| Konu: | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 5'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 34 |
| Tarih: | 10.12.2022 |
CHP GRUBU ADINA BAYRAM YILMAZKAYA (Gaziantep) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
(Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin ile İstanbul Milletvekili Abdullah Güler arasında karşılıklı konuşmalar)
BAŞKAN - Sayın Şahin, arkadaşınız kürsüde.
Devam edin siz, buyurun.
BAYRAM YILMAZKAYA (Devamla) - Bakın, değerli arkadaşlar, sağlıkta nereden nereye geldik: Mustafa Kemal Atatürk'ün "Beni Türk hekimlerine emanet ediniz." söyleminden ülkemizdeki doktorlara, sağlıkçılara "Gidiyorlarsa gitsinler, eğitimleri asistanlarla yaparız." söylemine kadar getirdiniz; nereden nereye... (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, tıp fakültesine başlayan öğrencilerin yüzde 70'i ilk senesinden itibaren Almanca dil kurslarına kayıt yaptırıyor Almanca dilini öğrenmek için, bunu biliyor muydunuz? 2022 yılı Ekim ayı sonuna kadar 2.200 hekim, sadece Ekim ayında ise 213 hekim maalesef yurt dışına gitti.
Sayın Bakanım, Sağlık Bakanlığının değerli doktor bürokratları ve siz Cumhur İttifakı'nın değerli doktor milletvekilleri; buradan soruyorum: Hadi Cumhurbaşkanı doktorun kıymetini bilmeyebilir ama bu kadar söylem ve yurt dışına sağlık beyin göçünden siz hiç zerre kadar rahatsız olmadınız mı, doğrusu merak ediyorum ya da herhangi biriniz gidip de -özellikle Sayın Bakan- Cumhurbaşkanına "Efendim, bu laflar doğru söylemler değil, bunların hepsi sağlık camiasına ve doktorlarımıza hakarettir. Eğitim asistanlarla olmaz, bunu da nereden çıkardınız?" diyemediniz mi ya da diyemiyor musunuz? (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, bakın, siz her şeyden önce doktorsunuz, siyaset gider ama doktorluğunuz kalır; yapacağınız söylem ve hareketlerden dolayı yarın bizlerin yüzüne baktığınızda utanmamanız gerekir. Buradan bütün doktor arkadaşlarımı uyarıyorum, ileride sizden bunların hesabını sorarlar, demedi demeyin.
Değerli milletvekilleri, normalde evrensel sağlığın tanımında hekime, hastaneye ve ilaca ulaşımı çabuk ve ücretsiz hâle getirmek gerekirken siz sağlığı nereden nereye getirdiniz. Sağlığın parasız hâle geldiği yönündeki söylemlerinize rağmen bugün vatandaşlardan çeşitli farklar adı altında birçok kalemde katılım payı tahsil edilmekte ve bu rakamlar günden güne artmaktadır. Ayrıca, özellikle ekonomik darboğazla birlikte sağlık sistemini öyle bir hâle getirdiniz ki daha önce iyi kötü maddiyatını toparlayıp özel hastaneye gidebilen halkımız artık özel hastanedeki farkların artışından dolayı gidemez hâle geldi. Bu ve birçok etkenden dolayı işte, siz, devlet hastanelerini hıncahınç dolar hâle getirdiniz. Bu nedenle, aylara varan ve alınamayan randevular, hastanelerdeki kuyruklar, artık evlerde telefon başında randevu almak için bekleyen sanal hasta kuyrukları oluşturdunuz. (CHP sıralarından alkışlar)
Anlam veremediğimiz bir şekilde sizler zamanında özel hastanelerin açılmasını Hükûmet olarak teşvik ettiniz, şimdi, açılan yüzlerce orta ölçekli ve zincir olmayan özel hastanelerin batması için de elinizden geleni yapıyorsunuz. Üniversite hastaneleri ise borç batağının içerisinde, çoğu battı batacak. Şehir hastaneleri ise doktor yetersizliği, personel veya araç gereç eksiğinin yanı sıra ülkenin kanayan yarası hâline gelmiş. Millet olarak sadece bu yıl 14 şehir hastanesi için 2,5 milyar dolar yani 46 milyar lira kira ve hizmet bedeli ödeyeceğiz.
Bu plansız yapılan şehir hastaneleri Sağlık Bakanlığının bütçesinde devasa kara deliklere dönüşmüş durumda. İktidarımızda bu şehir hastanelerinin hepsini kamulaştıracağız, öyle, merak etmeyin beş kuruş da para vermeyeceğiz.(CHP sıralarından alkışlar) Çünkü zaten şu ana kadar kazandıkları yaptıklarının kat kat fazlası.
Bu arada, her yıl bitimine söz verdiğiniz Gaziantep Şehir Hastanesi de bitmedi maalesef; "Bitti bitecek, bitti bitecek." dediler, inşallah, iktidarımızda biz bitireceğiz ve Gaziantep halkının malı olarak da Gaziantepli hemşehrilerimize teslim edeceğiz.
Değerli milletvekilleri, ülkemizde, özellikle Gaziantep ilimizde uyuşturucu bağımlılığı almış başını gidiyor. Resmî kayıtlara göre, 40 bine yakın gencimiz uyuşturucu bataklığında. İşte, asıl beka meselesi, millî güvenlik sorunu madde kullanımındaki artış ve bununla ilgili gerçekçi, önleyici tedbirlerin alınmamasıdır. Özellikle "ateş/buz" denilen sentetik uyuşturucunun tedavi süreci oldukça zor olup uzun süreli yatışların gerektiği, yataklı, koğuşlu, güvenlik önlemleri alınmış olan AMATEM sağlık kuruluşlarının varlığıyla mümkündür ve bu merkezlerde uyuşturucu bağımlısı çocuklarımız kendi isteklerine göre değil tam tedavisi bitirilip, gerekirse zorla alıkonulup tıbbi konsey kararıyla taburcu edilmelidir.
Değerli arkadaşlar, bu görmüş olduğunuz dinleme aleti, doktorların en kıymetli bir dinleme aletidir; "stetoskop"tur bunun adı. Sayın Sağlık Bakanı ve doktor arkadaşlar bu cihazın ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Bizler bu dinleme cihazı sayesinde insanların organlarının feryadını, sesini duyuyor ve sorunlarını tespit ediyoruz. (CHP sıralarından alkışlar) Görüyorum ki Sayın Bakanın ve buradaki doktor bürokratların kulağı sağır, gözü kör, kalbi taş olmuş.
Sayın Bakan, sağlık emekçileri ile doktorların feryadını ne duyuyor ne görüyor ne de hissediyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Ülkenin en rahat doktorları siz ve bürokratlarınız, en rahat yönetici, hastane sahibi sizsiniz; bir eliniz yağda, bir eliniz balda.
Ben onun için bu dinleme cihazını Sağlık Bakanına ve bürokratlara vermek istiyorum, belki bu hassas cihazla sağlıkçıların feryatlarını duyarlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
BAYRAM YILMAZKAYA (Devamla) - Odyolog, laborant, fizyoterapist, diyetisyen, ATT, fizik tedavi, ameliyathane, sağlık yönetimi, hemşire branşlarında atama bekleyen binlerce sağlıkçının feryadını duyun lütfen diyorum.
Aslında bu cihazdan bir tane de Sayın İçişleri Bakanımıza vermek istiyorum.
Sayın Bakan, siz de bu cihazdan daha iyisi var, ortam dinleme cihazları, daha güçlü, teknolojik olarak çok gelişmiş. (CHP sıralarından gülüşmeler) O dinleme cihazlarıyla ülkenin belediye başkanlarını, gazetecilerini, siyasilerini, genel başkanlarını ve milletvekillerini dinliyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Bu insanları dinleyeceğinize biraz da intihar eden polislerinizin feryadını dinleyin, "Acaba bu polisler neden intihar ediyor?" deyin. Uyuşturucu bataklığına saplanmış gençlerimizi dinleyin, o gençlerin ana-babalarının feryadını dinleyin Sayın Bakanım. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Jandarmamızı dinleyin diyorum.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımıza da inanın, bu cihazlar değil bence vicdan temizleyici bir cihaz lazım.
6 yaşındaki çocuğun bu yaşadıklarına eğer "siyasetüstü" diyorsanız size de bir cihaz bulamıyorum.
AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI DERYA YANIK - Birazdan anlatacağım, kimde vicdan var kimde yok göreceksiniz; Halk TV'den izleyin.
BAYRAM YILMAZKAYA (Devamla) - Teşekkür ediyorum.
Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)