| Konu: | Diyarbakır'ın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 110 |
| Tarih: | 30.06.2022 |
İMAM TAŞÇIER (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Diyarbakır'ın sorunları için söz aldım, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
On iki bin yıllık tarihi geçmişi olan, onlarca medeniyete beşiklik yapmış olan Diyarbakır bu döneme kadar yani AKP dönemi öncesine kadar farklı dillerin, farklı kültürlerin iç içe yaşadığı; cami, kilise, havranın yan yana kurulduğu bir kültür ve medeniyet şehri. Cumhuriyetle beraber ismi değişen, önce Diyar-ı Bekr, sonra Diyarbakır olan Diyarbakır'ın cumhuriyetten önceki ve tarih boyunca isimlerinin arasında en önde yer tutan "Amid" ve "Amed"dir. Bugün "Amed" ismi kullanıldığı zaman iktidar tarafından saldırıya uğranılmaktadır, hâlbuki on binlerce yıl bu isim kullanılmıştır.
Yine, tarih boyunca Mezopotamya uygarlığının merkezi olan ve 1950'li yıllara kadar sanayide, ekonomide gelişkin olan Diyarbakır, 1950'den sonra, maalesef, Türkiye'nin ekonomi alanında -tarım şehri olan Diyarbakır- tarım alanında, eğitim alanında en son sıralarına gerilemiş bir durumla karşı karşıya.
Diyarbakır, diğer Kürt illerinde olduğu gibi, 81 ilin üniversite sınavı sonuçlarında 75'lerde. Nedeni ise şu: Ana diliyle eğitim alınmadığı için. Nüfusunun hemen hemen hepsi Kürt olan Diyarbakır'da ana dilleriyle eğitim alamadıkları için diğer Kürt illerinde olduğu gibi üniversite sınavlarında başarı oranı çok çok düşük ve bu da Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı. Bir an önce Anayasa'nın değiştirilerek ana dille eğitime geçilmesi ve bu eşitsizliğin ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Diyarbakır'a atanan valiler ise hele hele bu kayyum atamalarından sonra âdeta birer sömürge valisi; astığı astık, kestiği kestik, AKP il başkanı görevini gören valiler ve bu valilerin yolsuzluklarına, bu valilerin rüşvetlerine de hiç kimse "Dur!" demiyor, bunun durması için de bir çaba sarf edilmiyor.
Mahkemeye konu olmuş olan basit bir olayı anlatacağım: Vali, -Diyarbakır Valisi ve kayyumu olan- Cumhuriyet Başsavcısı ve ağır ceza reisi dâhil olmak üzere, yargının bir kısmının da içinde yer aldığı kişi başına 50-60 milyon civarında bir paranın kuyumcuya kaptırıldığını hepimiz biliyoruz ve bu, mahkemelerde şu anda görülen davaların içinde. Vali kendi sorunlarıyla ilgilenmekten şehrin sorunlarıyla ilgilenmeye vakit bulamamış ki Diyarbakır'da toplu ulaşım içler acısı. Kayyum valilerinden önce raylı sisteme geçmek açısından projeler yapıldı ama maalesef raylı sisteme hâlen geçilemedi. Nüfusu 2 milyonun üstünde olan bir şehirde ve aynı zamanda bölgenin metropolü olan bir şehirde şu anda raylı sistem yok ve onun için hiçbir çalışma da yok.
Eğitim alanında sınıf mevcutları 50-60 civarı; bu, normal liselerde.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
İMAM TAŞÇIER (Devamla) - Ama her yere açılan bir imam-hatipte ise öğrenci nüfusu, sınıf mevcutları 8-10 civarında olmasına rağmen, bunlar hâlen açılmaya devam ediliyor.
Yine, sağlıkta, Türkiye'nin her tarafında ve Kürt illerinin her yerinde olduğu gibi kuyruklar alabildiğine fazla, üç aydan, beş aydan önce bazı randevular alınamıyor ve bu da bir türlü giderilemiyor. Bizim tasvip etmediğimiz, HDP'nin tasvip etmediği şehir hastanelerinin bir tanesi de Diyarbakır'da kurulmak istendi, altı aydır inşaatı yarım bırakılıp terk edilmiş bir durumda; sağlık da o şekilde devam ediyor.
Yine, valiler, iş insanlarına sıkıntı yaratıyor ve "Niye beni tebriğe gelmediniz, niye benimle diyaloğunuz yok?" gibi söylemlerle onları tehdit ediyor.
Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)