GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:77
Tarih:07.04.2022

CHP GRUBU ADINA ÖZCAN PURÇU (İzmir) - Sayın Başkanım, kıymetli milletvekilleri; hepinize sevgiler saygılar sunuyorum.

Yarın, 8 Nisan Dünya Romanlar Günü. Dünyadaki, Türkiye'deki tüm Roman vatandaşlarımızın Dünya Romanlar Günü kutlu olsun. (CHP sıralarından alkışlar) İnşallah, böyle kötü günler görmeyiz bir daha.

Hükûmete şimdi sesleniyorum: Romanlarla ilgili SİROMA Projesi yaptı, ROMACTED yaptı, ROMSID Projesi yaptı, Avrupa Birliğinden milyonlarca euro para geldi Türkiye'ye Romanlar için. Romanları ne kadar tanıyorsunuz, hangi saha araştırmasını yaptınız, Romanların sorunlarını nasıl tespit ettiniz de bu projeleri yaptınız? Bu, birinci soru. Roman mahallesine üniversiteden bir tane akademisyen gitti mi? Hükûmetin, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının uzmanları gitti mi? Bu araştırmaları yapıp da bu projeleri yaptınız mı? Cevabını vereyim: Bizim mahallemize kimse gelmedi, hiçbir araştırma da yapılmadı. Kendi kafalarına göre projeleri yaptılar, masalarda yaptılar, sahaya inmediler, Roman mahallelerine bir çivi dahi çakmadılar, bunu herkes biliyor.

Yalnız, bilmedikleri başka bir şey daha var insanların. Bu paralar nerede? Milyon euroları kime peşkeş çektiniz? Bir tane İngiliz şirketi buldular -söyleyeyim- Romanların paralarını o İngiliz şirketine verdiler "Alın bu Roman projesini yürütün." dediler. Haram zıkkım olsun! (CHP sıralarından alkışlar) ROMSİD Projesi'ne paralar geldi, SİROMA'ya paralar geldi, milyonlarca euro para yok. En son, 1 milyon 825 bin euro civarında bir para geldi. Para nerede? İngiliz şirketinin hesabına yattı. Ya, İngiliz şirketiyle Türkiye'deki Romanların ne alakası var? Ya, bu kadar mı göz diktiniz bu paralara? Bu kadar paragöz olunur mu ya! Garibanın, yoksulun parasını dahi İngiliz şirketine verdi. Yalansa Hükûmetin bir milletvekili gelsin burada beni yalanlasın "İngiliz şirketine bu paralar verilmedi." desin. Biz olmasak, Cumhuriyet Halk Partisi olmasa vallahi kimse bunları bilmeyecek. Türkiye'nin en yoksul kesiminin hakkı bu kadar yenir mi ya, nasıl Müslümansınız siz ya! Mübarek ramazan ayında nasıl Müslümansınız ya! Bu kadar açlıktan, yoksulluktan bitmiş bir toplum; barınma sorunu var, eğitim sorunu var, hizmetlere erişemiyoruz, sosyal devletin "s"sini görmüyor Roman mahalleleri. Erken evlilik var, uyuşturucu madde bağımlılığı had safhaya ulaşmış. Bakın, bir şey daha söyleyeyim, Sağlık Bakanlığı nerede ya! Türkiye'de 2 milyon madde bağımlısı var, zombi gibi geziyor sokaklarda. Nerede? Romanların mahallelerine niye girmiyor Sağlık Bakanlığı? AMATEM kurulmuyor.

Başka bir şey daha söyleyeyim: Bu uyuşturucu madde satıcıları var ya, o mafyalar artık kimlerse, o baronlar; onları tutukluyorlar ön kapıdan hâkimler, arka kapıdan salıyorlar. Tekrar mahallelerimizi zehirlemeye devam ediyorlar. Hâl böyle arkadaşlar.

AKP Hükûmeti, yirmi yılda Romanlar yoksuldu, şimdi bizi yoksulluktan bir alt sınıf açlığa mahkûm etti. Artık, Roman mahallelerinde yoksulluk yok; açık söyleyeyim, açlık var, açlık! (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar) Ama Aile Bakanlığı bizim Roman Strateji Eylem Planı'ndan sorumluymuş! Nerede Aile Bakanlığı? Mahallelerimize girdikleri yok. Bizi artık kandıramazsınız. "Romanların, garibanın oyunu 1 kilo fasulyeye, 2 kutu salçaya alırız." diye düşünmeyin, "Bunlar çantada keklik." diye düşünmeyin. Mahallemize giremezsiniz. Bakın, bu kadar açık konuşuyorum. Hadi bakalım, Roman mahallelerine girin girebiliyorsanız bu saatten sonra. Vallahi mahvederler sizi. Neden biliyor musunuz? Kandırdınız, Romanlara gelen Avrupa Birliği hibe paraları İngiliz şirketleri hesaplarına yattı. Kimin o İngiliz şirketi? Hadi söyleyin, gelin buraya, gelin ya, buraya söyleyin ya! O garibanın, okula gidemeyen o Roman çocuklarının, o kadınların, okuma yazma bilmeyen kadınların hakkını nasıl İngiliz şirketine yatırırsınız ya!

ROMSİD Projesi'ymiş de İngiliz şirketi... Ya, siz bizi tanımıyorsunuz, İngiliz şirketi bizi nereden tanısın ya! Cumhuriyet Halk Partisi geliyor, Millet İttifakı iktidara geliyor. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar) Göreceksiniz, halka hizmet nasıl oluyormuş; sosyal devlet nasıl oluyormuş, göreceksiniz. Eğer Müslümansak eğer Allah'a inancımız varsa hiçbir kulun hakkını yemeyeceksiniz, fakirin, gurebanın hakkını koruyacaksınız. Hani nerede ya, nerede? Nerede Allah aşkınıza, bizi soran var mı ya? Roman mahallelerine, yoksul, dezavantajlı mahallelere, doğudan batıya kadar gelip de bu insanlar bu zamlarda ne hâldeler, gelip sorabiliyor musunuz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÖZCAN PURÇU (Devamla) - Başkanım, bir iki dakika daha alabilir miyim?

BAŞKAN - Yok, teşekkür ediyorum.

ÖZCAN PURÇU (Devamla) - Bu kadar zam yaptınız "Bu gariban ne yiyor, ne içiyor?" diye gelip soruyor musunuz, sokağa inebiliyor musunuz?

BAŞKAN - Sayın Purçu, süreniz tamamlandı.

Teşekkür ettim.

ÖZCAN PURÇU (Devamla) - Pazara gelebiliyor musunuz? Pazarlara bir girin bakalım... Pazarlara bir girin bakalım, giremezsiniz.

Cemal Bekle nerede Allah aşkınıza ya?

BAŞKAN - Özcan Bey...

ÖZCAN PURÇU (Devamla) - Hükûmetin, iktidarın milletvekili ama hikâye, hikâye yani, kendisine milletvekili o.

Saygılar, sevgiler. (CHP sıralarından alkışlar)