| Konu: | (10/6598, 6599, 6600, 6601, 6602, 6603, 6604, 6605) No.lu Bartın'ın Amasra İlçesinde Meydana Gelen Maden Kazasının Tüm Yönleriyle Araştırılarak Benzer Kazaların Önlenmesine Yönelik Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Bir Meclis Araştırması Açılmasına İlişkin Önergelerin Ön Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 9 |
| Tarih: | 19.10.2022 |
MHP GRUBU ADINA CEMAL ÇETİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; maden kazalarının önlenmesine yönelik tedbirlerin alınması amacıyla Meclis araştırması açılmasına dair verilen önerge üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, Bartın ilimizde Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müdürlüğüne bağlı bir maden ocağında 14 Ekim 2022 günü saat 18.15 sıralarında milletimizi yasa boğan elim bir maden kazası meydana gelmiştir. Söz konusu kazanın metan gazının boşalmasına bağlı olarak grizu patlaması şeklinde meydana geldiği, patlamanın ardından galeride yangınların oluştuğu ve kömür üretiminin yapıldığı alanda göçükler meydana geldiği değerlendirilmektedir.
Kazanın meydana geldiği sıralarda maden ocağında 110 madencimiz, kardeşimiz çalışmaktaydı. Eksi 300 kotlarında yaşanan patlamada 41 maden işçimiz maalesef hayatını kaybetmiş, 58 maden işçimiz kurtarılmış, 11 maden işçimiz ise yaralı olarak hastanelere sevk edilmiştir. 6 madencimiz Sağlık Bakanlığının ambulans uçağıyla İstanbul Çam ve Sakura Şehir Hastanesine sevk edilmiş, kalan 5 maden işçimizin tedavilerine de Bartın'da devam edilmiştir. Bartın'daki tüm madencilerimiz taburcu olmuş, diğer 6 madencimizin tedavisi hâlen devam etmektedir.
Maden ocağında ekmeğini kazanmanın mücadelesini verirken hayatlarını kaybeden işçilerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralanan maden işçilerimize acil şifalar diliyorum. Vefat eden maden işçilerimizin ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum.
Yaşanan acı, hepimizin ortak acısıdır; felaketin ağırlığı, hepimizin üzerine çökmüştür; orada meydana gelen patlama hepimizin yüreğine ateş düşürmüştür. Söz konusu patlama haberi duyulur duyulmaz Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin talimatlarıyla görevlendirilen Genel Başkan Yardımcımız Sayın Sadir Durmaz başkanlığındaki Milliyetçi Hareket Partisi heyeti, araştırma ve incelemelerde bulunmak üzere Amasra'ya hareket etmiştir. Ayrıca, Bartın Belediye Başkanımız Sayın Cemal Akın da yine Genel Başkanımızın görevlendirmesiyle derhâl Amasra'ya giderek bizzat facianın olduğu yerde çalışma ve incelemelerde bulunmuştur.
Genel Başkan Yardımcımız Sayın Sadir Durmaz, kaza mahallindeki incelemelerinin sonucunu dün Meclis Genel Kurulumuzda siz değerli milletvekillerimizle paylaşmıştır. Kaza haberi alınır alınmaz devletimiz ve Hükûmetimiz, ilk andan itibaren imkânlarını seferber etmiş, yaraları sarmak amacıyla çalışmalara başlamıştır. İçişleri Bakanımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız hep birlikte olay yerine intikal ederek çalışmaları bizzat yerinde koordine etmişlerdir. Sayın Cumhurbaşkanımız da olay yerine giderek çalışmaları bizzat yakından izlemiştir. AFAD,UMKE, Kızılay, belediyelerimiz, gönüllü olarak çalışanların hepsinin birlikte yürüttüğü arama, kurtarma ve yangın söndürme çalışmalarıyla on sekiz saat içerisinde arama ve kurtarma faaliyetleri tamamlanmış ve müessesede üretime ara verilmiş, yangının söndürülmesi için gerekli çalışmaların tamamlandığı öğrenilmiştir.
Değerli milletvekilleri, madencilik, tarihin en eski mesleklerinden biridir. Aynı zamanda en zor ve riskli mesleklerden biri olarak kabul edilen madencilik mesleği, tarihi boyunca alınan önlemlere, gelişen teknolojiye ve yapılan risk analizlerine rağmen hâlâ günümüzde en riskli meslek kollarının başında gelmektedir. Sektörde özellikle iş sağlığı ve güvenliğinin ehemmiyetle sağlanması, maden işçilerimiz için çok büyük önem taşımaktadır. Temel olarak yer altı madenciliğinde bu riskler; grizu patlamaları, kömür tozu patlamaları, göçük, ocak yangınları, su baskınları, toz ve tozun neden olduğu hastalıklar olarak belirtilmiştir. Dünyanın en zor mesleklerinden biri olarak kabul edilen madencilikte alınan önlemler doğrultusunda kaza riski azaltılabiliyor ancak fiziki şartlar sebebiyle yüzde 100 güvenliğin sağlanması maalesef mümkün olmamaktadır.
Değerli milletvekilleri, pek çoğu, grizu patlaması, göçük ve yangın kaynaklı olmak üzere yaşanan kazalarda, ülkemizde 3 bine yakın maden işçimiz hayatını kaybetmiş, 100 bini aşkın insanımız da yaralanmıştır. Dünya genelindeyse Çin, Japonya, Amerika Birleşik Devletleri, Pakistan ve Hindistan gibi madencilik faaliyetleri yürüten ülkelerde birçok kez maden kazası yaşanmış ve binlerce insan hayatını kaybetmiştir. Mesela, 26 Nisan 1942'de Çin'de meydana gelen maden ocağı patlamasında 1.549 maden işçisi, 9 Kasım 1963'te Japonya'da meydana gelen maden ocağı patlamasında 458 maden işçisi, 6 Haziran 1972'de İngiltere'de meydana gelen patlamada ise 426 maden işçisi hayatını kaybetmiştir. Son olarak, ülkemizde, 14 Ekim 2022 tarihinde Bartın'ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessesine bağlı maden ocağında meydana gelen patlamada 41 maden işçimiz hayatını kaybetmiş, 11 işçimiz ise yaralanmıştır.
Değerli milletvekilleri, grizu patlaması, kritik konsantrasyona ulaşmış metan gazının ve yeterli oksijenin ateş kaynağıyla buluşması sonucu meydana gelmektedir. Jeolojik olarak, derinliğe ve oluşum yaşına bağlı olarak kömürleşme derecesinin arttığı ve artan kömürleşmeyle birlikte oluşan metan gazının çatlaklarda, kırıklıklarda ve gözenekler içinde tutunduğu görülmektedir. Grizu patlamasının tam olarak nerelerde nasıl gerçekleştiği ancak ocak içi şartların uygun hâle gelmesinden sonra, uzmanların yerinde yapacakları incelemelerden sonra belirlenecektir. Bu sebepten dolayı, incelemeler tamamlanmadan afaki yorumlar yapmak yanlıştır.
Kaza anı ve kazadan sonra yapılacak çalışmaları da küçümsememek gerekmektedir. Nitekim, devletimiz, tüm imkânlarını seferber etmiş ve arama ve kurtarma faaliyetlerini yaklaşık on sekiz saatte sonuçlandırmıştır. Elbette vefat eden işçilerimizin geride kalan ailelerinin acılarını biraz olsun dindirebilmek, yaralarını sarabilmek için de gerekli maddi ve manevi destek verilmelidir. Nitekim, devletimizin de gerekli destekleri verdiğini gözlemliyoruz. 17 Ekim itibarıyla çeşitli bakanlıklarımız tarafından hayatlarını kaybeden madencilerimizin ailelerine 1 milyon 500 bin TL ile 1 milyon 750 bin TL arasında maddi destek sağlanacağı ve iş imkânları oluşturulacağı ifade edilmiştir. Millî Eğitim Bakanlığı, madende hayatını kaybeden işçilerimizin çocuklarının tüm eğitim masraflarının Millî Eğitim Bakanlığı tarafından karşılanacağını açıklamıştır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, maden kazasının ardından, vefat eden işçilerimizin ailelerine, sağ ve yaralı olarak kurtarılan işçilerimize ve onların ailelerine psikososyal destek çalışmalarını sürdürmektedir.
Değerli milletvekilleri, patlama haberi duyulduğunda, arama ve kurtarma çalışmaları devam ederken sosyal medyadan provokasyon yapılması, yaşanan bu elim kazanın oy toplamak amacıyla siyasi malzeme olarak kullanılması doğru bir davranış değildir. Başta da söylediğimiz gibi, acı, ülkemizin ortak acısıdır. El birliğiyle, samimiyetle ve iyi niyetle yaraları birlikte sarmamız gerekmektedir.
Değerli milletvekilleri, Taşkömürü Kurumu Amasra maden ocağı 1973 yılından bu tarafa faaliyetlerini sürdürmektedir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızın verdiği bilgilere göre, iş sağlığı ve güvenliği kapsamında, 2010 yılından sonra Amasra Müessesesine 77 milyon liralık yatırım yapılmıştır. Madende 550 çalışan ile 16 iş sağlığı ve iş güvenliği uzmanının görevlendirildiği ifade edilmiştir. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından maden ocağının yılda 4 kez denetlendiği, son denetlemenin 21-27 Ağustos tarihleri arasında yer altı uzmanları tarafından yerinde gerçekleştirildiği ve bu denetlemelerde teknik ve idari düzenlemelere aykırı bir hususun tespit edilmediği belirtilmiştir. Ayrıca, metan, oksijen, karbonmonoksit, hidrojen sülfür, sıcaklık ve hava hızını ölçen sensörlerin bulunması zorunluluğunun yerine getirildiği ve bağımsız çalışan her ekipte en az 1 adet seyyar gaz ölçümü bulunduğu ifade edilmiştir. Aynı zamanda, konveyör, haberleşme ve acil ikaz sistemi, tahlisiye cihazı, el tipi sıcaklık ve basınç ölçer, çoklu gaz analiz testi seti, merkezî gaz izleme sistemi, otomatik yangın söndürme sistemleri, tali havalandırma pervaneleri gibi 50 kalemde gerek bireysel gerekse de sahaya yönelik iyileştirmeler yapıldığı belirtilmiştir. Bütün bu önlemlere rağmen patlamanın nasıl yaşandığı, varsa sorumluların kimler olduğu, ihmal, kusur ve eksiklikler varsa bir an önce ortaya çıkması ve olayın tamamen aydınlığa kavuşturulması hepimizin ortak beklentisidir. Nitekim söz konusu maden ocağı patlaması, adli ve idari açıdan tüm boyutlarıyla araştırılmaya başlanmıştır. Şu anda Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6 cumhuriyet başsavcısının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız tarafından da 4 Bakanlık müfettişinin görevlendirilmeleriyle soruşturma çalışmaları sürdürülmektedir.
Tekrar ifade etmek isterim ki Amasra'daki patlama ortak acımızdır; milletimizin tamamı, bu elim kazayla sarsılmıştır; dileğimiz, bundan sonra aynı acılarla karşılaşmamaktır. Türkiye güçlü bir devlettir; her sorunun üstesinden gelecek kabiliyettedir; yeter ki bir olalım, el birliği yapalım ve dayanışma içerisinde bulunalım.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu tür faciaların bir daha yaşanmaması için gereken tedbirlerin alınması amacıyla yapılacak tüm araştırmaları, soruşturmaları ve kurulacak komisyonların her türlü faaliyetlerini sonuna kadar desteklediğimizi ifade etmek istiyorum.
Konuşmamın sonunda, Türkiye Taşkömürü Amasra Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında hayatını kaybeden maden işçilerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet, kederli ailelerine ve aziz Türk milletine başsağlığı, hastanelerde tedavi edilen maden işçilerimize de acil şifalar diliyor, Genel Kurulumuzu saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)