| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN İLE ORMAN KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S: 428) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 73 |
| Tarih: | 05.03.2013 |
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ERDOĞAN BAYRAKTAR (Trabzon) -Milletvekilimiz Sayın Yılmaz tarafından Orman Genel Müdürlüğüne ait arazinin Büyükşehir Belediyesi tarafından alındığı ve otopark olarak kullanıldığı ifade edildi.
Buradaki cevabı okuyacağım ben: "Orman Genel Müdürlüğü yeni kampüsü, mülkiyeti Orman Genel Müdürlüğümüze ait Ankara ili Yenimahalle ilçesi Orman Çiftliği Mahallesi koruma alanı dışında kalan kısmında inşa edilecektir. Atatürk Evi ve Bekçi Evi koruma alanı olan parsel alanında herhangi bir daraltma yapılmamış, parseller içindeki otopark alanı ile AK PARTİ Genel Merkezi önünde bulunan ve hâlen otopark olarak kullanılan alan, imar planıyla trampa edilerek değiştirilmiş ve koruma alanında herhangi bir daralma olmamıştır."
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Otopark alanı sizin mi Sayın Bakan? Onun cevabını versinler.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ERDOĞAN BAYRAKTAR (Trabzon) - Ama trampa edilmiş?
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Şu andaki otoparkınız, kullandığınız otopark, AKP'nin otoparkı devletin malı.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ERDOĞAN BAYRAKTAR (Trabzon) - Trampa edilmiş ama. Trampa edilerek devletin malı dışına çıkarılmış.
SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Efendim, trampayı AKP'yle mi yapmış? Trampayı belediyeyle yapmış yani kanunu dolanmak için. Şu anda usulsüz bir yerde araçlarınızı park ediyorsunuz.
BAŞKAN - Muhterem, beş dakika sonra Bakanın konuşmasını bitireceğim ben, diğer sorulara da fırsat bırakın ne olur.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ERDOĞAN BAYRAKTAR (Trabzon) - Sayın Işık'ın "Yeni düzenlemeler ile bu 2/B alanlarından kaç kişi istifade edecek ve kaçak inşaat yapılacak? Rayiç bedeller bugüne kadar niye belirlenmedi? Köylüye yine yüksek bedel gösterilip bunlar başkalarının eline geçecek mi?" şeklinde soruları var.
Efendim, şimdi, sizin de takdir etmeniz, bütün herkesin takdir etmesi gerekir ki on yıldır, bizim dönemimizde kaçak inşaat yüzde 95 azaltılmıştır. Yani, kimsenin gözünün yaşına bakmadan -kaçak inşaat yapan, nerede olursun olsun, imara aykırı, ruhsatsız- bunları belediyelerimiz yıkmaktadır. Bunu, bir defa, çok açık yüreklilikle söylemek lazım.
Rayiç bedeller konusunu da -tabii, çok dile getirildi- özellikle ifade etmek istiyorum. Tüm Türkiye'de orman vasfını kaybetmiş alanların sahiplendirilmesi kapsamında rayiç bedeller değerlendirirken parsel bazında, ada bazında, bölge bazında değerlendirmeler hassasiyetle yapılmıştır. Bitişik parsel, belki ana caddenin arka tarafındandır; ön tarafında caddeye bakan bir parselle aynı adada olan arka parselin fiyatları değişik olabildiği gibi, parselin zemini itibarıyla, konumu itibarıyla, büyüklüğü, küçüklüğü itibarıyla da fiyatları değişmektedir.
Yine, tarım arazisi olup olmadığı, getirdiği kira, getirdiği verim, imar durumu, bütün kıstaslar değerlendirilmiştir. Burada, sadece tek yerden değil, tapular, emlakçılar, muhtarlar, çevre, alım satımlar? Oradaki vatandaşlara, 2/B'yi kullanan kişilere "Siz bu arsanızı kaça satarsınız?" diye sorulmak suretiyle çok ciddi bir değerlendirme yapılmıştır. İnanın, samimiyetle burada ifade etmek istiyorum, ben de işin içerisinde bir nebze bulundum, emlak beyan değerleri üzerinden gitseydik -sizin de beğenmeyeceğiniz- çok da haksız bir şekilde yürümüş olurduk. Şimdi, burada mümkün mertebe gerçek rayiç bedelleri tespit etmeye çalıştık. Bu rayiç bedellerinde, şu anda, mücavir alanlar dışında tarım alanlarında ne yapıyoruz? Yüzde 50'sini, peşin olursa yüzde 10 daha indiriyoruz yani 50 lira olan bir yeri 22,5 liradan vatandaşa veriyoruz. Yani, bu hakikaten çok güzel bir noktadır. Vatandaşın, âdeta çok cüzi bir miktarla ama kendisinin de "Ben para verdim, yerimi aldım." diyerek sahipleneceği bir husustur. Herkesin takdirine bunu sunmak istiyorum.
Orman bölge müdürünün tayiniyle ilgili ben bir çalışma yapayım, Sayın Yılmaz sizleri daha sonra bilgilendireyim.
ÇED raporlarıyla ilgili daha önceden 119 belge istenirken şimdi 19 belge isteyerek ÇED raporlarını vermekteyiz ve bunlar İnternet sayfamızda yine yayınlanmaktadır. Belki bir süre bir aksama olmuştur ama bunu, belki pazartesi gününden itibaren yine İnternet sayfamızdan öğrenebilirsiniz.
Yine, süre olarak da biz ÇED raporlarını, "ÇED değildir" belgesini yaklaşık on beş gün içerisinde, ÇED raporlarını da yaklaşık iki ay içerisinde vermekteyiz. Daha evvelden bunlar -sekiz sene evvel, on sene evvel- yaklaşık bir seneye kadar sürüyordu ama bunu iki aya indirdik. İnşallah -çalışma yapıyoruz şu anda- daha kısa sürede, belki yirmi beş gün, bir ay, bir buçuk ay içerisinde de yine bunu vereceğiz.
Muğla'yla, Gökova'yla ilgili soru var. Sigortasız işçi çalıştırıldığını ben bilmiyorum, böyle bir şey söz konusu değil ama bakıp, yine, bilgi takdim edeceğim.
Özel kalemlerde? Şunu da ifade etmek istiyorum çok değerli milletvekili arkadaşlarım: Bu dönem, bizim dönemimizde, on yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarlarında açıktan atamanın en az yapıldığı dönemdir. Biz, hatıra binaen, vasıfsız olan, ihtiyacı olmayan kişileri kesinlikle almıyoruz. Müşavir kadrosuyla veyahut da basın müşaviri veya özel kalem kadrosu en az kullandığımız kadrodur.
Teşekkür eder, saygılar sunarım.