GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye İhracatçılar Meclisi ile İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:97
Tarih:01.06.2022

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Saygıdeğer Başkan, değerli milletvekilleri; 335 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 3'üncü maddesi üzerine söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri "Bir şey deneyeceğiz." diyerek yola çıktığınız zaman yapmış olduğunuz konuşmalar ve o gün bizim söylediklerimiz daha dün gibi aklımda. Ne demiştiniz, ne yaptınız ve ne oldu? "Faiz sebep, enflasyon sonuç." dediniz, faizi indirdiniz, kuru artırdınız; kur arttı "Dövize takılmayın, ihracat artacak, cari fazla vereceğiz, istihdamı artıracağız, büyümeyi sağlayacağız ve enflasyonu düşüreceğiniz." dediniz. Peki, ne oldu? İhracat arttı artmasına, hatta rekorlar kırmakta ancak ithalat da rekorlar kırmaya başladı. Rekor kıran sadece ihracat veyahut da ithalat değil, enflasyon da rekorlar kırmaya başladı. En son açıklanan oran yüzde 69,9 yani yüzde 70; mayıs ayı rakamları yakında açıklanacak ve beklenti yüzde 80. Doları, döviz kurunu tutamıyorsunuz, tutmak için "kur korumalı mevduat" diye bir şey uydurdunuz, fakir fukaradan zengine servet transferi yapıyorsunuz ama olmadı, olmuyor. Merkez Bankasının döviz rezervlerini eksi 55 milyar dolara indirdiniz, arka kapıdan döviz sattınız ama olmuyor, dikiş tutmuyor, dolar artmaya devam ediyor; şimdi de enflasyon korumalı tahvil bononun peşine düştünüz ancak emin olun, bu da kâr etmeyecek.

Değerli milletvekilleri, döviz artışı ile enflasyon arasında ülkemizde çok ciddi bir korelasyon var yani ülkemizde dolar artarsa bilin ki enflasyon da artar. "Enflasyonu indireceğiz." diye çıktığınız yolda "rekabetçi kur" dediniz, enflasyonu hortlattınız, halkı sefalete sürüklediniz; tüm bu fakirliğin, tüm bu yoksulluğun sebebi ne yazık ki sizlersiniz; sizin akla, bilime aykırı uygulamalarınız ve politikalarınız.

Şimdi, halka dönüp "Ne yapalım, tüm dünyada enflasyon var." diyorsunuz. Doğru, tüm dünyada enflasyon var. Mesela ABD enflasyonunun yüzde 8'e çıkacağı tahmin ediliyor, bizde ise yüzde 80'e, tam 10 kat fark var. Şu an, ülkemiz, dünyada en fazla enflasyonun yaşandığı 6'ncı ülke konumuna geldiyse bunun sebebi sizlersiniz.

Bir de sıklıkla söylediğiniz bir şey var: "Efendim, dünyada emtia fiyatları arttı, biz ne yapalım?" Bunda da doğruluk payı var. Mesela gübreden örnek vereyim size: DAP gübresinin tonu 600 dolardan 900 dolara çıkmış dünyada, artış yüzde 50. Yani Amerikalı bir çiftçi bir yıl öncesine göre DAP gübresine yüzde 50 daha pahalı ulaşmakta. Peki, ülkemizde ne oldu? Tonu 4 bin lira olan DAP 13.500 liraya çıktı. Artışa bakar mısınız, tam 3 kat artmış, yüzde 300'lük bir artış var. Amerikalı çiftçideki artış yüzde 50, bizdeki yüzde 300. Yani bizde de artış yüzde 50 olsa "Ne yapalım, dünyada da yüzde 50 arttı." diyebilirsiniz, o zaman biz de size hak veririz. Peki, bizde neden 3 katına çıktı? DAP gübresi bizde 3 katına çıktı çünkü Türk lirası sayenizde dünyada en fazla değer kaybeden para birimi.

Geçen hafta Manisa Demirci ilçesinde esnaf ziyaretlerinde bulundum, kırtasiyecilik yapan bilge bir esnafımız esasında durumu gayet güzel açıkladı. Kâğıdın topu bir yıl içinde tam 4 katına çıkmış, topu 25 lira olan kağıt 100 liraya çıkmış. Esnafımız diyor ki: "Dünyada kâğıt fiyatları 2 katına çıktı, bizde de 2 katına çıksa anlarım, vatandaş da anlar ama 4 katına çıkmış, bu fark nereden kaynaklanıyor?" Şimdi, ben de size soruyorum: Bu fark nereden kaynaklanıyor? Sorunun cevabı bilimsel olarak da verilmiş esasında. Değerli bir bilim insanı bir araştırma yapıyor, yaptığı çalışmanın sonucuna göre yaşadığımız enflasyonun 20 puanı dış kaynaklı, 50 puanı ise tamamen yerli ve millî.

Değerli milletvekilleri, gün geçtikçe fakirleşen halkımızın bilmesi gereken bir şey var, yaşadığımız bu sefaletin sebebi Adalet ve Kalkınma Partisinin yanlış ekonomik politikalarıdır. Bugün Sefalet Endeksi'nde dünya 1'incisi isek sorumlusu sizlersiniz; bugün bayat ekmek satılıyorsa, vatandaşlarımız artıklarla beslenmek zorunda kalıyorsa şayet, bunun sorumlusu sizlersiniz; bugün marketlerde süte bile alarm takılıyorsa, vatandaş çocuğuna süt alamıyor, çalmak zorunda kalıyorsa şayet, bunun sorumlusu sizlersiniz. Sorumlu bellidir, sebep tamamen yerli ve millîdir.

Bu duygu ve düşüncelerle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)