GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:89
Tarih:11.05.2022

DERSİM DAĞ (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; teklifte sağlık emekçilerini koruyucu yeni tedbirler alındığı yazılsa da Mesleki Sorumluluk Kurulunun oluşumuna ebe, hemşire, paramedik gibi alanlarda görev yapan kişilerin katılmaması sağlık alanında ayrımcı tutumun göstergesidir. Ayrıca, Mesleki Sorumluluk Kurulu antidemokratik bir şekilde kurulmakta ve ileride muhalifler üzerinden bir sopaya dönüşme ihtimali bulunmaktadır.

Yine, mesleki sorumluluk sigortasından bütün sağlık emekçilerinin yararlanmaması sağlık emekçileri arasındaki ayrımcılığı derinleştiriyor. Sağlık hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi için güvenli çalışma koşullarına ihtiyaç var. Sağlık alanında şiddet sadece şiddet faillerinden kaynaklı, münferit şiddet vakaları olarak görülemez; krizli hâle getirilen sağlık sisteminin yarattığı şiddet söz konusudur dolayısıyla şiddetin sona ermesi için sağlık sisteminin bütünüyle değişmesi gerekiyor.

"Sağlıkta çağ atladık." söylemleri maalesef gerçekleri değiştirmiyor. Hâlen yurttaşlar randevu alamıyor, tedavi için en az on beş gün bekliyor, hatta sıra bile bulamıyor, basit bir muayene için fahiş fiyatlar ödüyor. Özellikle SMA hastası bebekler ve kanser hastaları ilaçlara bile ulaşamıyor. Uçak ve ambulanslarla övünülen bir dönemde 3 yaşındaki Muharrem sağlık hizmeti alamadığı için hayatını kaybetti. Muharrem'in, babasının sırtındaki görüntüsünü tüm Türkiye izledi. Yine, dönemin Bakanına derdini anlatmaya çalışan kanser hastası Dilek Özçelik, Bakan tarafından dilenci muamelesi gördü. Dilek'i kanser hastalığından önce, bu sağlık politikalarınız öldürdü.

Mevcut sağlık sisteminde herkes mutsuz, en çok da sağlık emekçisi mutsuz. Tekmelenen doktor, kafasında mermer blok kırılan hekim, boğazı kesilmeye çalışılan sağlık emekçisi... Her gün her dakika elinde bıçakla, tabancayla sağlık emekçilerini canlarıyla tehdit eden yeni vakalar... Sağlığın piyasalaşması sonucu oluşan sorunların, yanlış uygulamaların sorumlusu sağlık emekçileriymiş gibi, şiddete maruz kalıyor, hedef gösteriliyor ve öldürülüyorlar. Bu sistemin kendisi şiddeti doğurmaktadır. Sağlık, emek ve meslek örgütleri defalarca bu şiddet ortamını düzeltecek, iyileştirecek öneriler sunarken siyasi iktidar bu önerilere kulaklarını tıkamayı tercih etmiştir. İktidar, Sağlıkta Dönüşüm Programı'yla sağlık alanını sürekli kriz üreten bir alana dönüştürdü. Hastanın, hastaların, müşteri; hastanelerin kâr eden işletmeler olarak görüldüğü sisteme geçildi. Kâr odaklı sistemde hekim-hasta ilişkisi bozuldu. Hekim ve diğer sağlık personeli üzerinde kâr odaklı idari baskı artırıldı. Rekabetçi anlayış, sağlık çalışanları arasında iş barışını bozdu. Özellikle pandemi krizinin ortaya çıkmasıyla iş yükü artan sağlık emekçileri, Sağlık Bakanlığının liberal politikalarından dolayı tükendi. Salgının yaydığı rehavet koşulları sağlık alanında ciddi krize yol açtı. Bu süreçte, 452 sağlık emekçisi yaşamını yitirdi. Ataması yapılmayan binlerce sağlık lisesi mezunu öğrenci varken Bakanlık az personelle çok iş yapmayı sağlıkta politika hâline getirdi. Hastanelerde servisler doldu taştı. Az personel sayısından dolayı fazla mesailerle açık kapatılmaya çalışıldı. Sağlık emekçilerinin izin, emeklilik, istifa hakkı ve yıllık izinleri kaldırıldı. Ekonomik haklara dönük iyileştirmeler yapılmadı, Bakanlık ek ödeme sözlerini tutmadı. 130 ülkede Covid-19 bir meslek hastalığıyken bizde buna aykırı bir tavır alındı. Tüm bunlardan kaynaklı tükenen 8 bin sağlık emekçisi istifa etti, binden fazla hekim yurt dışına gitti. Sağlık emekçilerinin koşullarını düzeltmek yerine yetmedi, sağlık emekçileri tehdit edildi. Pandemi döneminde alkışlanan sağlık emekçileri bugün "Giderlerse gitsinler." zihniyetiyle karşı karşıya.

Sağlık emekçilerinin hâlihazırda kötü ve uzun süre çalışma koşulları, mobbing, KHK'lerle ihraç ve atama yapmama gibi sorunları hâlen çözüme kavuşmuş değil. Teklif, sağlık emekçilerinin sorunlarını çözme yeterliliğine sahip değil, sağlıkta şiddete bütünlüklü bir bakış açısından yoksundur. Sağlıkta şiddetin azalabilmesi için ilk önce dönüşüm programıyla bozulan çalışmalar düzeltilmelidir. Sağlık emekçileri, taleplerine kulak asmayanlara, sorunlarını çözmeyenlere karşı uyarı grevleri gerçekleştiriyor. Ülkenin dört bir yanında greve katılan sağlık emekçilerinin talepleri bir an önce karşılanmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

DERSİM DAĞ (Devamla) - Etkili ve caydırıcı yeni bir sağlıkta şiddeti önleme yasasının çıkarılması ve güvenli iş yerlerinin oluşturulması talepleri yerine getirilmelidir. Özellikle, aile hekimliği ceza yönetmeliğinin ertelenmeden iptal edilmesi gerekmektedir. Sağlık sistemi topyekûn emekçilerin istekleri doğrultusunda şekillenmelidir. Ekonomik, özlük, sosyal ve demokratik haklarına yönelik düzenlemeler sağlık emekçilerinin görüşleri doğrultusunda ele alınmalıdır. (HDP sıralarından alkışlar)