GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:54
Tarih:16.02.2022

HDP GRUBU ADINA MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, grubumun araştırma önergesi üzerinde söz almış bulunuyorum, hepinizi saygıyla selamlarım.

İktidarın kötü ekonomi modelleri yüzünden Türkiye halkları açlıkla, sefaletle, zorlukla ve zamlarla yaşamak zorunda bırakılmış durumdadır. Aldığı her türlü ürüne, hizmete ederinin çok üzerinde fiyatlar ödemek zorunda bırakılan vatandaşlarımız maalesef her gün biraz daha fakir uyanmak zorunda bırakılıyor. Anneler, babalar çaresizlik içerisinde, çocuklarının yüzüne bakmaya dahi utanıyorlar. Bu iktidar bu halkı açlıkla terbiye etmeye yemin etmişçesine hayatı her geçen gün zindana çeviriyor. İnsanlar pazarda yerdeki meyveleri, sebzeleri, sokakta çöpteki yiyecekleri toplayarak hayatını idame etmeye çalışırken satın alınmış televizyon kanallarında ederi elindeki kalemin fiyatından düşük sözde gazetecilere ülkenin ekonomisinin normal olduğu zırvalıklarının propagandasını yaptırıyorlar.

Ülkede esnaf iş yerinin camına faturasını asıyor, bunu gören iktidarın yüzü dahi kızarmıyor. Maalesef bu iktidarın derdi esnaf değil, emekli değil, öğrenci değil, SMA hastası çocuklar değil, evini ısıtamayan insanlar, faturasını ödeyemeyen garibanlar, grevde olan işçiler ya da yıllarca İŞKUR önünde iş arayan işsizler değil, çiftçiler zaten hiç değil. Bu iktidarın derdi de tasası da yanlarına aldıkları üç beş sermaye grubuyla birlikte ülke kaynaklarını sömürmek, talan etmek, karanlık bir geleceği de büyük bir çoğunluğa dayatmaktır. Adrese teslim ihalelerle, kapalı kapılar ardında yapılan anlaşmalarla ne olduğu, ne yaptığı belli olmayan kişi ve gruplara aktarılan paralar bu iktidarın ustalık döneminin eseridir. Şirket gibi yöneteceğiz mantığı aslında para babalarına teslim edilmiş bir ülke gerçeğidir. Sorgulanmayan, hesap vermeyen, halktan hizmet için aldığı yetkiyi sermayeye para aktarmak için kullanan iktidarın topluma faydalı olabilmesi mümkün değildir. Huzur hakkı, 3 maaş, 5 maaş alan devletin tüm kademelerine çökmüş insanların bu gelirleri sus payı olarak dağıtılan bir ganimetten farksızdır. Günümüzde bu durum geniş anlamda suç ekonomisi olarak tanımlanıyor. Uluslararası şirketler, hükûmet yetkilileri ve bürokratlar haksız ekonomik birikim sağlamak amacıyla gerek hukuku kullanarak gerekse hukuku yok sayarak haksız kazançlar sağlamıştır. Türkiye toplumunda infial yaratan çok sayıda suç ekonomisi unsuru ortaya çıkmaya devam etmektedir.

Önergemizde de yer alan birkaç hususu sıralayacak olursak; 2018 yılının Ağustos ayında Halkbank tarafından satılan ucuz dövizlerle ilgili kamuoyunu tatmin edici bir açıklama yapılmadan olayın üstünün örtülmesi; 2021 yılının Aralık ayında Merkez Bankası tarafından dövizi düşürmek için piyasaya yapılan müdahaleden önce ve sonra döviz alım satımı yapanların muhalefetin ve toplumun taleplerine rağmen açıklanamaması; Merkez Bankasının faiz kararından bir gün önce Hazine ve Maliye Bakanının kardeşinin bankanın faiz kararını açıklaması ve bu husustaki olası kazançların araştırılmaması; Hükûmetin sözcülüğünü yapan yayın kuruluşlarının kamu bankalarından aldığı kredilerin akıbetinin açık ve şeffaf şekilde toplumla paylaşılamaması; 20 Aralık 2021 tarihinde açıklanan kur garantili mevduat uygulamasından önce ve sonraki döviz dalgalanmalarından faydalananların açıklanamaması; vergi cennetlerine aktarılan sermayenin ve sahiplerinin açıklanamaması; bir bakanın sigorta şirketindeki orantısız iş ve kâr artışının araştırılamaması; bir bakanın kendi bakanlığına fahiş fiyatla dezenfektan satmasının üstünün örtülmesi; bütçeden yandaşlara sağlanan 335 milyar liralık vergi istisna ve indirimlerinin dağılımları, gerekçeleri ve gerekçe gerçekleşme sonuçlarının açıklanamaması; mevzuata aykırı şekilde yapılan ısmarlama ihalelerden sağlanan kazançların gerekçelerinin kamuoyuyla paylaşılamaması; kayyumlar başta olmak üzere bürokratların siyasi iktidardan destek alarak yaptıkları usulsüzlük, israf ve haksız kazançlarla ilgili Sayıştay bulguları olmasına rağmen tek bir soruşturma açılamaması gibi...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - ...çok azı sayılabilen bu olaylar Türkiye'de suç ekonomisinin büyük bir servet ve gelir transferine neden olduğunu göstermektedir.

Parti olarak, bugün içinde bulunduğumuz ekonomik krizin en önemli sebepleri ve sonuçlarından biri olan suç ekonomisinin araştırılması, haksız kazançların önüne geçilmesi ve ortaya çıkardığı mağduriyetlerin giderilmesini anlamlı ve önemli buluyoruz, fakat bu karanlık tablonun asıl müsebbibi olan bu iktidarın önergemize "hayır" oyu vereceğini de biliyoruz. Hâlbuki bu ekonomik krizden ve bu karanlık sarmaldan kurtuluşun yapılan hatalar araştırılarak, analiz edilerek adil, şeffaf, sorgulanabilir, hesap verilebilir bir yönetime geçmekle ancak gerçekleştirilebileceği aşikârdır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)