| Konu: | Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 32 |
| Tarih: | 08.12.2022 |
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Şimdi burada bir defa daha altını çizmek istiyorum.
OYA ERONAT (Diyarbakır) - Ne bedelini ödediniz; benim canımı yaktınız, canımdan can kopardınız, neyin bedelini ödediniz? Benim canımdan can kopardınız siz ya, neyin bedelini ödediniz?
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - Oya Hanım, konuşmayın!
OYA ERONAT(Diyarbakır) - Siz bedel ödettiniz bana. Bana siz bedel ödettiniz. Benim canımı kopardınız.
TULAY HATIMOĞULLARI ORUÇ (Adana) - O konu olmasa söyleyecek tek sözü yok, tek! Başka konuşabildiğin bir konu yok.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Cevap verme lütfen, cevap verme!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Buna ne söylüyorsun? Ona söyleyecek sözün olamaz senin!
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Buna da mı cevap veriyorsun? Yeter artık ya!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Otur oturduğun yerde!
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Her şeye bir cevap var ya! Bir de utanır insan biraz ya!
BAŞKAN - Sayın Grup Başkan Vekillerimiz...
Buyurunuz Sayın Bülbül.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Şimdi, şunun bir sefer daha hatırlatılmasında fayda görüyorum: Biraz önce yaşanan hadisenin ne şekilde cereyan ettiğini iyi hatırlamak lazım. Burada -HDP'li vekil- kürsüden işte, bir iki cümleyle bir atasözü, bir deyiş, birtakım ifadeler, cümleler nakledilebilir; bunlar daha önce de yaşandı, bugüne kadar çıt sesimizi çıkarmadık.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bunlar olabilir. Sadece Kürtçe de değil, insanlar yöresel ağızdan, belli başlı dillerden de değil, şivelerle vesair şeylerle, bunlar olabilir, bunlar yaşandı ve buna dair en ufak bir sıkıntı olmadı. İç Tüzük'ümüze göre de -ben bunu buraya dayandırıyorum- anlaşılmayacak bir dille Mecliste hitap edilmesi doğru değildir, yanlıştır; burada kullanılan dil resmî dilimiz Türkçedir.
Şimdi, bunun ötesinde, bu konuşmalar olduğu zaman da yine biz sesimizi çıkarmadık; bakın, altını çiziyorum, sesimizi çıkarmadık. Ta ki nereye kadar? Ta ki İYİ Parti Grup Başkan Vekili "Konuştuğunuzu anlamıyoruz." diye bir söz söyleyince arkasından "İnternetten aç, bakarsın, oradan anlarsın." gibi bir cevabı Meclis kürsüsünden büyük bir rahatlıkla böyle bir cevabı duyunca, karşısında buradan laflar atıldı, birtakım sözler söylendi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Bizim bu noktada tahammülsüzlüğümüz Kürtçe konuşulmasını bırakın, hitap edilse dahi Kürtçe konuşulmasına değildir, bizim buradaki rahatsızlığımız bu kadar rahat, efendime söyleyeyim, bu kadar gevşek bir şekilde, sorumlu olmayan bir ağızla kürsüden bu şekilde cevap verilmesine, bu şekilde mukabele edilmiş olmasınadır. Bu, son derece can sıkıcı bir durum olmuştur.
Ayrıca, konuşmanın içerisinde tehdit içeren, sanki devlete, sanki Türkiye'ye efeleniyormuş gibi hissettirecek birçok beyanın da burada yer almış olmasının Genel Kurulu gerdiği kanaatindeyiz. Nihayetinde biz şunu söyledik, benim arkasından söylediğim şey şuydu... Benim HDP Grubuna dönerek, HDP'lileri ifade ederek söylediğim bir söz yok; bu şekilde, bu tarzda Türkiye'yi tehdit eden, Türkiye'ye zorla bir şeyler yaptırmak isteyenler varsa buna müsaade edilmeyeceğini, bunun olamayacağını ifade ettim ben.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayınız.
MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Türkiye'ye gayrihukuki yollardan tehdit ve zorlamayla bir şey yaptırmaya kalktığınız zaman bunun yolu ancak hukuk dışı faaliyetlerden geçer. Hukuk dışı faaliyetlerin sonunun da ne olduğunu ve bunun teröre vardırıldığı zaman da bunun sonunun ne olduğunu biz, bütün kamuoyu, herkes bilmektedir. Benim ifade ettiğim, altını çizdiğim husus budur. Bunu da saygılarımla ifade etmek istiyorum.
Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)