GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:38
Tarih:14.12.2022

CHP GRUBU ADINA ALİ ÖZTUNÇ (Kahramanmaraş) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Değerli arkadaşlar, dün Antalya'nın Kumluca ilçesindeydik. Kumluca, Finike sel konusunda mağduriyet yaşadı; maalesef, önceki gece başlayan şiddetli yağmur sele döndü. Hiçbir kul, hiçbir insan yağmurun şiddetine, boyutuna, miktarına müdahale edemez ama sele müdahale etme şansımız var çünkü seller insan faktörüyle oluşuyor. Nitekim, Kumluca'da da gördük ki sel insan yüzünden gerçekleşmiş. Nedir? Antalya'nın Kumluca ilçesinde önceki dönemki AK PARTİ'li belediye 1.200 metre uzunluğunda Gavur Deresi olarak bilinen derenin üstünü kapatmış ve o derenin üzerine pazar yeri inşa etmiş. Hangi akıl, hangi mantık? Yani dere üstü kapatılmış, pazar yeri yapılmış; yağan yağmur gelmiş, sel olmuş. Ben, bir kez daha, Kumlucalı yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Bu elimde gördüğünüz zeytin. Bugün bu zeytini üreten, ekmeğini, kazancını bu zeytinden elde eden yurttaşlarımız Ankara'ya geldiler, Muğla'dan geldiler. Niye? Çünkü AK PARTİ Hükûmeti, AK PARTİ zeytine düşmanlık yapıyor. Yeni bir kanun teklifi getirdiler bir gece yarısı operasyonuyla, bir torba kanunla zeytini bitirmek, zeytini kesmek istiyorlar. Tüm semavi dinlerde olan zeytin, kendisini dindar olarak tanımlayan AK PARTİ'liler tarafından, AK PARTİ tarafından katledilmek isteniyor. (CHP sıralarından alkışlar) Zeytin konusunda komisyonda çalışmalar devam ediyor; arkadaşlarımız orada direniyorlar, Genel Kurulda direneceğiz. Daha önce Anayasa Mahkemesinden döndü, Danıştaydan döndü; bir kez daha bunda inat ederseniz, yeniden Anayasa Mahkemesine gideceğiz.

Değerli milletvekilleri, bütçe, hesap vermektir, para istemektir. AK PARTİ'liler, Sayın Bakanlar, kürsüye geldiler, günlerdir hiç hesap vermediler, hep para istediler; hesap vereceklerine muhalefete hakaret ettiler; hesap vereceklerine muhalefete küfrettiler. İkide bir "Amerika'nın çocuğusunuz!" diyorlar. Peki, bakalım, Amerika'nın çocuğu kimlermiş? Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde "Nota ver kardeşim Amerika'ya." dendiğinde "Ne notası, müzik notası mı?" diyenler Amerika'nın çocuklarıdır! (CHP sıralarından alkışlar) 3 Kasım seçimlerinden hemen sonra, 10 Aralık 2002 tarihinde Amerika'ya gidip, Başbakan olmadan Amerika Birleşik Devletleri Başkanıyla görüşüp gelip üç ay sonra Türkiye'de icazetle Başbakan olanlar Amerikan çocuğudur! (CHP sıralarından alkışlar)

KANİ BEKO (İzmir) - 7 kere gitmiş, 7...

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - 31 Ocak 2004 tarihinde Amerika'da Boston'daki Harvard Üniversitesinde konuşan "Türkiye, ABD'nin Irak'ta başarılı olmasını samimiyetle arzu etmektedir." diyenler Amerika çocuğudur! (CHP sıralarından alkışlar) Amerikalı genç kadın ve erkekler için "Ülkelerine sağ salim dönmeleri için dua ediyorum." diyen kimse, Amerika'nın çocuğu odur! (CHP sıralarından alkışlar)

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Bravo!

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - 1 Mart tezkeresini kim getirdiyse ve kim "kabul" oyu verdiyse Amerika çocuğu odur! (CHP sıralarından alkışlar)

Bakın, bakanlar ikide bir "Amerika çocuğu" diyorlar muhalefete, parmak işaretiyle göstererek söylüyorlar, Amerika'ya en çok kim gitmiş, ben size söyleyeyim: Amerika'ya bugüne kadar en çok giden siyasetçi, Sayın Recep Tayyip Erdoğan.

KANİ BEKO (İzmir) - 7 kere gitti, 7...

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - Daha Başbakan olmadan önce yani 17 Nisan 1995'de ilk kez gitmiş. Daha Başbakan olmadan önce 2001 yılına kadar Sayın Erdoğan İstanbul Belediye Başkanıyken ve görevde olmadığı dönemde tam 6 defa Amerika'ya gitmiş. Ne işi var, niye gidiyor? Ekrem İmamoğlu şimdi bir Amerika'ya gitse yıkarsınız Türkiye'yi. Daha İstanbul Belediye Başkanıyken 6 kez gitmiş, sonra 24 kez daha gitmiş, 24 kez daha; toplamda 30 kez gitmiş; ne zamandan? 1995 yılından bugüne kadar.

KANİ BEKO (İzmir) - Seçimden sonra da oraya gidecek o.

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - Yıl 2022, yirmi yedi yılda 30 defa Amerika'ya gitmiş Tayyip Erdoğan, on bir ayda 1 Amerika'ya gitmiş. Maşallah, Amerika'yı yol tutmuş, verha Amerika'da Tayyip Erdoğan! Ondan sonra gelip diyorsunuz ki: "Amerika'yla siz şöyle görüşüyorsunuz, siz böyle yapıyorsunuz."

Bakın, 1998 yılında, Yargıtayın hakkındaki cezayı onamasından sonra Sayın Erdoğan ilk kiminle görüşüyor, biliyor musunuz? Dönemin Amerika Başkonsolosu Hagins'le; gördünüz mü, Hagins'le; ilk görüştüğü isim. Şimdi aynı süreci Ekrem Bey'e yaşatmaya çalışıyorsunuz yani Tayyip Bey'in ceza aldığı sürecin aynısı şu sıralarda, şu saatlerde İstanbul'da Ekrem Bey'e yaşatmaya çalışıyorsunuz; onu birazdan anlatacağım.

Bu Hükûmet yolsuzluk hükûmetidir, bu Hükûmet hırsızlık hükûmetidir. (CHP sıralarından alkışlar) Milletvekilleri, AK PARTİ milletvekili SPK üzerinden milyonlarca doları hiç etti, çıkar sağladı; AK PARTİ'den tık yok. Kendi Bakanınız kendi özel şirketinden Bakanlığa dezenfektan sattı, tık yok. Bir başka Bakanınız kendi Bakanlığından kendi otellerine arazi veriyor, ruhsatlar veriyor, Turizm Bakanınız; sizden tık yok. Bir başka Bakanınızın amcasının kızı, kuzeni Bakan Yardımcısı bir yerde; kardeşi de iş adamı; kardeşi gidiyor, ablasından ihaleyle Bodrum'un en değerli arazisini öyle böyle alıyor; tık yok ama vatandaşa gelince her türlü mağduriyeti yaşatıyorsunuz. Ekmek fiyatı almış başını gitmiş; çay öyle, şeker öyle, yağ öyle. Siz saraylarınızda bir eliniz yağda bir eliniz balda, keyif içinde yaşıyorsunuz ama millet ekmek bulmakta zorlanıyor. Dolar olmuş 19, euro olmuş 20 lira; siz, hâlâ, buraya geliyorsunuz, hesap vereceğinize milleti suçluyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Çünkü umursamıyorsunuz, milletten koptunuz, milletle ilginiz kalmadı artık çünkü sizin tek bir derdiniz var, tek bir; malı nasıl götürürüz, saraylarda nasıl keyifli yaşarız, nasıl giderayak daha fazla yolsuzluk yaparız hesabındasınız, başka bir derdiniz yok.

İstanbul'da, şu sıralarda bir duruşma görülüyor, bu duruşma tarihe utanç olarak geçecek. İstanbul'da seçimlere gidildi, 13 bin fark oldu, "Kabul etmiyoruz." dediniz, mızıkçılık yaptınız, "Yeniden seçim." dediniz, "Hodri meydan!" dendi, seçime gidildi, 800 bin fark yediniz, akıllanmadınız. Hâkimlere, savcılara talimatı verdiniz; önce hâkimleri, savcıları değiştirdiniz, yeni gelenlere talimat verdiniz; şimdi, şu anda Ekrem İmamoğlu'na ceza verme peşindesiniz. Ya, Allah aşkına, herhangi bir küçük suçtan bile birisi yargılansa mahkeme heyetine "Savunma yapmak istiyorum." dese en az bir hafta süre verilir arkadaşlar. Üç saat verdi hâkim, üç saat! Bu mu sizin vicdanınız? Bu mu sizin insanlığınız? Bu mu sizin hukuka saygınız, adalete saygınız, yargıya saygınız? (CHP sıralarından alkışlar) Seçimde alamadığınız, sandıkta alamadığınız İstanbul'u ayak oyunlarıyla almaya çalışıyorsunuz.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Hileyle alamadıkları.

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - Üstelik sizin Genel Başkanınız İstanbul Belediye Başkanıyken uzaklaştırılmıştı, görevden alınmıştı; o zaman bağırıyordunuz, çağırıyordunuz. Size yapılanı siz şimdi başkasına yapıyorsunuz ama unutmayın sandık gelecek, beş ay var, bilemedin altı ay var; beş ay sonra, altı ay sonra sandık gelecek. Unutmayın ki Ekrem İmamoğlu büyük lokmadır, boğazınızda kalır, haberiniz olsun. (CHP sıralarından alkışlar) Ekrem İmamoğlu'na verilecek bir ceza Türkiye'de hukukun ayaklar altına alındığının bir başka göstergesi olacak.

Son bir dakikayı da kentimize, şehrimize, Kahramanmaraş'ımıza ayıralım. Kahramanmaraş'ımıza her seçim bir söz verirler sevgili Cumhuriyet Halk Partili milletvekilleri, değerli İYİ Partili milletvekilleri; derler ki: "Kahramanmaraş'a hızlı tren getireceğiz." Her seçimde, mitingde gelir Tayyip Bey "Hızlı tren istiyor musunuz?" "İstiyoruz." "Getireceğim." der. Ne hız var ne tren var!

VELİ AĞBABA (Malatya) - Hedef 2053!

ALİ ÖZTUNÇ (Devamla) - Mersin-Adana-Osmaniye ve Gaziantep Nurdağı'na gidecek. Maraş'a teğet geçiyor. Niye Maraş'a hızlı tren gelmiyor? Çünkü Maraş'ı sevmiyorsunuz çünkü Maraş'ı çantada keklik görüyorsunuz. Kahramanmaraş'a gidin, köy yolları perişanlık içerisinde; ilçelere gidin, kuzey ilçelerine gidin, köy yolları perişanlık içerisinde, köylerde maalesef altyapı çalışmaları bitmiş durumda.

Bir beceriksizi getirdiler, Kahramanmaraş'a Büyükşehir Belediye Başkanı yaptılar, Kahramanmaraş şu anda büyük bir ceza çekiyor.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)