| Konu: | (2/3786) esas numaralı Çay Kanunu Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/164) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 75 |
| Tarih: | 05.04.2022 |
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; çay bölgesi milletvekili arkadaşlarımızla -Uğur Bayraktutan, Ahmet Kaya ve Necati Tığlı'yla- birlikte hazırladığımız çay kanunu teklifinin İç Tüzük'ün 37'nci maddesine göre erkenden ve sıra beklemeden gündeme alınmasını talep etmek üzere karşınızdayız.
Değerli arkadaşlarım, çay, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde 200 binin üstünde ailenin yaptığı bir tarım; 1,5-2 milyon insanın da doğrudan ve dolaylı bir şekilde geçimini sağladığı bir ürün. Çayla ilgili gerçekten bölgeye 5-6 milyar TL civarında para giriyor ve Türkiye ekonomisine de -tam hesaplayamıyoruz ama- 2 milyar dolar civarında katkısı olan bir ürün. Ancak bu ürün artık gerçekten bu tarımla uğraşan insanları doyurmuyor, ciddi problemler var. Bu problemlerin temelinde de çayla ilgili yürütülen politikalar var. Yirmi seneden beri iktidarda bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi Hükûmeti, daha önceki hükûmetler gibi yanlışlar yaparak çay üreticisini ciddi bir şekilde mağdur etmiştir.
Değerli arkadaşlarım, bölgede üretilen 1,5 milyon ton civarında yaş çayın yarısını özel sektör, yarısını da devlet, ÇAYKUR işletmektedir; yuvarlak rakamlarla söylüyorum. 1984 yılında çayda tekel kalkmış ve çaya özel sektör girmiştir. Çıkarılan kanunda "Gerçek ve tüzel kişiler çay satın alabilir, işleyebilir ve ticaretini yapabilir." deniliyor ama bunun dışında hiçbir kural getirmemiş, o günden bugüne kuralsızlıklarla idare ediliyor. ÇAYKUR da yatırım yapmadığından dolayı çay işletme kapasitesi çok düşüktür değerli arkadaşlarım. ÇAYKUR hem kendi kapasitesini kullanmıyor hem de kapasitesini artırmıyor, bu sebepten dolayı üretici özel sektöre mecbur ediliyor. Özel sektör de geçen sene 4 lira civarında olan çayı 2,70'e, 2,80'e almıştır. Dolayısıyla sadece geçen sene özel sektörün cebine 1 milyar TL vatandaştan alınarak haksız bir şekilde girmiştir. Sayın Osman Bey, bu, siz bu kanunu daha evvel çıkarmadığınızdan dolayı oldu.
Şimdi, biz bir çay kanun teklifi hazırladık değerli arkadaşlarım. Çay tarımının başlangıcından çayın işlenmesini ve ticaretini kurallara bağlıyoruz. En temel problem de çay fiyatlarıdır değerli arkadaşlarım. Çayda taban fiyatı uygulanmadan bu iş çözülemez. Bizim hazırladığımız kanun teklifinde taban fiyatı getiriyoruz ve bu fiyatın altında çayın alınmasını yasaklıyoruz.
Değerli arkadaşlarım, her üründe destekleme fiyatları var ve her sene artıyor, nedense neredeyse yedi seneden beri çay destekleme fiyatları artmıyor, destekleme ücretleri artmıyor; 13 kuruş değerli arkadaşlarım.
Şimdi, kanunen diyoruz ki: Çaya verilen ücretin yüzde 10'u olacak destekleme fiyatları da, yüzde 10'u olacak; devletin vereceği destek de yüzde 10 olacak değerli arkadaşlarım. Bunun dışında da hemen bir sonraki ayda ücretler ödenecek diyoruz. Kapasiteyi artırmak için de bir şey söylüyoruz, aslında kapasite mevcut. ÇAYKUR'un günde 9 bin ton, özel sektörün ise -tam bilinmemekle beraber- günde 15 bin ton çay işleme kapasitesi mevcut ama bu kapasitesinin sadece 6-7 bin tonu kullanılıyor.
Şimdi, biz standartları koyarak, özel sektöre, ÇAYKUR'a çay işletme yetkisi veriyoruz; çayı standartlara uygun bir şekilde özel sektörün kapasitesini kullanarak işleyecek. Yaş çayı da isterse vatandaştan taban fiyatla alacaklar ya da istemezlerse ÇAYKUR'dan bu fiyatla çayı alacaklar.
Değerli arkadaşlarım, bunu yapmadığınız müddetçe, bu bölgede kotayla, kontenjanla milleti perişan edersiniz. Kota, kontenjan demek yıllık çay verme, günlük çay verme demek. Değerli arkadaşlarım, bu, çay dediğimiz ürün öyle alınıp depoda falan saklanmıyor, kestiniz mi hemen ÇAYKUR'a ya da çay fabrikasına götürüp işleyeceksiniz. Bunu bu şekilde işlemezseniz bozulur. Gerçekten insanlar perişan, işçisi de perişan, yarıcısı da perişan, mal sahibi de perişan.
Bir de ÇAYKUR'un, çayın Varlık Fonunda ne işi var? Biz bu kanunla Varlık Fonundan da çıkarılmasını talep ediyoruz. Bu kanunu destekleyin. Adalet ve Kalkınma Partisi yıllarca çay kanunu çıkaracağı vaadinde bulunuyor ve çıkarmıyor; bir de Varlık Fonuna almış.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bekaroğlu, süreniz tamamlandı.
MEHMET BEKAROĞLU (Devamla) - Herkes biliyor ki Varlık Fonuna almak özelleştirmek demektir.
Saygılarımla.
Desteğinizi bekliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)