GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Belarus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:57
Tarih:23.02.2022

MHP GRUBU ADINA ABDURRAHMAN BAŞKAN (Antalya) - Sayın Başkan, Gazi Meclisimizin kıymetli vekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Belarus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz almış bunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli Başkan, kıymetli milletvekilleri; ülkemiz köklü dostluk ve kardeşlik bağlarımızın bulunduğu Belarus'un bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olmuş ve 25 Mart 1992 tarihinde ilk diplomatik ilişkilerini kurmaya başlamıştır. Belarus'la ilişkilerimiz yapıcı, diyalog odaklı bir temelde, olumlu mecrada ilerlemektedir. Yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmalarının ana amacı, beraberinde yalnızca sermaye değil, aynı zamanda teknoloji yönetim becerisi, uluslararası pazarlara giriş imkânını da getiren doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını taraf ülkeler arasında teşvik etmek ve ilgili ülkenin hukuk düzeni içinde bu yatırımların korunmasını sağlamaktır. Bu nedenle ülkemiz müteşebbis ve sermayesinin dış ülkelere açılması, aynı zamanda yabancı yatırım ve ileri teknolojinin ülkemize gelmesi yoluyla ekonomimizin küreselleşen dünya ekonomisi içinde etkin bir şekilde yer alması genel ekonomi politikamızın ana hedefleri arasındadır. Ülkemizde yapılan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının korunması ve daha fazla yabancı sermaye girişinin özendirilmesi için yatırım ve ticaret ilişkilerimizin yoğun olduğu veya bu ilişkilerin gelişmesine yönelik potansiyele sahip olduğu düşünülen ülkelerle yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmalarının imzalanmasına 1962 yılında başlanmıştır. Ülkemizin sermaye ihraç eder hâle gelmesiyle bu süreç hızlandırılmış ve bugüne kadar 104 ülkeyle, anılan anlaşmaların imzalanmış olması son derece önemlidir.

Kıymetli milletvekilleri, Değerli Başkan; bu itibarla 14 Şubat 2018 tarihinde Minsk'te imzalanan Belarus Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma'nın temel esasları şu şekilde olmuştur: Anlaşmaya taraf ülke sınırları içinde gerçekleştirilen yabancı sermayeli yatırımların ve ilgili faaliyetlerin tabi olacağı muameleyi belirleyerek ekonomik iş birliği için uygun koşullar yaratmak. Türkiye ve Belarus'la yabancı yatırımların kamulaştırma ve devletleştirme yönünde tabi olacağı muamele ve sahip olduğu haklara açıklık getirmek. Her iki ülkede taraf ülke yatırımlarıyla ev sahibi devlet arasında yatırımlarla ilgili çıkabilecek ihtilafların çözüm yollarını tespit etmek. Her iki ülkenin yatırımcılarının elde ettiği kârların ve diğer gelirlerin gecikme olmaksızın transfer edilmesini güvence altına almak ve daha istikrarlı bir yatırım ortamının teminini öngören bu anlaşmayla birlikte iki ülke arasındaki sermaye akışında artış gerçekleşmesi beklenmektedir. Bu anlaşma yatırımcılara ekonomik ve yasal güvence verirken ilgili ülkelere yine herhangi bir yük getirmemektedir. 14 Şubat 2018 tarihinde imzalanan söz konusu anlaşma yürürlüğe girdiği tarihte iki ülke arasında 8 Ağustos 1995 tarihinde imzalanan Türkiye Cumhuriyeti ve Belarus Cumhuriyeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma yürürlükten kalkacaktır.

Değerli Başkan, kıymetli milletvekilleri; 14 Şubat 2018 tarihinde imzalanan anlaşma, 8 Ağustos 1995 tarihli anlaşmadan temel olarak şu noktalarda farklılıklar içermektedir: "Yatırım" terimi, uzun süreli ekonomik ilişkiler kurmak amacıyla iş faaliyetleriyle bağlantılı olarak yapılacak doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını kapsayacak ve böylelikle kısa süreli ve spekülatif nitelikteki portföy yatırımlarını dışarıda bırakacak şekilde tanımlanmıştır. Ev sahibi ülke tarafından diğer akit taraf yatırımcılarının yatırımlarına uygulanacak "millî muamele" ilkesinin gayrimenkul edimine ilişkin olarak uygulanmasını zorunlu kılmayan istisna hükmü eklenmiştir. Anlaşmanın, uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin hükümlerinde uluslararası tahkim mekanizmasına başvurulmasına ilişkin istisnalar da getirilmiştir. Söz konusu istisnalar uyarınca yalnız yabancı sermayeyle ilgili yürürlükteki mevzuat çerçevesinde izin verilmiş ve fiilen yatırım faaliyeti başlamış olan yatırımlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar uluslararası tahkime götürülebilecektir. En çok gözetilen "ulus muamelesi" ilkesinin yatırımcı-devlet uyuşmazlık çözümü, usul ve mekanizmaları açısından uygulanacağı da hükme bağlanmıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Belarus Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma'nın 14 Şubat 2018 tarihinde Minsk'te imzalandığı, anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle 1995 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Belarus Hükümeti Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma'nın yerini alacağı, 1995 tarihli anlaşmanın yenilenmesinin, zaman içinde gerçekleştirilen değişikliklerin geçmiş tarihli anlaşmalara yansıtılması gereğini teminen tarafımızın isteğiyle gündeme geldiği ve Türkiye ile Belarus arasında akdedilen anlaşmanın taraf ülkelerin sınırları içinde gerçekleştirilen yabancı sermayeli yatırımların ve ilgili faaliyetlerin tabi tutulacağı muameleyi belirleyecek ve ekonomik iş birliği için elverişli koşulların oluşturulmasını amaçlayacaktır.

Anlaşmanın bir diğer hedefinde ise Türkiye ve Belarus'taki yabancı yatırımların kamulaştırma ve devletleştirme bakımından tabi olacağı muameleye ve sahip olduğu haklara açıklık getirilmesi olduğu, söz konusu anlaşmayla taraf ülkelerde özel teşebbüs ile devlet arasında yatırımlar hususunda doğabilecek ihtilaflara ilişkin çözüm yollarının tespit edilmesinin de öngörüldüğü, daha istikrarlı bir yatırım ortamının oluşturulmasını sağlayacak bu anlaşma sayesinde iki ülke arasında sermaye akışının artmasının beklendiği, anlaşmanın yatırımlara ekonomik ve yasal güvence verirken diğer ilgili ülkelere ilave bir yük getirmediği de ifade edilmiştir.

Değerli Başkan, kıymetli milletvekilleri; konuşmama son vermeden önce, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin ifade ettiği "Başkalarının ağzına bakmıyoruz, ağzımızdan ne çıkacağına baktırıyoruz. Uluslararası ilişkilerde ne kalıcı düşmanlıklar vardır ne sürekli dostluklar vardır. Partimiz, dış politika esasını bölgemizde ve dünyamızda barışı sürekli kılmak ve uluslararası iş birliğini genişletmek olarak amaçlamış ancak bunun teslimiyetçilik olmayacağını önemle vurgulamıştır." sözlerini bir kez daha yüce Meclisin kürsüsünde hatırlatarak görüşmekte olduğumuz anlaşmaya Milliyetçi Hareket Partimiz olarak olumlu oy vereceğimizi beyan ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)