GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye İhracatçılar Meclisi ile İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:96
Tarih:31.05.2022

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan TİM Yasa Teklifi hakkında şahsım adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi gelirse kanunları milletvekilleri yapacak, yasama ve yürütme ayrılacak." dediniz. Bırakın yasama ve yürütmeyi ayırmayı, bürokrasinin hazırladığı yasalara göstermelik imza atıp yorum dahi yapmadan, noktasına virgülüne dokunmadan, el kaldırıp indirmekten başka bir şey yapmıyorsunuz. Sizin bu tavrınız nedeniyle sadece altı ay önce yaptığınız yasanın aynısını altı ay sonra tekrar görüşüyoruz. O zaman Komisyon görüşmelerinde iktidar milletvekili arkadaşlarımız "İhracatı Geliştirme AŞ ihracatçıya kefil olacak ve ihracat artacak." dediler. Biz uyardık, "Kredi başvurusunu alan da değerlendiren de veren de kefil olan da aynı şirket yöneticisi buradan ihracatçıya kredi çıkmaz." dedik. Şimdi, bakıyoruz, EXIMBANK'ta para yok, ihracatçıya kredi yok; istediğiniz kadar kanun çıkarın, istediğiniz kadar "Kefil olacak." deyin kaynak bitti, bankada para yok. Bu yılın ilk dört ayında toplam ihracatımız 83 milyar dolarken ithalatımız 116 milyar dolar olmuş, dış ticaret açığımız 33 milyar dolara ulaşmış. Komisyon görüşmelerinde biz bu rakamları gözler önüne serdiğimizde iktidar milletvekilleri "Rakamları bırakın, bizim sözlerimize bakın." dedi.

Sayın milletvekilleri, gerçeklere yani rakamlara gözlerinizi kapatmayın. Artık, sözün bittiği noktaya geldik. Sizin izlediğiniz yanlış politikalar sebebiyle yol bitti, kaynak bitti, ekonomi bitti, vatandaş bitti. İhracatçı enerji ve taşıma maliyetlerine, üretici ham madde fiyatlarına, vatandaş mutfaktaki yangına çözüm bekliyor. Sizin tek derdiniz TİM'in üzerinde vesayet kurmak, CHP'li belediyelerin kaynaklarını kesmek olmuş. Komisyonda detaylı olarak anlattık; hangi düzenlemeye neden karşıyız, hangi düzenlemeyi daha doğru bir şekilde kaleme alabiliriz diye örneklerle ortaya koyduk. Siz saraydan talimat geldiği için tüm uyarılara gözlerinizi kapatıp vazifenizi yapıyorsunuz. Sizin göreviniz el kaldırıp indirmek mi? Elinizi vicdanınıza koyun.

Sayın milletvekilleri "Fuara katılan firmalara destek olacağız. O yüzden reklam ve ilan vergisini kaldırıyoruz." diyorsunuz. Soruyorum size: Belediye bu vergiyi kimden alıyor, hiç bakıp incelediniz mi? Ben söyleyeyim size: Belediye bu vergiyi fuar organizasyonu yapan firmalardan alıyor. Siz, fuara katılan firmalara destek için değil, fuar organizasyonu yapan firmalara rant sağlamak için belediye gelirlerini kısıyorsunuz. Belki bilmiyorsunuz, ben söyleyeyim: Devleti dolandıran, fuara katılan firmaların paralarını alıp kaçan, sürekli iflas gösteren bir firma için bu düzenlemeyi getiriyorsunuz çünkü 143 milyar vergi borcu olan bu firmaya CHP'li belediye işlem başlattı; davaları da belediye kazandı, firma da koşarak size şikâyet etti. Bu belediye de Bakırköy Belediyesi. Buradan Belediyenin yani halkın alacağının peşine düşen ve mücadele veren Belediye Başkanımız Bülent Kerimoğlu'nu da kutluyorum. Siz ne yapıyorsunuz? Firmayı kurtarmak için belediye gelirlerini kısmakta sakınca görmüyorsunuz.

TOBB veri tabanından bakıyoruz, tablo apaçık ortada. Rakamlar, son üç yılda ülkemizde düzenlenen fuarların yarısından daha fazlasına ev sahipliği yapan ilk 3 büyükşehir belediyesinin CHP'li başkanlar tarafından yönetildiğini gösteriyor. Fuarlara gelen ziyaretçi sayıları yüz binleri aşıyor. Belediyeler burada temizlik, çevre düzenleme gibi hizmetler sunuyor; bu hizmetleri yerine getirebilmek için ek eleman çalıştırıyor, masraf yapıyor. Koruma altına aldığınız organizatör fuar firmaları gelirlerine gelir katarken belediyeler sundukları hizmetler sebebiyle bir ton harcama yapıyorlar ama siz bu düzenlemeyle "Yerel yönetimler vergi almasın." diyorsunuz. Soruyorum size: Yönetimler bu giderleri nasıl karşılayacak?

Değerli milletvekilleri, bundan altı ay önce TİM Yasası'nda değişiklikler yaptık. O zaman bu düzenlemeyi "İhracatçılar için Kredi Garanti Fonu kuruluyor." diyerek müjde gibi sundunuz. O zaman demiştim ki: Yönetimde 9 üyeden sadece 4'ü TİM'i temsil ediyor, yüzde 95 hissesi olan TİM yani ihracatçılar yönetimde yüzde 50 bile temsil edilmiyor. Bundan altı ay önce yapılan değişiklikle Türkiye Tanıtım Grubunun mal varlığını bu şirkete sermaye olarak aktardınız. Şimdi, o kaynak size yetmedi, birliklerin yedek akçelerine de göz diktiniz; üstelik, ne kadar kaynak yaratırsanız yaratın, ihracatçıya verilen bir kredi de yok. Aradan altı ay geçti, siz TİM üzerinde vesayeti kurma peşindesiniz, TİM Başkanı da âdeta TİM'in anahtarını Bakanlığa teslim etmenin peşinde. TİM Başkanı "Ben görevimi yapamıyorum, pandemi nedeniyle genel sekreter atayamadım, genel sekreter yardımcısı görevlendiremedim, boşluk var." diyor, istifa etmesi gerekirken "Kanunu değiştirelim, Bakanlık atasın." diyor. Bu nasıl bir aymazlık? Ben çözemiyorum, çözebilen varsa anlatsın. TİM Başkanı, genel kurul öncesinde, seçimi etkileyecek şekilde Yönetim Kurulu üye sayısının 12'den 15'e çıkarılmasını istiyor. Şimdi, Başkanın adaylığı da tehlikeye girdi, sektör kurulunda Başkan, yardımcılığına seçilmedi. Bu durumda TİM Başkanlığına adaylığı tartışmaya açılmış oldu. Genel Kurulda AK PARTİ milletvekilleri bir teklif daha verip onu kurtarmaya çalışacak mısınız, onu da merak ediyorum.

Sayın milletvekilleri, bu düzenlemede Helal Akreditasyon Kurumu Kanunu'nda değişiklik öngörülüyor. Bundan dört buçuk yıl önce Kuruma dair kanunu görüşürken "Biraz daha üzerinde çalışalım, sürekli bu kanunu değiştirmeyelim." demiştim. Aradan dört buçuk yıl geçti; kanuna bakıyorum, inanamayacaksınız ama 16 madde ve 1 geçici maddeden oluşan kanunda sadece, sadece 1 madde değişmeden bugüne gelmiş, o da yürürlük maddesi. Şimdi yine değişiklik yapılacak.

Değerli milletvekilleri, tarihçi Cornelius "Devlet ne kadar yolsuz ise kanun sayısı da o kadar fazladır." der. (CHP sıralarından alkışlar) Sizin aklınızla bilimden uzak politikalarınız nedeniyle ekonomi rayından çıktı, yolsuzluklarınızı sağır sultan duydu. Bu yüzden sürekli kanun değiştirir oldunuz, mevzuatı âdeta yazboz tahtasına çevirdiniz. Bu teklif de sizin her kuruma çökme, sizden olmayanı cezalandırma anlayışınızın bir örneği. O nedenle, bu kanun teklifindeki önergelerimizi dikkate alın; gelin, yanlıştan dönün; ihracatçımıza, üreticimize, halkımıza faydalı kanunlar yapalım diyorum.

Genel Kurulu saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)