GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Polis Yüksek Öğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:24
Tarih:23.11.2022

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülen 366 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 12'nci maddesi üzerine partim adına söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın milletvekilleri, kanun teklifinin görüşülen maddesi lisans mezunu polis memurlarına ilk derece amirlik eğitimi vermek ve ihtiyaç duyulan uzmanlık alanında görevlendirilecek amir ihtiyacının karşılanması amacıyla İç Güvenlik Fakültesi kurulmasını düzenlemektedir. Ancak kanun teklifinde öğrencilerde aranacak şartlar, giriş sınavı ile eğitim ve öğretime ilişkin usul ve esaslarda belirsizlikler bulunmaktadır.

Değerli milletvekilleri, toplumun can ve mal güvenliğinden sorumlu güvenlik güçlerine personel alınırken mülakatlara siyaset karıştırılmamalı; tarikat, cemaat, vakıf, dernek gibi yapıların güvenlik güçlerine sızmasına izin verilmemelidir. AKP iktidarında ne yazık ki normalleşen "referans" adı altında torpil listelerinde ismi bulunanlar değil liyakat sahibi kişiler bu mesleklere alınmalıdır. Ayrıca bu kişilere iyi bir eğitim verilmeli, mesleğe başlamadan yeterlilikleri titizlikle incelenmelidir. Aksi hâlde, olanları 15 Temmuzda hep beraber yaşadık. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Emniyetten 30 binin üzerinde personel ihraç edilmiştir. Şimdi de FETÖ'den boşalan yerlere başka cemaatlerden, tarikatlardan, vakıflardan kişilerin getirildiği iddiaları vardır. Ayrıca Emniyet içinde farklı cemaat ve tarikatlardan dolayı gruplaşmaların olduğu duyumları gelmektedir. Dün uyardığımız gibi bugün de AKP iktidarını tekrar uyarıyoruz: "Aldatıldık." bahanesinin arkasına sığınarak bu millete benzer acıları bir daha yaşatmayın. Tarikatların, cemaatlerin, vakıfların beyni yıkanmış çocuklarını değil Anadolu'nun tertemiz evlatlarının hakkını koruyun.

Değerli milletvekilleri, güvenlik güçlerine eğitim verilmesi için fakülte de kurulsun, üniversite de kurulsun, enstitü de kurulsun; biz buna karşı çıkmayız ancak buralarda AKP propagandası yapılmasına, Emniyetin siyasallaşmasına, liyakate değil siyasete göre atama yapılmasına, Emniyet güçlerinin AKP'nin arka bahçesine çevrilmesine karşıyız. Geçtiğimiz günlerde, Polis Akademisi mezuniyet töreninde AKP'nin seçim şarkısı çalınmıştır. Düşünün, bütün milletin can ve malını korumasından sorumlu; dil, din, ırk, siyaset, parti ayrımı yapmadan tüm vatandaşlara aynı mesafede olması gereken kolluk kuvvetlerinin mezuniyet töreninde bir partinin seçim şarkısı çalınmaktadır. Bu, Anayasa'nın alenen ihlalidir, hukuk tanımazlıktır, suçtur; bu, toplumsal huzurun temeline dinamit koymaktır; işte biz buna karşıyız.

Değerli milletvekilleri, ülkemizde önemle üzerinde durulması gereken ancak kanun teklifinde yer almayan önemli bir konu da polislerin yaşadığı sorunlardır. Ancak iktidar, polise zorla seçim şarkısı söyletirken polisin geçim derdini, çalışma şartlarındaki zorluklarını duymazdan, görmezden gelmektedir. Türkiye'de sayısı 320 bini geçen polis memurları, meslekten kaynaklanan pek çok sorunla karşı karşıyadır. Polislerimiz günde on iki saati, ayda iki yüz kırk saati geçen uzun çalışma süreleri, "ek görev" adı altında ucu belirsiz ve ek ücret ödenmeyen mesai saatleri, amir tahakkümü, her an soruşturma ya da sürgün yeme korkusu altında görevini yerine getirmeye çalışmaktadır. Bunların yanı sıra, polislerin uzun, düzensiz çalışma saatleri ve keyfî tayinler sebebiyle aile yaşamları olumsuz etkilenmektedir. Ayrıca, tüm bu sorunların sonucu olarak polisler psikolojik sorunlar yaşamakta, bu sorunlarını çözecek psikolojik desteğe de erişememektedir. Bu sorunları karşısında seslerini duyurabilecekleri herhangi bir mecra da bulunmamaktadır. Bu yüzden 2021 yılında 109, bu yılın ilk dokuz ayında da 44 polisimiz intihar etmiştir, son yirmi yılda ise bu sayı binin üzerine çıkmıştır.

Değerli milletvekilleri, polis güvenlik ve insan haklarının koruyucusu ve uygulayıcısı, adaletin ilk kapısıdır. Bu yüzden Emniyetin siyasete alet edilmesi, polislerin sorunlarına duyarsız kalınması kabul edilemez. 1937 yılında yürürlüğe giren ve hâlâ yürürlükte olan 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu tamamen değişmeli, polislerin sorunlarını çözecek kapsamlı bir kanun yapılmalıdır diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)