| Konu: | Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 655 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 25.05.2022 |
DİLŞAT CANBAZ KAYA (İstanbul) - Teşekkürler Başkan.
Ekranları başında bizleri izleyen değerli halkımız, yoksulluk ve sefalet içinde yaşamaya mecbur bırakılan milyonlarca emekçi açlık sınırı altında yaşama tutunmaya çalışıyor. Emekçiler, emekliler, işsizler, kadınlar açlık sınırının altında yaşamak zorundalar.
Yoksulluğu en ağır biçimiyle yaşayanlar, bu yükü en ağır biçimiyle taşıyanlar yine kadınlar. Bakın, geçen gün Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına verdiğimiz bir soru önergesine gelen cevapta sosyal yardım alanların yüzde 65'inin kadın olduğu belirtiliyor.
Gün geçmiyor ki yeni bir zam haberiyle uyanmayalım. Çaya yüzde 43,7 zam geldi. En ucuz simit 4 Türk lirası. Ekmeğe neredeyse her gün, her ay zam gelecek duruma geldi bu ülke. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yıllar önce yaptığı çay-simit hesabını herkes bilir. Evet arkadaşlar, bu zalim iktidar bu çilekeş halka 1 bardak çayı, 1 kuru ekmeği, 1 simidi dahi layık görmüyor; bunu sesimizin ulaştığı her yere iletmeliyiz. Bugün yoksulluğun, yolsuzluğun, zulmün adı AKP ve MHP ittifakıdır; bu gerçek, tartışmaya yer olmayacak kadar da açıktır. Halkın yoksulluğuna yabancılaşmış, halkın sorunlarını görmezden gelen hiçbir yönetimin ayakta kalma şansı yoktur. Bu zalimane yönetim, halkı geçen her gün daha derin bir yoksulluğa sürüklemekle kalmıyor, yoksullukla çerçevelettiği halkı polis ve yargı aracılığıyla baskı altına da almaya çalışıyor. Yani özetle, AKP iktidarı sırça saraylarında günlerini gün ederken bu şatafatın ve yolsuzluğun altında sefalete sürüklenen emekçiler görünmüyor. Kısacası, yoksuldan alıp zengine veriyorlar ama umutsuz değiliz, mutlaka bu adaletsiz düzeni değiştireceğiz.
Değerli Genel Kurul üyeleri, yeni bir torba yasayı Mecliste görüşüyoruz. İktidar, sömürü, rant ve talan adına ne varsa torba yasalarla önümüze getiriyor. Bu torba yasalarda ne yok ama biliyor musunuz? Bu torba yasalarda halkın, emekçilerin sorunlarına çözüm yok; bu torba yasalarda emeğe, kadına, gence dair hiçbir şey yok. Sarayın torbasında sefalet, maaşlarına mahkûm edilen emekliler, tarlasına gübre atamayan çiftçiler, borç batağında esnaflar, işsiz kalan milyonlar, göç yollarını arayan üniversiteliler yok.
Peki, bu Meclisin işlevi nedir? Halkın temel beklenti ve sorunlarına çözüm bulamayan, bulmak da istemeyen bu Meclisin varlık gerekçesi nedir? Meclis, halkın en temel sorunlarına dahi çözüm üretemiyor, bu yönde bir çabası da yok. Nerede bir talan varsa, nerede bir rant varsa AKP iktidarı tarafından, buradan geçiriliyor. AKP ve ortaklarının işledikleri suçlar her geçen gün artarak devam ediyor. En asgari demokratik talep dahi polis şiddetine maruz bırakılıyor. Mahkeme salonları adaletsizliğin, zorbalığın mekânları hâline geldi, halka karşı işledikleri suçlar bitmek bilmiyor. Yolsuzluk, mafyayla ilişkileri, Suriye'deki selefilerle bağları, rüşvet veren düzenleri, kaos planları, bunlar yetmiyormuş gibi utanmadan önüne gelene "terörist" damgası vurmaktan çekinmiyorlar. Terörist ilan edemediklerini ise iltisak ve irtibat düzmecesiyle fişliyorlar. AKP'nin irtibat ve iltisak argümanı, ne ulusal ne de uluslararası hukuka uygundur. Bu torba kanun teklifiyle, bu bahaneyle TMSF aracılığıyla gasbettikleri şirketleri ve bu şirketlerin yöneticilerinin sermayesini gasbetme niyetindeler. Yani, kısacası, böylesi bir kanuni düzenlemeyi kabul etmiyor ve reddettiğimizi bir kez daha söylüyorum.
Ben, sözlerimi bitirmeden önce, zamanım kısıtlı ama şunu söylemek istiyorum: Dersim'de, 21 yaşında, üniversite öğrencisi genç bir kadın kayıp, sekiz yüz yetmiş iki gündür Gülistan Doku bulunamıyor. Bakın, İçişleri Bakanlığının Tunceli için, Dersim için "Tunceli huzur şehri" dediği kentin her tarafı kameralarla kaplı, kentte herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kentte genç bir kadın sekiz yüz yetmiş iki gündür kayboldu. Ailesinin, Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığıyla görüşmelerine rağmen "Size kızınızı geri vereceğiz. Size kızınızı bulacağız." demelerine rağmen iki buçuk yıl geçmiş ve hâlâ Gülistan'dan ses yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayınız efendim.
DİLŞAT CANBAZ KAYA (Devamla) - Teşekkür ederim Başkan.
Tüm kadınlar olarak, ailesi başta olmak üzere... Ailesinin de bu Mecliste grubu olan tüm partilere talepleri şu yönde: "Bir araştırma komisyonu kurulsun ve Gülistan'ın başına ne geldi, buna dair bu komisyon tartışsın ve bize sonuç bildirsinler. Biz kızımızı soruyoruz." diyorlar. Ben de Gülistan'ın ailesi ve tüm kadınlar olarak bu kürsüden bir kez daha söylüyorum: Gülistan Doku nerede? Gülistan Doku nerede? (HDP sıralarından alkışlar)