| Konu: | Pençe-Kilit Operasyonu'nda şehit düşen Uzman Çavuş Abdullah Bayram'a Cenab-ı Allah'tan rahmet dilediğine; Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan mutabakat metnine ve Erzincan İliç'teki altın madeninde meydana gelen siyanür sızıntısına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 109 |
| Tarih: | 29.06.2022 |
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Irak'ın kuzeyinde devam eden Pençe-Kilit Operasyonu'nda kahraman askerimiz Uzman Çavuş Abdullah Bayram şehit düşmüştür. Şehidimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyor, kederli ailesine ve aziz milletimize başsağlığı temenni ediyorum. Terörü, terörden beslenenleri ve terör örgütü PKK'yı şiddetle, nefretle kınıyorum.
Bilindiği üzere, dün Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan mutabakat metni neticesinde İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya giriş sürecinin önündeki engeller ortadan kaldırılmıştır. İsveç ve Finlandiya'nın kâğıt üzerinde PKK'yı terör örgütü olarak tanıması yeni bir gelişme ya da kazanım değildir. İki ülke tarafından somut bir adım atılmaksızın yalnızca söz ve vaatlere dayanarak atılan bu imza, Türkiye'nin çıkarlarıyla bağdaşmayan ve telafisi mümkün olmayan bir tavizdir. Türkiye'nin millî dış politika tezi her zaman ve her zeminde PKK ile PYD/YPG'yi bir ve aynı terör örgütü olarak tarif etmek olmuştur. Ancak Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan mutabakat metninde, PKK ve onun Suriye uzantısı PYD/YPG birbirinden ayrılmış, PYD/YPG terör örgütü olarak dahi tanımlanmamıştır. Kürsülerde ve meydanlarda attığınız hamasi nutuklar her zaman olduğu gibi yine masada verilen tavizlerle sonuçlanmıştır. Türkiye'nin millî menfaatleri, iktidarın ilkesiz ve basiretsiz politikalarına kurban edilmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Dervişoğlu.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Çok değil bundan sadece bir ay önce Sayın Erdoğan'ın "Ben Türkiye'nin başında olduğum müddetçe teröre destek veren bu ülkeler NATO'ya giremez." sözleri boş vaatler ve soyut bir memorandum karşılığında yere düşürülmüştür. Açıkça görülmektedir ki iktidar partisi Türkiye'yi yönetme kabiliyetini ve ehliyetini kaybetmiştir. Sayın Erdoğan, Cumhurbaşkanı kimliğiyle Türk devletini ve Türk milletini temsil ettiğini asla unutmamalıdır, attığı imzalar ve verdiği fotoğraflarla da Türk milletini utandırmamalıdır. Sizi icra edemediğiniz iktidar mesuliyetinden, Türkiye'yi ise sizden kurtaracağımız o güne yani İYİ Partinin iktidarına çok az kaldı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Dervişoğlu.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Saygıdeğer milletvekilleri, Hükûmetin her alandaki plansız ve başarısız politikalarına son olarak çevre felaketleri de eklenmeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta saray çevresini kalkındırmak için rant uğruna bir doğa katliamıyla karşı karşıya kaldık. Erzincan İliç'teki altın madeninde meydana gelen siyanür sızıntısı bölge halkı tarafından endişeyle karşılanmıştır. Valilik ve şirket yetkililerinden yapılan açıklamalarda siyanürün temizlendiği ifade ve iddia edilse de şüphelerimiz devam etmektedir. Uluslararası bağımsız kurumlarca yapılacak test ve tespit sonuçlarının sonuna kadar takipçisi olacağımız unutulmamalıdır. Ülkemizin yer altı kaynaklarının tespit edilmesi, milletimizle paylaşılması ve sanayimizin kullanımına sunulması gerekliliğine inanıyoruz fakat bunların rant uğruna doğamızı ve tarım arazilerimizi talan etmeden ve bölge halkının sağlığını tehdit etmeden yapılması gerektiğini de düşünüyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Dervişoğlu.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - AK PARTİ iktidarı ise Fırat Nehri'nin yanında siyanürle altın çıkararak vatan toprağını "kupon arazi" olarak gören bir zihniyetin temsilcisi olmayı tercih etmeye devam ediyor. Saray ve çevresi ülkemizin geleceğinden ve milletimizin sağlığından endişe etmek yerine doların yeşilini doğanın yeşiline tercih ediyor.
İYİ Parti iktidarıyla birlikte, gücü yetenin devleti dolandırdığı bu adaletsiz düzen sona erdirilecektir, kayıt dışı ekonomiyi besleyen tüm hortumlar da kesilecektir, devletin toplanan tüm kaynakları saray çevresine değil, aziz Türk milletinin cebine aktarılacaktır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyor, müsamahanıza teşekkür ediyorum.