GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İzmir Gaziemir'deki nükleer atıkların yarattığı tehlikelere ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:6
Birleşim:57
Tarih:01.02.2023

MURAT ÇEPNİ (İzmir) - Teşekkürler Başkanım.

Genel Kurul ve değerli halkımız; İzmir'de yıllardır kanayan bir yara var. İzmir kentinin merkezinde bir Çernobil'le İzmirliler yaşamaya çalışıyorlar. Tabii, bu sorun sadece İzmir'i değil, tüm ülkeyi hatta tüm dünyayı aslında bir boyutuyla ilgilendiren bir mesele. İzmir'in Çernobil'i Gaziemir'de bir fabrikanın bahçesinde yüz binlerce ton nükleer atık halkı ve doğayı zehirlemeye devam ediyor. Kapatılan TAEK, 2010'da burada yaptığı incelemede nükleer atıkların varlığını kabul etti. TAEK, alanda yaklaşık 10.125 metreküp nükleer atık olduğunu tespit etti fakat daha sonrasında TAEK biliyorsunuz kapandı ve bu konuda devletin hiçbir kurumu bir hamle, bir adım atamadı ve burada temizlenmeyi bekleyen nükleer atıklar insanları zehirlemeye devam ediyor. 2013 yılında sahada radyoaktif atıkların üzerine 10.200 ton toprak örtüldü yani nükleer atıklar toprakla kapatılmaya çalışıldı. Alanda radyasyonun miktarı normalin 219 katı üzerinde; atıklar toprağı, havayı, suyu zehirliyorlar ve çevresinde yerleşim yeri var ve bu yerleşim yerinde insanlar kanserle uğraşıyorlar; kanser vakaları son derece artmış durumda, normalde nefes alamaz hâldeler; insanlar belli günlerde nükleer atığın bulunduğu alandan çıkan dumanı bizzat görebiliyorlar ve bunu koklamak zorunda, nefes almak zorunda kalıyorlar. Bu konuda bölge halkı, bilim insanları, ekoloji örgütleri, Gaziemir Belediyesi ve tüm demokrasi güçleri uzunca zamandır çalışmalar yürüttüler, bu konuda nükleer atıkların oluşturduğu sorunla ilgili kamuoyunu bilgilendirmeye çalıştılar, orada fiilen basın açıklamaları yaparak durumu açıklamaya, anlatmaya çalıştılar ve bu konuda devletin, bakanlıkların adım atması yönünde çalışmalar yürüttüler fakat geçtiğimiz günlerde İzmir Valiliği bu konuda bir çalışma başlattığını açıkladı fakat bu çalışmanın kapsamına ilişkin hiçbir biçimde kamuoyuna bilgi verilmedi. Bu çalışma nasıl başladı, nasıl yürütülecek, nasıl sonuçlandırılacak? Bu konuda -bahsettiğim- İzmir kamuoyunun bilgilendirilmesi ve bunun paydaşı hâline getirilmesi konusunda hiçbir adım atılmadı.

Verdiğimiz soru önergelerinde de sorduğumuz üzere buradan bir kez daha "Bertaraf işi hangi firma tarafından yürütülecektir? Bu firma bu yetkiye sahip midir, bu niteliğe sahip midir?" diye soruyoruz ve bu bertaraf işi ne şekilde yapılacaktır? Çünkü nükleer atıkların bertarafı meselesi dünyada çözülebilmiş bir sorun değildir.

Yine, bu nükleer atıkların, nükleer çubukların nasıl olmuş da İzmir Gaziemir'e geldiği hâlâ meçhuldür çünkü Türkiye'de nükleer santral yoktur. Dolayısıyla ithalatı ve ihracatı da yasak olan bu maddelerin nasıl olup geldiği hâlâ açıklanmış değildir.

Yine "ÇED süreci işletilecek midir?" diye soruyoruz. Yine, ayrıca atıklar nerede depolanacaktır ve nasıl depolanacaktır? Daha öncesinde 2018 senesinde 260 ton nükleer atığın oradan alınıp İstanbul'a götürüldüğünü, orada depolandığını biliyoruz. İthalatı ve ihracatı yasak olan bu nükleer çubukların nasıl taşınacağı konusu da ayrıyeten tartışılması gereken bir meseledir.

Bu konuda, yine, alanda sağlık taramasının yapılması elzemdir çünkü insanlar kanser dâhil çok sayıda hastalıkla boğuşmak durumundadırlar ve orada gerçek anlamda bir halk sağlığı sorunu yaşanıyor. Dolayısıyla bu konuda da devletin, bakanlıkların açıklama yapması ve halkı bilgilendirmesi, sağlık taraması yapması gerektiğini düşünüyoruz. Bu mesele kanayan bir yaradır. Dolayısıyla bu meselenin bugüne kadar çözülmemesinin doğrudan sorumlusu devletin kendisidir. Bundan sonra yapılacak çalışmaların da gizli saklı değil açık ve aleni yürütülmesi gerekmektedir. Bu konunun İzmir halkı olarak da hep birlikte takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.

Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)