GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Finans Merkezi Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:106
Tarih:22.06.2022

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.

İstanbul Finans Merkezi Kanun Teklifi'yle amaçlanan hedefin, kanun teklifinin 1'inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin finansal rekabet gücünü uluslararası alanda arttırmak amacıyla İstanbul Finans Merkezi'nde gerçekleştirilen faaliyetleri ve bu faaliyetlere dair teşvik, indirim, istisna ve muafiyetleri düzenlemek olduğu ifade edilmektedir.

Öncelikle söylemem gerekir ki sağlamaya çalıştığınız muafiyetlerin birçoğu açıkça Anayasa'ya aykırıdır, kanun teklifiyle Türk parasından vazgeçmektesiniz; değerli arkadaşlar, Türk parasından vazgeçmektesiniz bu kanun teklifiyle.

Yine, bu kanun teklifiyle, Anayasa'da 3'üncü maddede özellikle sayılmış olan Türk dilinden, Türkçeden vazgeçmektesiniz. Bakın, Anayasa'ya bu açıkça aykırıdır çünkü bizim dilimiz Türkçedir. Ancak siz bu finans merkezinde yapılacak olan muamelelerde Türkçenin kullanılmasından açıkça vazgeçildiğini bu kanun teklifine yazmaktasınız.

Yine, burada "Özel hukuka tabi olarak yapılan her nevi işlem ve sözleşmelerde serbestçe hukuk seçimi yapılabilir." denilmekte. Değerli arkadaşlar, böyle bir düzenleme olabilir mi? Bir ülkenin en temel hakkı hukuk sisteminin uygulanmasıdır, yargı sisteminin uygulanmasıdır. Siz bu düzenlemeyle buradaki yapılacak olan işlemlerde Türk hukukundan vazgeçilmesini önermektesiniz. Burada hangi hukuk uygulanacak? Hangi ülkenin hukuku uygulanacak değerli arkadaşlar? Bunlar tamamen Anayasa'ya aykırıdır. Siz sırf sermaye gelecek, para gelecek diye açıkça Anayasa'ya aykırı düzenlemeler yapmaktasınız.

Bakın, yabancılara verilen ekonomik, adli, idari ve benzeri hak ve ayrıcalıklara kapitülasyon denir. İşte, siz şu an Türkiye'yi bu noktaya getirdiniz, yeniden Türkiye'ye kapitülasyonları getirdiniz.

Devamla, siyasi intikam duygularınızı bu kanun teklifinde de yine ortaya çıkarmış durumdasınız.

Bakın, 4'üncü maddede "Tek durak büro" diye bir düzenleme var. Tek durak büroda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi bütün bakanlık temsilcileri var, AKP'li ilçe belediye temsilcisi de var ama kim yok? İstanbul Büyükşehir Belediyesi temsilcisi yok. Burada dahi, bakın, Finans Merkezi Kanunu'nda dahi tüm bakanlık temsilcileri, AKP'li ilçe belediye temsilcisi var; İstanbul Büyükşehir Belediye temsilcisi yok. Şunu unutmayın değerli arkadaşlar: Bundan yirmi sene önce İstanbul'la geldiniz, önümüzdeki ilk yapılacak seçimde de İstanbul'la gideceksiniz. Siz buraya ne yazarsanız yazın, sonunuz bu sandıkla gitmek olacaktır. (CHP sıralarından alkışlar)

Şimdi, tüm düzenlemelerde, bakın, vergi muafiyetleriyle yüzde 75'lere, yüzde 60'lara, yüzde 100'lere kadar gelen muafiyetler getiriyorsunuz. Benim vatandaşım, küçük esnafım vergi dilimleri altında ezilirken, katma değer vergisiyle, ÖTV'siyle kat kat vergi öderken siz burada her türlü vergi muafiyetini getirmektesiniz, vergi muafiyeti tanımaktasınız. Yani vatandaş vergi yükü altında ezilirken İstanbul Finans Merkezi'nde faaliyette bulunacak olan işletmelere vergi muafiyeti getirilmekte yani kısacası her türlü imkân işte burada tanınmakta. Anayasaya aykırı olan bu düzenlemeden vazgeçin, ülkemize kapitülasyonları getiren bu düzenlemeden vazgeçin diyorum; bu tekliften, bu Anayasa'ya aykırı düzenlemeden vazgeçilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyorum.

Saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum.