| Konu: | Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 63 |
| Tarih: | 05.03.2022 |
MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, Halkların Demokratik Partisi adına, görüşülmekte olan 314 sıra sayılı Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi'nin 26'ncı maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Sizleri ve kamuoyunu saygıyla selamlarım.
Bu vesileyle, Bitlis'in Mutki ilçesinde dün meydana gelen selden dolayı hemşehrilerime geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. İşte, yatırımı sadece asfalt yapıp beton dökmek olarak algılayıp altyapıya gereken özen gösterilmezse bu tarz kötü sonuçlar doğabiliyor. Umarım maddi zararlar en kısa sürede kamu eliyle giderilir.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinin geneliyle ilgili olarak söylenecek birçok şeyin söylendiğini düşünüyorum fakat yine de birkaç ekleme yapmak isterim: Biz, halkımızın, bize oy versin vermesin herkesin hakkını savunmayı bir görev olarak görüyoruz; dolayısıyla, bugün parti olarak bu kanun teklifine "hayır" oyu vereceğiz. Bu kanun teklifine "hayır" demek doğayı, insanı yani yaşama dair güzel olan ne varsa onları savunmaktır.
Değerli milletvekilleri, tarih, bizlerin geçmişten ders alması, geçmişte yapılan hataların tekrar edilmemesi amacıyla bizlere yol gösteren en önemli kaynaktır. İki gündür üzerinde konuştuğumuz bu kanun teklifiyle, bırakın geçmişten ders almayı, geçmişin hatalarını tekrarlayacak bir sorumsuzluk içinde tüm topluma dayatılmaktadır. Bunun örnekleri görüldü ve dünya bu bedeli çok ağır ödemek zorunda kaldı. Fukuşima ya da Çernobil örnekleri sıradan örnekler değil. Böylesi tehlikeli bir enerji için ülke topraklarında oluşturduğunuz tehdit ve tehlikelerin olası sonuçları daha önce buralarda yaşandı; şimdi deneme yanılma yoluyla bunu test etmenin hiçbir mantığı yok. Rus ruleti oynadığınızın farkında mısınız? Hep şikâyet ettiğiniz dış güçlere ülke topraklarına tahrip gücü yüksek bir mayın inşa ettiriyorsunuz; bugünkü teknolojiyle, uzaktan kumandayla binlerce kilometre uzaktan her zaman patlatılmaya hazır bir nükleer bomba ve bunun düğmesi de bunu inşa edenin elinde. Ortada bir gerçek var, o da enerjiye olan ihtiyaç gerçeğidir. Bunu daha temiz, çevre ve yaşam dostu, yenilenebilir ve asla kirletmeyen enerji modelleriyle kısmen de olsa sağlayabilmek mümkün.
Değerli milletvekilleri, şimdi, 26'ncı maddeyle Türkiye'nin taraf olduğu nükleer santrallerin kurulmasına ve işletilmesine ilişkin uluslararası anlaşmalarda yer alan özel hükümler ile Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun hükümlerinin bu kanun hükümlerinin uygulanmasında saklı olacağı; ayrıca, nükleer enerji ve radyasyonun kullanımını içeren faaliyetlerin düzenleyici kontrolü ile ilgili olarak kapatılan Türkiye Atom Enerjisi Kurumuna yapılan atıfların Nükleer Düzenleme Kurumuna yapılmış sayılacağı düzenlenmektedir. O kadar hazırlıklı değilsiniz ki bu kanun teklifinde "Kapatılan kurumlara yapılan atıflar bu Kuruma yapılır." diye bir cümleyle geçiştirerek konuyu kapattığınızı zannediyorsun. Bu, tipik bir deve kuşu politikasıdır, bugün üzerinde görüşülen kanun teklifinin altyapısı hazırlanmadan Meclise getirildiğinin en bariz örneğidir. Gerçekten sormak istiyoruz: Bugüne kadar aklınız neredeydi? Yaptığınız iş yanlış, bari şekil açısından doğru yapın; zaten her şeyi şekilsel yapmaya çalışıyorsunuz.
Değerli milletvekilleri, sizin burada, bizim öneri ve taleplerimizi dinlemektense bu kanun teklifini hemen yasallaştırmak arzusunda olduğunuzu biliyoruz çünkü buraya gelen kanun metni 87 milletvekilinin fikri değil, tek adamın talebidir; sizler de sarayın arzusunu gerçekleştirmek adına buradaki ısrarlarınızla topluma yenilenebilir enerjiyi değil riskli enerjiyi yani nükleer enerjiyi dayatıyorsunuz. "Biz yaptık ve istedik, oldu." mantığının bu ülkede terk edilmesi gerekiyor. Aldığınız kararlar sadece sizin partinizi değil, bu halkın tamamını ilgilendiriyor ve etkiliyor. Bölge halkının her türlü itirazı ve karşı çıkması, muhalefetin bu kanun hakkındaki tüm uyarı ve önerileri sizler için hiçbir şey ifade etmiyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Ama şu unutulmamalı ki her tercih aynı zamanda bir vazgeçiştir. Nükleeri tercih eden iktidarınız hem güvenlikten hem çevreden hem de insandan vazgeçmiştir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)