| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN İLE ORMAN KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S: 428) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 73 |
| Tarih: | 05.03.2013 |
SELAHATTİN KARAAHMETOĞLU (Giresun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 428 sıra sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun ile Orman Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi hakkında şahsım adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
19 Nisan 2012 tarihinde 2/B yasalaştı. O günden bu yana on buçuk ay geçti. Yasanın özelliği, rayiç bedelin yüzde 70 olarak Genel Kuruldan çıkmasıydı. Bundan yaklaşık bir buçuk ay önce Komisyona yeni bir düzenleme sunuldu. Bu düzenlemeye göre, satışa arz edilecek arazilerin 400 metrekaresi rayiç bedelin yüzde 50'sinden, geri kalan kısmı yüzde 70 oranından satılacaktı. Şahsın birden fazla arazisi varsa bunlardan birini tercih etmesi gerekiyordu. Satışa söz konusu arazilerin rayiç bedelin yüzde 70'i üzerinden satışının bugün yüzde 50'ye indirilmesi -yani olaydan bir ay sonra yüzde 70'den yüzde 50'ye indirilmesi konusu- tekrar Meclis gündemine taşındı.
Komisyon toplantısında Grup Başkan Vekilimiz Sayın Akif Hamzaçebi'nin düzenlemenin sorunu çözemeyeceğini, kısa bir süre sonra yeniden, gerçekten düzenlemeye ihtiyaç doğabileceğini "Dilerim, söylediklerimde yanılırım, bunu yaşamayız." diye uyarıda bulunduğunu, bu olaydan bir ay sonra da bugüne geldiğimizi hatırlatmak isterim.
Konuyu, bugün, bu akşam Genel Kurulda görüşüyoruz. Sonuç olarak çoğunluğun oylarıyla yasa kabul edilecek ama sorunlar çözülmeyecek ve ihtiyaçlar karşılanmayacak. Bu anlamda, tekrar karşımıza yeni bir düzenleme çıkması sorunu ortaya çıktığında, ben, Cumhuriyet Halk Partisinin 2/B konusundaki görüşlerini, belki ileride size yardımı olur diye, hatırlatmak istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizim olaya bakış açımız, ülkemizde, orman içi 2 milyon, orman dışı 5 milyon ve toplamda 10 milyon insanı ilgilendiren devletle vatandaş arasındaki bu hukuki sorunun çözülmesi ve devletle vatandaşın barıştırılmasıdır. Olaya bu gözle bakıyoruz. "Orman köylülerinin münhasıran yerleşim veya tarım, hayvancılık amaçlı kullandıkları taşınmaz, bedelsiz olarak devredilecek; tarım ve hayvancılık amaçlı kullanıldığı için, emlak vergisi değeri üzerinden veya orman köylülerine bedelsiz olarak devredilen araziler tarım, hayvancılık amacı dışında kullanılmayacak; devlet tarafından daha önce satıldığı veya çeşitli kanunlara dayanarak devredildiği hâlde, sonradan 2/B alanına alınması sebebiyle tapuları iptal edilen yerleri mülkiyet hakkına saygının bir gereği olarak eski sahiplerine bedelsiz olarak iade edeceğiz; eskiden beri vatandaşlarımızın tapulu yeri olduğu hâlde daha sonra 2/B alanı olduğu gerekçesiyle tapuları iptal edilerek mülkiyeti hazineye geçen araziler de emlak vergisi değerinin yarısı üzerinden eski sahiplerine devredilecektir." diyoruz.
Bir konuya açıklık getirmek istiyorum: 2/B Komisyona ilk geldiğinde rayiç bedelin yüzde 70'i olarak teklif edildi. Komisyonda gruplar kendi aralarında da görüştüler ve yüzde 70'in yüksek olduğu, yüzde 50'ye çekilmesi konusunda anlaştılar ve oy birliğiyle yüzde 50'ye indirildi. Bu arada, Komisyon Başkanımız İstanbul Milletvekili Sayın İbrahim Yiğit, Sayın Bakana aslında yüzde 50'nin de yüksek olduğunu söyleyerek Bakanlar Kurulunda bunun da daha aşağı çekilmesi konusunda temennilerde bulunmuştu ama burada, Genel Kurulda yasa görüşülürken AKP sıralarından milletvekili arkadaşların verdiği önergeyle, Komisyonda yüzde 70'ten yüzde 50'ye inen satış bedeli Genel Kurulda yüzde 50'den yüzde 70'e çıkarıldı. Komisyonda, yüzde 70'ten yüzde 50'ye indiren 12 AKP'li arkadaşımız Genel Kurulda ne yazık ki yüzde 50'den yüzde 70'e çıkarmak için parmak kaldırdılar. Bunu tabii doğru bulmuyoruz.
Şunu hatırlatmak isterim: Bu yasa, gerçekten vatandaşlarımızın sorunlarını çözmek için mi oluyor, yoksa belli bir rant için mi oluyor? Afet riski taşıyan alanların kentsel dönüşümü yasası görüşülürken 2/B yasalaşmadığı hâlde 2/B'den gelecek gelirlerin kentsel dönüşüme kaynak olarak gösterilmesi de bu olaydaki ciddiyeti ve olaya vatandaşın açısından mı, yoksa rant açısından mı bakıldığının çok bariz örneğidir.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)