GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:24
Tarih:23.11.2022

CHP GRUBU ADINA AYHAN BARUT (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başında bizleri izleyen kıymetli yurttaşlarımız; hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Yemin ederim benziyorsun.

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Hiç benzeyen tarafım yok. Çok gezmişsin oralarda, biliyorsun onların kim olduğunu.

BAŞKAN - Ya, milletvekili konuşuyor beyler.

Ya, seni partiden çağırıyorlar. (HDP sıralarından gülüşmeler, alkışlar)

AYHAN BARUT (Devamla) - Maalesef, son olarak Düzce merkezli meydana gelen deprem yine yüreklerimizi ağzımıza getirdi. Depremden etkilenen tüm yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz; kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı olanlara ise acil şifalar diliyoruz.

Değerli milletvekilleri, ne yazık ki ülkemiz yüz ölçümünün yüzde 42'si birinci deprem kuşağı bölgesindedir. Bu gerçeğe rağmen yeterli ve etkin önlem alınmadığı için yıllar içerisinde meydana gelen depremlerde büyük acılar yaşadık, hâlen de yaşamaya devam ediyoruz. Bu depremlerde yaşanan can ve mal kayıpları ülkemizin depreme hazır olmadığını çok acı bir biçimde göstermiştir. Marmara'da 1999 yılında meydana gelen ve büyük can kaybı ve büyük yıkıma neden olan bu depremden sonra yaraları sarmak için, etkin önlem almak için çıkarılan, herkesin deprem vergisi olarak bildiği düzenleme kapsamında bugüne kadar 75 milyar para toplandı. Buradan soruyorum: Bu 75 milyar lira para nerede? Bu paranın akıbeti ne oldu? Bu parayı kimlere, nerelere, nasıl harcadınız? Bu konuda mutlak surette Meclise, yüce millete hesap vermek zorundasınız.

Değerli milletvekilleri, 1939 Erzincan depreminden 1999 Marmara depremine kadar geçen sürede 100 binden fazla insanımızı kaybettik. Eğer etkin bir önlem alınsaydı, bugüne kadar yeterli adımlar atılsaydı biz, 17.480 canımızı yitirdiğimiz 1999 depreminden sonra Ege depremi nedeniyle İzmir'de 117 yurttaşımızı, Elâzığ'da 41 vatandaşımızı belki de kaybetmeyecektik; canlarımız solmayacak, büyük hasar almayacaktık. Deprem gerçeğine karşın etkin önlem alınması ve harekete geçilmesi için yaptığımız çağrılarımız maalesef karşılıksız kalıyor, büyük acı ve yıkıma yol açıyor. Depremlerle ilgili önlem yerine yeşil alanların imara açıldığını, deprem alanında kullanılacak toplanma alanlarının da ranta kurban edildiğini iktidarınız döneminde görüyoruz. Depremle ilgili verdiğimiz kanun tekliflerimiz reddediliyor, soru önergelerimiz yanıtsız kalıyor, araştırma önergelerimiz ise Meclisin tozlu raflarında maalesef bekletiliyor. Bugün görüştüğümüz araştırma önergesini 30 Ekim 2020 tarihinde Meclise sunmuştuk. Ne acıdır ki aradan geçen iki yılda hiç adım atılmadı. Soruyorum: Peki, neden? Deprem konusu siyasetin malzemesi olmaz, olmamalıdır da. Bu acı gerçek karşısında bile AKP iktidarı oralı olmuyor ve acılara göz yumuyor.

Herkesin bildiği bir gerçek var ki deprem ve diğer doğal olaylar insan eliyle afete dönüşmektedir. Bugün ülkemizin 18 kentinde, 502 mahalle ve köyünde, 80 ilçemizde yüzlerce yerleşim yerimiz doğrudan fay hatları üzerinde bulunuyor. Bu acı gerçek de depremde daha büyük acıların yaşanabileceğini, felaketin yaşanabileceğini gösteriyor. Buna rağmen, İzmir depreminden sonra kurulan Meclis Deprem Araştırma Komisyonunda tam 522 sayfalık bir rapor hazırlandı. Bu raporda 268 maddelik öneriler yer alıyordu. Meclis Başkanlığına sunulan nihai raporun gereği neden yapılmadı, neden yapılmıyor? Raporlar neden kâğıt üzerinde kalıyor? Öneriler niye hayata geçmiyor, niye olumlu bir adım atmıyorsunuz? Depremlerde daha fazla can kaybı olmasın, ocaklar sönmesin, çocuklar anasız, babasız kalmasın istiyoruz. Depremlerin değil ihmalin öldürdüğünü de biliyoruz. Meclisi, yüce Meclisi göreve çağırıyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

AYHAN BARUT (Devamla) - Derhâl depreme karşı etkin bir eylem planı hazırlanması, deprem toplanma alanlarının yapılması, hasarlı binaların tespiti ve yıkılıp tekrar dayanıklı hâle getirilmesi, mevcut yapı stokunun iyileştirilmesi, onarılması, güçlendirilmesi için bugünden tezi yok harekete geçelim. Siyasi ayrım gözetmeksizin herkes elini taşın altına koysun, unutmayalım ki olası bir depremde ihmaller neticesinde çok sayıda can hayattan kopartılacaktır. Burada depreme karşı önlem alıp harekete geçmeyen herkes sorumlu olacaktır.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)