GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:72
Tarih:29.03.2022

HDP GRUBU ADINA ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Genel Kurulu ve çiftçilerimizi, işçilerimizi saygıyla selamlıyorum.

Bu hâkim zihniyetle, iktidar olan zihniyetle ne tarım sorunu ne toprak sorunu ne çiftçilerin sorunları çözülecek gibi durmuyor. Bırakınız, bu sorunların çözülmesini, yarın bir gün tarım ürünlerinin tedarikinde bile sorun yaşanacak. İthalata, -dışarıdan alınan ürünlere- tabii ki karşıyız; binlerce dönüm, milyonlarca dönüm arazisi var bu ülkenin, tarımda kesinlikle dışa bağımlı olmamalıydı ama dışarıdan ürün almakta da zorlanacaktır çünkü dünyada bir gıda tedariki sorunu vardır. Kendi medyaları, limanlarda, getirilen ayçiçeği yağını canlı yayında verip davul zurnalarla gemileri karşılıyorlar; düştükleri durum budur.

Urfa'da binlerce dönüm tarım arazisi vardır, maalesef boştur. GAP'ın merkezi olan Bozova'da 350 bin dönüm araziye fıstık ağacı ekilmiştir. Neden fıstık ağacı ekilmiştir? Ekilen tarım ürününden kâr elde edilmiyor, çiftçi ekemiyor, mazotun litresi 20 TL'nin üzerinde, 25 TL'nin altında, gübrenin tonu uçmuş, tohum almış başını gitmiş yani bunların, tohumdan ziyade bunun ilaçlaması sorun olmuş; işçi, çiftçi alın terini alamamaktadır.

Bu zihniyet ithalat zihniyetidir, bu zihniyet dışa bağımlıdır; bu sorunları çözemeyecektir. Çiftçi artık risk almak istemiyor, ya tarım arazisini kiraya veriyor ya bir şekilde nadasa bırakıyor. Artık bu iş kumara dönmüştür. Ektiği ürünün karşılığını bırakın, masrafını çıkaramıyor.

Bunlar bir yana, geçenlerde Adana'yı, Çukurova'yı don vurdu, patatesin tamamını kuruttu. Bu da doğa koşullarının verdiği zarar. Güvencesi olmayan bir çiftçi, maliyeti bu kadar ağır olan ürünleri nasıl ekecektir? Narenciyeyi don vuruyor. Bırakın desteklemeyi, bizim Urfa'nın Hükûmet vekilleri ziraat odaları başkanlarına söylüyorlar: "Şeker pancarı ekmeyin, biz zaten dışarıdan getiriyoruz." Şeker pancarında Urfa ileri bir ildir, yoğun bir ekim vardır; fabrikalar yoktur, fabrikalar Adıyaman'da, Malatya'dadır. Ziraat odaları başkanlarımız "Burayı biz alalım, fabrikalarını kuralım." diye talep ediyor. İktidar milletvekilleri "Bırakınız, biz zaten dışarıdan ithal ediyoruz." demektedirler. Artık iş kontrolden çıkmış, sözün anlamı kalmamış, çiftçilik ölmüş, yerlerde sürünmüş; beyefendiler Sudan'dan tarım arazisi kiralamaya gidiyorlar, boş hayaller peşinde koşmaya devam ediyorlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

ÖMER ÖCALAN (Devamla) - Halk, çiftçi zamanı gelince rolünü oynamalıdır, bu zihniyete "Dur!" demelidir. Bu zihniyetin çiftçiye, işçiye, emekçiye vereceği hiçbir şey yoktur; yerlilikle, millîlikle de alakaları yoktur; sadece boş hamasettir. Siyasetleri de ticaretleri de dışa bağımlı ithalattır. Bu, başka bir konudur. Çiftçiler zamanı gelince de kararını verecektir.

Mahmut Vekilimiz bahsetti: Kayyum zihniyeti, samimiyet göstergesidir; kayyuma olan bakışınız, sizin demokrasiye olan bakışınızı ifade eder. Hem Türkiye Meclisinde hem Avrupa Konseyinde kayyumun yanında duracaksınız, kayyum ile terörü farklı bir şekilde ilişkilendireceksiniz, buradan da demokrasicilikten bahsedeceksiniz. Kürt halkı, HDP seçmenleri zamanı gelince bunun cevabını verecekler. Kayyum, demokrasiye olan bakışın göstergesidir. (HDP sıralarından alkışlar)