GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:88
Tarih:10.05.2022

HDP GRUBU ADINA HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Hepinizin bildiği üzere, 10-16 Mayıs, Birleşmiş Milletler tarafından Engelliler Haftası olarak kabul edilmiştir yani bu hafta Engelliler Haftası. Bugünden başlayarak kürsüden büyük büyük laflar edeceğiz, sosyal medyada "Hepimiz birer engelli adayıyız. Sevgi her engeli aşar. Kardeşlerimiz, onlar bizim meleklerimiz." gibi ve buna benzer cümlelerle paylaşımlar yaparak ne kadar da duyarlı olduğumuzu ispatlamanın yarışına gireceğiz ve bu maskeli balo tam tamına altı gün sürecek ve sonrasında engelli bireyler yine unutulacak.

Şimdi, bütün partilere bir davetim var: Bu yıl doğruyu yapalım, cesaretle maskelerimizi indirip gerçeklerle yüzleşelim; engellileri yük, âciz, muhtaç gören mevcut negatif engelli kültürümüzle yüzleşelim. Irkçılığın ikiz kardeşi olan, kendi bedenini ve zihninin sahip olduğu işletim sistemini, yeti farklılığı olan ve nöroçeşitli bir zihin özelliğine sahip engellilerden üstün gören kibirli, üsttenci ve ayrımcı içimizdeki sağlamcıyla yüzleşelim. Engellilerin bağımsız ve onurlu bir yaşam hakkının ve şansının gerçekleşebilmesinin ön koşulu olan erişilebilirlik yasasını, çok değil daha birkaç ay önce yine, bu Mecliste ertelediğimiz gerçekliğiyle yüzleşelim.

İktidara sesleniyorum: 2005'ten beri bu yasayı sürekli ertelemeniz aslında bütün engelli bireyleri evlere mahkûm ediyor; bu gerçekle yüzleşin. Eğer bakacak yüzünüz varsa lütufla verilen 800 ile 1.500 lira arasındaki bir maaşla yaşamak durumunda bırakılan ve yetiremediği için kullandığı kateteri yani sondayı böbreklerini kaybetme pahasına tekrar tekrar yıkayarak kullanmak zorunda kalan, hasta alt bezi alamayacak durumda olan engellilerle yüzleşin yani engelli yoksulluğuyla yüzleşin. Dolmayan kotalarla, çıkılamayan kaldırımlarla, sırf "Vardır." demek için yapılmış rampalarla, aracına engellileri almayan, azarlayan şoförlerle, erişilebilir olmayan tüm kamusal ve özel alanlarla, "modern" diyerek övündüğünüz, milyonlarca engellinin varlığını yok sayarak inşa ettiğiniz mekânlarla yüzleşin. Engelliler işsiz, kotalar boş; bu gerçekle yüzleşin. Engelli kotaları acilen doldurulmalıdır.

Her şeyden önce, cesaretiniz varsa otistik Sinan'la ve Ayfer Hanım'la yüzleşin. Otistikler için en çılgın eylem planının "kapatma, tecrit ve öjeni" olarak uygulamaya konulduğu bakımevleri gerçekliğiyle yüzleşelim. Sinan'ın bugününden ve geldiği noktadan toplum ve kamu olarak sorumlu olduğumuz bilinciyle yüzleşelim ve hatta Sinan'ın onurlu yaşam hakkının olmadığı, annesinin çocuğundan haber alma hakkının gasbedildiği şu günlerde 10-16 Mayıs Engelliler Haftası'nda konuşmaya dahi yüzünüzün olmayacağı gerçekliğiyle yüzleşelim. Bağımsız yaşam koşullarının sağlanmadığı milyonlarca engellinin ebeveynlerinin geleceğe ilişkin korkuları, kaygıları, umutsuzluğu, yorgunluğu ve koyu yalnızlığıyla yüzleşelim. Ebeveynler "Biz ölünce çocuklarımıza ne olacak?" kaygısıyla yaşamak zorunda kalıyorlar. Sinan'ın annesi, kendisi ve çocuğu için ötanazi uygulanmasını talep ediyor. Bu gerçekle yüzleşin; engelli bireylerin aileleri devlete de iktidara da topluma da güvenmiyor çünkü şu an pratikte, engellilerin mahkûm edildiği, evlere mahkûm edildiği bir durum gerçekliği karşımızda.

Yine, tabii, bu engellilik meselesini, bu ülkede yaşayan milyonlarca engellinin sorununu beş dakikaya da altı güne de sığdırmak mümkün değil. Zira sorun, klasik tıbbi bakış açısının gelenek hâline getirdiği söylemin çok ötesinde ve derindir. Partimizin Engelliler Komisyonu olarak bizler de bu duruma ilişkin iki yıldır bir çalışma yapıyoruz. HDP Engellilik Manifestosu ve yine, Engellilere Yönelik Ayrımcı Tabirler Raporu'nu hazırladık ve paylaştık kamuoyuyla. Kullandığımız hakaret, aşağılama, küçümseme içeren negatif dili dönüştürmek için yüzlerce adet kitapçığı, her gün içerik üreten gazetecilere, aydınlara gönderdik ve göndermeye de devam ediyoruz. Gelin, bu yıl sahici bir haftaya dönüştürelim; siyasetçisi, aydını, gazetecisi, akademisyeni ve toplumun tüm kesimleri, engelliliği inşa eden ezberlerle zehirlenmiş kolektif zihnimizi ve engellilere yönelik ayrımcılığı yeniden ve yeniden üreten kullandığımız sağlamcı dili değiştirmek için samimi bir süreci başlatalım. Bu süreci başlatmak için öncelikle engelliliğin salt tıbbi bir mesele olmadığını idrak etmeliyiz. Toplumsal yaklaşım, ön yargılar, alışkanlıklar ve gelenekler engellilerin sorunlarının temel nedenidir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

HÜSEYİN KAÇMAZ (Devamla) - Engellilerin toplumsal örgütlenmesinin yetersiz kalması, siyasal yaşamda, medyada, kültür, sanat ve sporda engellilerin yeterli düzeyde temsil edilmemesi engellilik sorunlarının çözümsüz kalmasıyla sonuçlanmaktadır.

Bu sorunlar ışığında Türkiye'de engellilerin temel yurttaşlık haklarının ve özgürlüklerinin tanınması, korunması ve geliştirilmesi amacıyla bir araştırma komisyonunun kurulması gerektiğini düşünüyoruz ve bu sebeple bugün bu önergeyi veriyoruz.

Sadece, şu durumu tekrar hatırlatmak istiyorum: Bugün, bir engelli birey, yurttaş otistik Sinan'ın annesi, kendisi ve otistik oğlu için ötanazi istiyor. Bu ayıp da bu iktidarın.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)