| Konu: | İstanbul Finans Merkezi Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 22.06.2022 |
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın vekiller, Genel Kurulu, Genel Kurulun sevgili emekçilerini ve ekranları başında bizleri izleyen sevgili yurttaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
1'inci madde üzerine söz aldım.
Sayın vekiller, Türkiye'de her gün artan enflasyonla birlikte yoksulluk ve gelir eşitsizliği daha da derinleşmektedir, yurttaşlar âdeta borçlanarak yaşamaya zorlanmaktadır. Bakınız, TÜRK-İŞ mayıs ayına ilişkin açlık ve yoksulluk sınırlarını açıkladı. Rapora göre 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için aylık gıda harcaması tutarı yani açlık sınırı 6.017 TL, mevcut asgari ücretin 1.764 TL üzerinde. Gıda harcaması ile giyim, konut, ulaşım, sağlık, eğitim ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamaların toplam tutarı yani yoksulluk sınırı 19.602 TL. Diğer yandan, Aralık 2021 verilerine göre açlık sınırı 4.097 TL, yoksulluk sınırı ise 13.348 TL olarak belirlenmişti. Mayıs 2021 verilerine göre ise açlık sınırı 2.280 TL, yoksulluk sınırı ise 9.430 TL olarak kaydedilmişti. Asgari ücret ne kadar peki? 4.253 TL. Bu veriler gösteriyor ki asgari ücret en temel beslenme ihtiyaçlarını dahi karşılayamıyor. Dahası, 10 milyon emekçi, çalışan yoksulluk sınırının altında yaşıyor; birçok yurttaş âdeta açlıkla karşı karşıya bırakılmıştır. Bir yandan açlık, yoksulluk ve sefalet içerisinde hayatta kalmaya çalışan milyonlar varken diğer yandan vergi afları, teşvikler, kur korumalı mevduat sistemi aracılığıyla sağlanan garantili faiz geliri ve zenginliklerine zenginlik katan yandaş şirketler ve bankalar bulunuyor. Ancak açıkça görülmektedir ki toplumsal gerçeklik manipüle edilerek Türkiye halklarına AKP âdeta başka bir hikâye yazıyor; sadece kendine hizmet eden muhteşem bir iktidar tekeli yaratmış. Toplumdan ve sorunlardan AKP âdeta kopmuştur. İktidar bir avuç zengini daha fazla zenginleştirme aparatı hâline gelmiştir. Bu yasadan da görüldüğü üzere iktidarın gündeminde açlık ve yoksulluk, emekçiler, çiftçiler, gençler ve kadınlar yoktur.
Sayın Başkan, Türkiye ekonomisinin çöküşüyle bir kira bedeli dahi karşılanamayacak hâle gelen asgari ücretin altı ay sabit kalması kabul edilebilir değildir. TÜRK-İŞ araştırmasına göre, gıda harcamalarına konut, giyim, sağlık, ulaşım, eğitim ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer giderler eklendiğinde aylık 19.602 lira 4 kişilik bir ailenin insanca bir yaşam sürmesi için gereken minimum tutardır; bu da asgari ücretin yaklaşık 5 katıdır. Asgari ücretin en temel beslenme ihtiyaçlarını dahi karşılamıyor olması, asgari ücretle çalışan yaklaşık 10 milyon emekçinin, çalışanın yoksul hâle geldiğini, dahası açlık sınırının altında bir hayata mahkûm edildiğini ortaya koyuyor.
Başka bir deyişle, AKP Genel Başkanı ise asgari ücretin düzenlemesi için Ocak 2023'ü işaret ediyor. Bu işaret açık şekilde asgari ücretlinin ölüm fermanı anlamına geliyor.
Diğer bir yandan, 4 kişilik bir ailenin Kurban Bayramı'nda ailelerinin yanına gitmek için, sadece yolculuk için, otobüs için ödeyeceği ücret 3 bin TL civarında. Aynı 4 kişilik aile uçakla seyahat etmek isterse 5.500 TL'nin üzerinde bir para gerekiyor. Bir öğrencinin kendisine verilen bir burs, Kurban Bayramı'nda ailesinin yanına gitmesi için gereken parayı dahi karşılamıyor.
İstanbul Finans Merkezi'nin bir gayrimenkul projesinden ibaret olduğu açıktır. 2009 yılında proje olarak ortaya çıkan ve daha sonra fiziki olarak yapımına başlanan İstanbul Finans Merkezi, bugün itibarıyla bakıldığında, bir gayrimenkul yap-sat projesinin ötesine geçecek bir proje değildir. Finans merkezi olmanın koşulu, devasa bir kampüs inşa etmek değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
Vergi afları, vergi istisnaları ve vergi teşvikleriyle İstanbul Finans Merkezi uluslararası bir finans merkezi hâline gelemez çünkü uluslararası finans merkezlerinin kriterleri şunlardır: Hukuk devleti ilkelerine riayet etmek gerekiyor. Öngörülebilir yasal çerçevelerin hukuk ve ekonomi kurumlarına olan güveni sağlaması gerekiyor. Bunun yanı sıra, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerinin güvence altında olması gerekiyor. Bu durum söz konusu olmadığı için Finans Merkezi ancak bir inşaat projesi olarak kalacaktır.
Umut ediyoruz ki gerçekten bu Finans Merkezi bir işe yarar ama yaramayacağı apaçık ortadadır. Türkiye'de hukuk kalmamıştır, Türkiye'de demokrasi yok edilmiştir; bunun asgari ön koşulu bunların sağlanmasıdır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)