GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (2/1071) esas numaralı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/184) münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:8
Tarih:18.10.2022

AHMET AKIN (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

İç Tüzük 37'ye göre bir teklifimiz vardı ancak bugünün koşullarında, bu hafta sonu yaşadığımız acı bütün yüreğimizi dağladı ve Amasra kömür madeninde 41 emekçimizi kaybettik. Ben, kaybettiğimiz emekçilere Allah'tan rahmet diliyorum. 11 yaralımız vardı, onlardan 3'ü şu anda iyi durumda ve diğer yaralılarımıza da Allah'tan şifalar diliyorum.

Bakın, bugün burada Enerji Bakanını dinledik hep beraber. Bakarsanız Bakana, her şey yolunda, hiçbir sıkıntı yok, efendim, olaylar temiz, olumsuzluk yok ama baktığınız zaman, aldığımız sonuç şu: Sanki emekçi kardeşlerimiz, madenci kardeşlerimiz sorumlu, işte, bunu kabul etmek mümkün değil. Bir "tweet" attı diye, bir "tweet" attı diye gözaltına alınmalar varken 41 kişinin, 41 kardeşimizin vefatıyla sonuçlanan ve tek bir gözaltı olmayan konuyu unutturmaktan başka bir çaba görmüyoruz. Burada AK PARTİ bu olayı unutturmak ve bunu yatıştırmak için bir çaba içindedir. "En iyi şartlara sahip." dediğiniz madenimizde eğer 41 emekçi madencimizi kaybediyorsak diğer madenlerdeki durumu düşünmek dahi facia.

2003'ten bu yana, 2 bini maden emekçisi olmak üzere, iş kazasında 30 bin emekçi kardeşimizi kaybettik. Bakan buraya geldi, efendim, burada on sekiz saat içinde cansız bedenleri nasıl çıkardığıyla ilgili övünmeyi anlattı. Ayıptır, yazıktır, günahtır gerçekten. Sayılardan söz etmiyoruz burada, burada söz ettiğimiz hayat, burada söz ettiğimiz can, burada söz ettiğimiz babasız evlatlar ve yüreği yanan analar.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Bey'e buradan seslenmek istiyorum: Sizin sorumluluğunuzda olan maden ocağında 41 kardeşimizi kaybettik ve burada tüm halkımızın aslında sizden beklediği bir çıkış vardı. Nedir o? Onurlu, erdemli, sorumlu bir bakanın yapması gereken istifa kararıydı; yapmadınız, konuştunuz, çektiniz gittiniz. Faciadan sadece yirmi dört gün önce orayı ziyaret ettiler, bir fotoğraf verdiler ve orada dediler ki: "Bıçak gibi kesildi." Neler kesildi? Efendim, "Kazalar." Bakıyoruz, burada bıçak gibi kesilen, oradaki alınması gereken önlemlermiş maalesef. O fotoğraftaki 7 kardeşimiz, 7 emekçimiz, emekçi madencimiz şehit oldu. Bunun sorumluluğu yok mu? Amasra'daki facia "Geliyorum, önlem alın." diyor, bizim Bakan ve yanındakiler seyrediyor. Baktığınız zaman buradaki sorumluluk Soma'daki gibi, Ermenek'teki gibi devam ediyor. "Bizi kıskanıyorlar." dedikleri Almanya'ya bakıyoruz, son elli yılda bir tek ölümlü kaza yok. Onun için "Önce insan." deniyor o ülkelerde, efendim, bizim ülkemizde Enerji Bakanlığı ve AK PARTİ Hükûmetinin sorumluluğundaki madenlerde önce insan ölüyor, önce insan ölüyor ve siz çıkıp diyorsunuz ki: "Fıtrat." Arkadaşlar, bakın, ne diyor inancımızda? "Önce tedbir, sonra tevekkül." Onun için Allah aşkına inancımızı siyasetinize alet etmeyin. İyi olursa AK PARTİ'den, iyi olursa Erdoğan'dan, kötü olursa Allah tarafından; bu, kabul edilebilecek bir olay değil. (CHP sıralarından alkışlar)

Devletin kurumlarının kendi raporlarında Amasra'da iki günde bir kazanın yaşandığı ortada. Efendim, MAPEG'in yılda 4 kez denetim yaptığını Bakan açıkladı, burada söyledi, "En son denetim 21-27 Ağustosta yapılmış; teknik, idari yönden mevzuata aykırı bir husus tespit edilmemiş." dedi ve en son yaptığı denetimin sonuçlarını da söyledi kendine göre. Peki, burada iş müfettişlerinin yaptığı rapor nerede? İş müfettişlerinin açıklamaları nerede? Onların üzerini hızlı geçti Bakan.

Genel Başkanımız her zaman söyledi, ne dedi?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

AHMET AKIN (Devamla) - "İş kazaları önlem olursa engellenir." Maden kazaları da öyle ve bunun örnekleri Almanya'da var, gelişmiş ülkelerde var. Bizim ülkede vatandaşlarımız -cinayet gibi- o madenlerde ölüme gidiyor. Genel Başkanınız Erdoğan'ın yüzüne feryat eden ve "Kardeşim göz göre göre öldü." diyen ablaya o Bakanın söylediklerini anlatın bakalım. Kimseyi kandırmaya gerek yok. 2014'te Soma'da katledilen 301 madencimiz hangi koşullarda madene indiyse Amasra'da 41 madencimiz aynı koşullarda o madene indi ve maalesef orada şehit düştü. Buradaki sorumluluğunuz büyük.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yirmi yıldır AK PARTİ ülkeyi yönetiyor ve yeterli tedbir almadan insanlarımızı devletin madenlerine ölüme gönderiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayınız.

AHMET AKIN (Devamla) - Teşekkür ederim.

Ben buradan AK PARTİ milletvekillerine soruyorum: Siz bu şartlarda kendi evlatlarınızı o madene indirir miydiniz? (CHP sıralarından alkışlar) Bu tedbirsizlikle gönderir miydiniz? Vicdanınız rahat mı? Uyardık, Sayıştay dile getirdi, hepimizin uyarıları var ama bunları hiçe saydınız.

Bakın, ilk gün oradaydık, ertesi gün 20 milletvekili arkadaşım orada, gitti taziyeye; bütün evleri, bütün o şehit ailelerinin yakınlarını taziyeye gitti. Buradaki ortak dil şuydu: "Madenin bir ay kapatılması gerekiyor." denmiş, "Gaz oranı yüksek." denmiş, "Yüksek havalandırma yapılması gerekiyor." denmiş. Ne oldu? Yapıldı mı? Yapılmadı. Ne oldu? 41 canımız orada şehit düştü.

Hepinize saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)