| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Macaristan Hükümeti Arasında Yolcu ve Eşyanın Karayolu ile Uluslararası Taşınmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 56 |
| Tarih: | 22.02.2022 |
MHP GRUBU ADINA ARZU ERDEM (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Macaristan Hükümeti Arasında Yolcu ve Eşyanın Karayolu ile Uluslararası Taşınmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubum adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisi ve ekranları başında bizleri izleyen aziz Türk milletimizi saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, ekonomik kalkınma, bir ülkenin ekonomik, siyasi ve sosyal refahının geliştiği bir süreçtir. Bir ülkenin ekonomik kalkınması nüfusun yaşam düzeyi, ekonomik rekabet yeteneği, ülkenin gayrisafi yurt içi hasılası, kişi başına düşen millî geliri ve ekonomik bağımsızlığının olumlu yönde değişmesiyle tanımlanan bir süreçtir. Ekonominin gelişmesinin temel dinamiği insan sermayesi ve yarattığı yeniliklerdir. İnsanın sermayesi insanların eğitimi, sağlığı, bilim, çalışma koşullarının ve yaşam kalitesinin artırılmasından oluşmaktadır. İşte, tam burada uluslararası anlaşmaların ülkelerin kalkınmasındaki önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Uluslararası anlaşmaların her iki muhatap ülkesi, bu anlaşmaların ekonomik faydalarını ülkelerin lehine çevirmek için gayret sarf etmektedir. Ekonomik, siyasi, teknolojik, çevresel ve kültürel etkenlerle oluşan küreselleşme sürecinde dünyanın şekillenmesinde derin değişiklikler oluşmaktadır. İşte cennet vatanımız Türkiye'miz bu küreselleşme sürecinde etkin rol oynamaktadır ve oynayacaktır. Diğer birçok ülkeyle kıyasladığımızda Türkiye'nin küreselleşme sürecindeki etkisi, kapasitesi çok daha yüksek. Bunun temelinde Türkiye'nin sahip olduğu siyasi, askerî ve ekonomik güç yatmaktadır. Bu çok yönlü güç sayesinde, Türkiye, gerek bölgesel gerek küresel anlamda etkin politikalar yürütebilme imkânı bulmaktadır. Uluslararası anlaşmalar da bu politikaların en önemli parçalarından bir tanesidir, hatta -şöyle diyebilirim- lokomotif parçalarından biridir.
Bugün görüşmekte olduğumuz uluslararası anlaşmalar, özellikle son yıllarda ekonomik potansiyelin farkına varılmasıyla doğabilecek fırsatların değerlendirilmesi bakımından çok büyük önem arz etmektedir. Uluslararası anlaşmalar, taraf ülkeler arasında 21'inci yüzyılın getirdiği yeni fırsatlarla birlikte, karşılıklı güven ve "kazan-kazan" anlayışıyla çözüm üretebilecek büyük bir potansiyel ortaya çıkarmaktadır. Bu açıdan Milliyetçi Hareket Partisi olarak uluslararası sözleşmeleri desteklediğimizi belirtmek isterim.
Değerli milletvekilleri, ulaştırma, günlük hayatın devamında temel işlevleri olan bir hizmet türüdür. Eşya ve yolcunun bir yerden başka bir yere taşınması olayı insanoğlunun ortaya çıktığı tarihten bugüne kadar uzanmaktadır, bundan sonra da her daim devam edecektir. Ekonomilerin desteği ve itici gücü olan ulaştırma sektörü, son dönemde bütün dünyada gerek hacim gerek yapı itibarıyla muazzam gelişmeler göstermektedir. Bir yandan sanayinin yaygınlaşması ve dünya ticaretinin genişlemesi, diğer yandan başta iç ve dış turizm olmak üzere çeşitli nedenlerle insanların daha çok seyahat etmeleri ve kitle taşımacılığının ivme kazanması, daha emin, ucuz ve hızlı ulaştırma araçları yapma ve kullanma teknolojisinin gelişmesine yol açmaktadır. Sanayileşme hareketlerine paralel olarak ulaştırma faaliyetlerinin önemi her gün daha da artmaktadır. Diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de sabit sermaye yatırımları gerçekleştirme yüzdeleri itibarıyla ulaştırma sektörü hatırı sayılır bir yer işgal etmektedir.
Günümüzde kara yolu ulaşımı ülkelerin taşıma sistemleri için en önemli yeri işgal etmektedir. Özellikle İkinci Dünya Savaşı ve sonrasında motorlu kara taşıtlarındaki gelişmeler kara yolu taşımacılığını güvenli ve ucuz hâle getirmiş ve yaygınlaştırmıştır. Hâlen ileri ülkeler dâhil diğer taşıma sistemlerinin -hem hava hem deniz- çok gelişmiş olmasına rağmen eşyada kara yolu taşımacılığının toplam taşıma içindeki payı yüzde 50 ila yüzde 75 arasında değişmektedir, yolcuda ise yüzde 70 ila yüzde 95 arasında değişmektedir. Bu da neyi gösteriyor aslında? Kapasite tamamen dolmuş değil, bizim için de fırsatlar var, dünyadaki diğer ülkeler için de fırsatlar var. Bu oranlar Türkiye'de sırasıyla yüzde 76 ve yüzde 94'tür. Söz konusu oranların önümüzdeki yıllarda korunacağı düşülmektedir, hatta artırılması gerektiği de görülmektedir.
Kara yolu taşımacılığının bu kadar benimsenmesinin diğer önemli bir nedeni ise bu ulaştırma sisteminin coğrafi bakımdan gösterdiği esnekliktir. Başka bir deyişle, diğer ulaştırma sistemlerinin katkısına ihtiyaç duyulmaksızın taşıma kapıdan kapıya yapılabilmektedir. Ulaştırma sektörü içerisinde büyük bir yeri olan uluslararası kara yolu taşımacılığımız hızlı bir gelişme ve büyüme göstermektedir.
Değerli milletvekilleri, ülkemizin uluslararası taşımacılık faaliyetlerinde kara yolu taşımacılığı geniş bir paya sahiptir. Türkiye, tarih boyunca doğu ve batıyı birbirine bağlayan en kısa yol olması nedeniyle köprü işlevi görmüştür. Son yıllarda ekonomik ve sosyal şartlarda meydana gelen hızlı değişim ve transit ticaretteki genişleme sonucu kara yolu taşımacılığının önemi artmıştır, artmaya da devam edecektir. Ülkemizde teşvik tedbirleriyle uluslararası kara yolu yük ve yolcu taşımacılığında hızlı bir gelişme sağlanmış olup bugün diğer ülkelerle rekabet edebilecek güçlü bir filoya sahip hâle gelinmiştir.
Görüşmekte olduğumuz kanun teklifiyle, Türkiye ile Macaristan arasındaki kara yolu taşımacılık faaliyetleri, 14 Eylül 1968 tarihinde imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Macaristan Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Uluslararası Karayolu Nakliyatına Mütedair Anlaşma ve bu anlaşmanın değiştirilmesini teminen 21 Haziran 1976 tarihinde imzalanan Uluslararası Karayolu Nakliyatına İlişkin Anlaşmayı Tadil Anlaşması çerçevesinde yürütülmektedir.
Türkiye-Macaristan ilişkileri 2013 yılından itibaren yüksek düzeyli stratejik iş birliği düzeyinde yürütülmüştür. Macaristan, başta Avrupa Birliği olmak üzere, Avrupa ve diğer uluslararası platformlarda ülkemizle her zaman yakın dayanışma içerisinde olmuştur, ticari ve ekonomik ilişkilerimizin her geçen gün arttığı, salgın döneminde karşılıklı olarak maske ve ilaç ham maddelerinin tedarik edildiği bilinmektedir. Macaristan, ülkemiz ve Batı Avrupa ülkeleri arasında geçiş yolları üzerinde yer almaktadır ve kara ulaştırması açısından oldukça önemli bir ülkedir. Söz konusu anlaşmayla, 1968 ve 1976 tarihli anlaşmaların yenilenerek günümüz koşullarına uygun ve standart bir metin hâline getirilmesi amaçlanmıştır.
Değerli milletvekilleri, bizler Milliyetçi Hareket Partisi olarak ülkeler arasında her türlü ilişkiyi her alanda geliştirme noktasında katkı vereceğimizi ifade ediyoruz; bugüne kadar ettik, etmeye de devam edeceğiz.
Türkiye, ülkeler arasındaki ilişkilere çok sayıdaki karmaşık sorunlar merceğinden değil, karşılıklı menfaat ilkesine dayalı, iş birliğini ve dostlukları geliştirici fırsatlar ve gelişmeler penceresinden bakmalıdır. Sonuç olarak, Türkiye dış siyasetini, Türkiye Cumhuriyeti'mizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi "Yurtta sulh, cihanda sulh." ilkesi temeline dayalı, millî çıkarları karşılıklı olarak önceleyen bir vizyonla ve sahip olduğu tüm imkânları azami suretle seferber ederek hayata geçirmelidir. İşte, tam bu çerçevede baktığımızda uluslararası sözleşmelerin ve diğer ülkelerle geliştirilen ilişkilerin tamamının ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Güçlü Türkiye hedefine ulaşmak için bir ve birlikte olmamız gerektiğini, bu açıdan el ele vermemiz gerektiğini, uluslararası sözleşmelerin hiçbirine bir itirazın yapılmaması gerektiğini, yapılan itirazların siyasi saikle yapıldığını, nasıl ki Yunanistan ve diğer ülkeler, özellikle ülkemizi eleştirmek için birtakım siyasi saiklerle kararlar veriyorsa burada muhalefetin de eleştirilerine tamamıyla siyasi gözle baktığını belirtmek isterim.
Genel Kurulu ve değerli milletvekillerimizi saygılarımla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)