| Konu: | Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 111 |
| Tarih: | 01.07.2022 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine bir torba kanun teklifinin görüşmelerindeyiz. Ek 3600'le ilgili düzenlemeyi biz de yıllardır sahiplenip çıkması yönünde görüş belirtiyorduk, bugün nihayet kanun teklifi olarak geldi ve görüşmelerin sonunda da kanunlaşacak. Ama burada hakkaniyet ve adalet duygusuyla ek 3600'le ilgili bir düzenleme yapılmadığını da kayıtlara geçmek gerekir.
Yine, öğrenci affıyla ilgili daha önce 2 kez kanun teklifi de vermiştim. O konuda da yıllardır mağdur olan öğrenciler vardı, nihayet fark edildi. Ama şimdi ehliyet affı... İnsan canına kastetmemiş olanların trafikte ehliyetle ilgili aldıkları ceza için de bir af beklentisi vardı, ne yazık ki bu torba kanun teklifinde yer almıyor.
Değerli arkadaşlar, Türkiye Büyük Millet Meclisine gelen kanun teklifleri içinde her zaman umutla beklenen emeklilikte yaşa takılanlar... Emeklilikte yaşa takılanların gasbedilen hakları ne yazık ki yıllardır iade edilmiyor. Ekonomik kriz nedeniyle aynı ailede eşler işsiz kaldığında ne yazık ki Sosyal Güvenlik Kurumu primi yatmadığı için sağlık hizmetlerinden dahi yararlanamıyorlar, çok ciddi bir mağduriyet yaşıyorlar. Emeklilikte yaşa takılanlar bu torba kanun teklifinde yer alması gerekirken ne yazık ki yer verilmedi.
Keza, taşeron firmada kalanlar var. 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle bazıları şirketlerin kadrolarına alınsa da çok sayıda taşeron firmada kalanlar da umutla, bayram öncesi bu kanun teklifi içinde yer bulacaklarını düşünüyordu. Yine, ne yazık ki bu teklifte onların da adlarına yer verilmedi.
Emekliler için 3.500 liraya çıkarıldığı söylenen emekli maaşı; esasında, Adalet ve Kalkınma Partisi 2008 yılında aylık bağlama oranını yüzde 70'ten yüzde 35'e düşürmeseydi bugün emekli en düşük 4.500 lira civarında bir ücret alacaktı. Onun için aylık bağlama oranı, katsayısı yeniden yüzde 35'ten yüzde 70'e çıkarılmalı. 3.500 lira emekli için bir geçim ücreti değil.
İntibak düzenlemesi hâlihazırda gerçekleştirilmediği gibi, emekliler için katkı payı, ilaç katkı payıyla ilgili düzenleme de ne yazık ki yapılmadı. Emeklilerin bu anlamda da mağduriyeti devam ediyor.
Atanamayan sağlıkçılara, öğretmenlere, mühendislere de bayram öncesi bir müjde gelmedi. Stajyerlerin yaşlılık sigortasının işe başladığı gün itibarıyla başlaması yönündeki beklentileri de bu kanun teklifinde yer bulamadı.
Yalnız, bugün asgari ücrette bir düzenlemeye gidildi, altı ay önce belirlenen asgari ücretin ekonomik kriz nedeniyle yetersizliğini iktidar da kabul etti. Altı ay önce yaptığı zamla övünüyordu, altı ay sonra bu zammın düzeltilmesi gerektiği kanısına vardı. 5.500 lira asgari ücret yeni düzenlenen ücret oldu. Ama bir yıl önce 4 lira olan ekmeğin kilosunun bugün 20 lira, bir yıl önce 4,5 lira olan şekerin kilosunun 25 lira, simidin 5 lira ve çayın 8,5 lira olduğu yerde asgari ücretin açlık sınırının altında kalmaması gerekiyordu. Ne yazık ki çalışanlar açlık sınırının altında bir ücrete mahkûm edildiler. Bunun da en az 7 bin lira civarında bir düzenleme olması gerekiyordu.
Açıkçası "Bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime." diye, emekçilerin beklentilerinin karşılanmadığı bir süreci bir kez daha yaşamış olduk.
Konuşacağım kanun maddesi Millî Piyangoyla ilgiliydi. "Millî Piyango" adı her türlü şans oyununa dönüştü. Bir yerde kumar yaygınlaştı, yurt dışı bahis olayları patladı, kaçak bahis de ne yazık ki ülkemizde doğallaştı. Bir yerde madde bağımlılığı, bir yerde kumar, bir yerde toplumsal çöküntü devam ediyor.
Yalnızca ekonomik kriz değil, ülkede ne yazık ki Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarları döneminde ahlak da çöktü diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)