GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:10
Tarih:20.10.2022

HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Başkanım, Bülent konuşmasını bitirsin, ben ondan sonra başlayacağım.

BAŞKAN - İlgi odağı efendim, Bülent Turan bugün ilgi odağı.

Buyurunuz Sayın Toğrul.

FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Az kaldı nasıl olsa, toptan göndereceğiz; toptan gideceksiniz nasıl olsa, az kaldı.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Senin canın sağ olsun.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Başkanım, karşılıklı konuşmalar devam ediyor.

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Evet, iktidarları çöken siyasi partiler -aslında alışılagelmiş bir yöntem- baskı ve zora başvururlar. Bakın, demokratik düzenlerde dördüncü güç olan basının her zaman özgür şartlarda görevini yapması sağlanır. Oysa AKP, bakın, önce basın mensuplarını sokakta çalışamaz hâle getirdi; her yerde darbetti, saldırdı, görevlerini yapamaz hâle getirdi. AKP nasıl ki yasamayı, yürütmeyi, yargıyı eline geçirdiyse, çoğunlukçu bir sistemle aslında bir kamu kurumu olan RTÜK'ü ele geçirdi. Şu anda Ebubekir Şahin yani RTÜK Başkanı kendisini kamuoyuna karşı sorumlu tutmuyor, kendisini oraya atayan iradeye karşı sorumlu görüyor ve her gün muhalif basına yönelik saldırıya geçmiş durumda. Önce muhalif kanalları para cezalarıyla susturmaya çalıştı, onlara her gün para cezaları verdi ama toplumsal muhalefet bu durum karşısında kanalların yanında durdu, onlara destek oldu. Şimdi, bakın, fiilî olarak ekranları karartmaya çalışıyor, ekranları karartıyor. Bakın, Tele1'e verilen ceza, Tele1 şahsında kamuoyuna verilmiş bir cezadır, milletvekillerine verilmiş bir cezadır. Çünkü gerekçesinde... İşçi Partisinin Milletvekili Sayın Sera Kadıgil katıldığı televizyon programında şu ifadeyi kullanmış; bakın, bir cümle, diyor ki: "Diyanet, bu hâliyle siyasal İslamcı gereçtir." Şimdi, benim bu söylediğim TRT 3'te yayınlanıyor; peki, TRT 3'ü de mi yasaklayacaksınız? Evet, şu anda Diyanet elinizdeki bir baskı aracıdır, toplumu dizayn aracıdır, her gün neredeyse fetvalar veriyor, daha da ilerisini söylüyoruz biz. Ama ne yapmak istiyorsunuz? Televizyon ekranlarını kapatarak ifade özgürlüğünün de önünü almak istiyorsunuz, zaten getirdiğiniz sansür yasasıyla bunu yapmak istiyorsunuz ve seçime giderken muhalif seslerin sesini kısmaya çalışıyorsunuz. Ama ne yaparsanız yapın, bilin ki toplum dayanışarak Tele1'in yanında saflaşarak bu saldırıları boşa çıkaracaktır, özgür basın susturulamayacaktır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Ne yaparsanız yapın, ayarını bozduğunuz kantar gün olur, gelir ve sizi tartar. Efendim "dünün mağdurları" "dünün gadre uğrayanları" olarak kendinizi yirmi yıldır yansıttınız, yirmi yıldır bunu söylediniz. Efendim "Başörtüsü eylemlerinde biz de şöyle mağdur edildik." diyordunuz. Bakın, ben üniversite öğretim üyesiyken başörtüsüne özgürlük kampanyasına imza koymuş biriyim. Ama şu anda dönüp bakıyorum, işte o dünün mağdurları, şimdi günün mağrurları olmuşlar ve topluma zulmediyorlar, açıkça zulmediyorlar, muhalif kim olursa olsun ezmek, yok etmek istiyorlar. Bunun gideceği bir yol yok. Ne yaparsanız yapın, artık gerçekten gidici olduğunuzu aslında bu davranış biçiminizden anlıyoruz, görüyoruz, toplum da görüyor. Niye ekranları karartmak istiyorsunuz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayınız Sayın Toğrul.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Tamamlıyorum.

Çünkü yaptığınız yolsuzluklar, hukuksuzluklar görülmesin istiyorsunuz. Çünkü toplumun yaşadığı yoksulluk, açlık, sefalet görülmesin istiyorsunuz. Çünkü "Eğer toplum bunu görmezse belki iktidara gelir, tekrar iktidarımızı sürdürürüz." diyorsunuz. Ama emin olun, her şey apaçık, her şey güneş gibi apaçık bir gerçektir ki zulmediyorsunuz topluma, mazlumun hakkını yiyorsunuz, mazlumun hakkına giriyorsunuz, onun için de kaybedeceksiniz. Biz HDP olarak Tele1'in yanında olacağız, özgür basının yanında olacağız, onlarla dayanışmamızı sürdürmeye, her zaman için mazlumların yanında olmaya kararlıyız, mücadelemize devam edeceğiz.

Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)