| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN İLE ORMAN KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S: 428) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 73 |
| Tarih: | 05.03.2013 |
ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, yine bir mantık inşasını da yüce Meclisin dikkatlerine çekmek istiyorum, bir konuya farklı açıdan bakmak istiyorum. Devleti acemi nalbant eşeğine döndürdünüz, hiç kusura bakmayın. Beş ay önce yüzde 50'yle gelen, burada, bir önergeyle yüzde 70'e çıktı. Peki, yüzde 70'e çıktığında gariban köylü vatandaş veya belli yerlerde arazisi olan vatandaşlar ne yaptı? Şimdiye kadar konuşan arkadaşlarım hiç kusura bakmasınlar, bu yüzde 70 beş ay önce Türkiye Büyük Millet Meclisinde karar altına alındıktan sonra bu bedelin düşürülmesi zannetmeyin ki köylüye yarayacaktır, bu bedelin düşürülmesi? Bu beş ay zarfında bu ücreti karşılayamayacağını, yüzde 70 olarak çıktığını gören belli yerlerdeki vatandaşlarınız muhtar senetleriyle zaten ellerindeki bu arazileri sattılar birilerine. O, bu arazileri toplayanlara yaracaktır Sayın Bakan çünkü birçok arazi muhtar senetleriyle el değiştirmiştir.
Şimdi, aslında demokratik bir ülkede, mantık kurulan bir ülkede Meclisin inisiyatif alıp, böyle bir önergeyi verip, bu arazi değişikliklerini kontrol edip bu önergeyi verenleri yargılaması lazım. Çünkü, vatandaşı yüzde 70'e yükseltip, beş ay sonra gel, yüzde 50'ye düşür tekrar. Buradan vatandaşın faydasına bir şey olmaz, yüzde 70'e çıktığı için ümitsizliğe düşenlerin elinden arazileri toplayan para babalarının faydasına olur bu iş.
Değerli milletvekilleri, devleti acemi nalbant eşeğine döndürdünüz dedim. Özür diliyorum ama olan odur. Bakın, eğer?
Çok meşgul olan arkadaşlar var. Burada oturmalarına rağmen herhâlde milletvekilleri çok saygılı davranıyorlar, hem de en ön sırada!
Gazete okuyorsa milletvekili arkadaşlarımız bir şeyleri görmeleri lazım. Bundan bir hafta önce bir gazetemizde çıkan haber bu. "Tablet bilgisayarlar" dediniz, "FATİH Projesi" dediniz, değil mi? Millete ne ümitler aşıladınız, neler yaptınız? Acaba Millî Eğitim Bakanı da, hani "Ranta uğrayanları biz eleyerek gidiyoruz." dedi ya Sayın Başbakan, bundan dolayı mı gitti acaba? Bakın, "Akıllı tahta tableti tanımıyor." diyor ve sorulan sorularda "Tablet etkileşimli tahta bağlantısı var mı?" sorusuna öğrencilerin yüzde 54'ü "Hayır." diyor, yüzde 46'sı "Evet." yanıtını veriyor. Enteresan bir şeyi söylüyorum sizlere değerli arkadaşlar. Bakın, "Tablet üzerinden iletişim kurulabiliyor ve paylaşımda bulunulabiliniyor mu?" şeklindeki soruya öğrencilerin yüzde 78'i ve öğretmenlerin yüzde 89,6'sı "Hayır." diyor. Öğrenciler de öğretmenler de FATİH Projesi'nde etken değil, edilgen olduklarını söylüyorlar. "Bu tablet, öğrencilerde yüzde 88,4; öğretmenlerde ise yüzde 97,3 oranında ifade edildi." deniliyor. Okuyor musunuz bunları değerli arkadaşlar?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bir sınıf var mı tahtaları çalışan, bir sınıf? Gösteremezler.
ALİ UZUNIRMAK (Devamla) - Yani, şimdi, Fransa'da iki yüz yıldır aynı, bizde her yıl değişiyor. On yıllık AKP iktidarı döneminde, 2001'de ilkokula başladıktan sonra 3 liseye giriş, 3 de üniversiteye giriş sistemi değişti bir öğrenci için. İşte "Muhalefet yok ülkede." deniyor. Arkadaşlar, siz kendinizin muhalifisiniz. Eğer bir bakandan bir bakana sistem, metot, müfredat, kadro, her şey değişiyorsa siz kendi yaptıklarınızı yıkıyorsunuz, yeniden yapıyorsunuz. Sağlık Bakanı, kendi dönemi içerisinde doktorlardan, Tam Gün Yasası'ndan ötekine varıncaya kadar kaç defa geri adım attı, bu da öyle bir yasa şimdi. Yazboz tahtası oldu devlet düzeni. Böyle bir Meclis çalışması, böyle bir devlet mantalitesi? Okuyun biraz değerli arkadaşlar. Burada yasaya oy verirken, yasaya önerge verirken, kanun teklifi verirken ne değişiklik yaptığınızı bilin.
Tekrar söylüyorum: Bir gecede yüzde 70'e çıkarıp ondan sonra, vatandaşın elinden mal toplayanların, arazi toplayanların, muhtar senetlerini toplayanların kimler olduğunu biraz vicdanlarınıza danışın. Burada indir kaldır makinesi gibi oy kullanmayın değerli milletvekilleri.
Dolayısıyla, maddeler çok önemli değil, önergeler de çok önemli değil. Biliyorum, reddedeceksiniz ama tarih sizi affetmeyecek.
Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)