak için odun yok, kömür yok; DEDAŞ'ın zulmünden kaynaklı da elektrik sobasını açabilecek imkânı yok. Bakın, şu iki günde kar yağışı sebebiyle insanların yaşamı felç oldu ama bugün sosyal medyada kar yerine lapa lapa zamlarınızın gündem olduğunu görebiliyoruz. Ülkede var olan demokrasi sorunu, adaletsizlik ve beraberinde derinleşen ekonomik krizle Türkiye'yi insanların terk etmek zorunda kaldığı bir ülkeye dönüştürdünüz ne yazık ki. Bütün ülkeyi saran ekonomik krizin yanında bir de -bölgesel eşitsizlikten kaynaklı- Şırnak'ta işsizlik oranı Türkiye ortalamasının çok çok üstündedir, kayıt dışı istihdam oranı ise yüzde 40'lara dayanmaktadır. 2013 ve 2015 yılları arasında Türkiye'nin Irak'la ticaret hacmi yıllık 13 milyar dolar iken bu rakam 2021 yılında 7 milyar dolara kadar düşmüştür. Habur Sınır Kapısı'ndan giriş çıkış yapan yurttaşlarımızın her iki tarafta verdiği vergiler elde ettikleri kazançtan daha yüksek bir rakama ulaşmaktadır ne yazık ki. Halkın çoğunun geçimini sağladığı sınır ticareti fiilen de engellenmiş oluyor. Şırnak'ta orman kesimleri ve yayla yasaklarıyla halkın önemli bir geçim kaynağı olan hayvancılık ve yayla kültürü de yok ediliyor. Daha bu yılın başında bir yıllık yayla yasakları tekrar devreye konuldu. Şırnak'ta ve birçok kentte ne yazık ki durum aynı. Yasak konulan alanların hepsi halkın hayvanlarını besleme alanlarıdır. Bu yasaklar hayvancılığın gelişmesini de engellemektir.

2013-2015 yılları arasında çözüm sürecinde yaşanan toplumsal ve ekonomik gelişmeler bugün yerini ranta, yandaş ekonomisine ve yasaklar zihniyetine bırakmıştır. Ülke nasıl tek elden yönetiliyorsa yerel de kayyum politikalarıyla tekelleştirilmiştir ve bütün kaynaklar aynı yöne akmaya devam etmektedir. Herkes şunu çok iyi biliyor: Ekonomik krizin sebebi yastıkaltındaki dövizler değil, iktidarınızın yönetim politikasıdır. İçeride ve dışarıda uyguladığınız çözümsüzlük politikaları ülkeyi her geçen gün çoklu krizin batağına sürüklemekte ve içinden çıkılamaz bir kaosa dönüştürmektedir. Yıllardır bu kürsüden ve alanlardan her gün dile getirdik.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

NURAN İMİR (Devamla) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Bu ülkenin bütün sorunlarının kaynağı Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Demokratik bir zemin yaratılmadıkça, güvenlik adı altında savaş politikalarıyla bir çözüme ulaşmanız mümkün olmayacaktır. Bu yüzden, bu torba yasalarınızla hiçbir şeyi çözemeyeceğinizi bir kez daha bu kürsüden ifade etmek istiyoruz.

Bütün halkımızı ve Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)