GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (10/6996, 7004, 7005, 7006, 7007, 7009, 7010, 7024, 7026, 7034, 7035, 7036, 7037, 7038, 7039, 7040, 7041, 7042, 7043, 7044, 7045, 7046, 7047, 7048, 7049, 7050) esas numaralı Meclis Araştırması Önergelerinin üzerinde MHP Grubu adına Sefer Aycan'nın ve önerge sahibi olarak Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker'in yaptıkları konuşmalarındaki bazı ifadelerine ve deprem öncesi alınması gereken tedbirlere ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:6
Birleşim:68
Tarih:02.03.2023

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle hepinize saygılarımı sunuyorum.

Sefer Hocamı çok severim, saygı da duyarım, konuşmasını da çok dikkatle dinledim. Deprem büyük mü? Büyük, büyük bir deprem. Gerçi hangi enkazın altındaysan en büyük deprem orasıdır, enkazın altında kaldığın depremdir. Şimdi, mesele, böyle bir depremden sonra hepimizin konuşması gereken şey "Ne yapılmadı, ne yapılması gerekiyor?" Az önce Sayın Kocaeli Milletvekili burada "Ben depremden çıktım." dedi, ben de depremden çıktım. Her yıl deprem yıl dönümünde Hocam, çıkıyorum, anlatıyorum. Ailemle beraber çıktım, ilk aklıma gelen "Ailemi nereye götüreceğim?" "Toplanma bölgesi" diye bir kavram yok. Biz dedik ki: Toplanma bölgesini yapalım. Sevgili Hocam, toplanma bölgesi, eğer, sadece çorak bir arazi ise hiçbir işe yaramaz. Toplanma bölgesinde -deprem için toplanan vergilerle yani 98 milyar lirayla- bir çadır deposu varsa, su deposu varsa, orada mobil yemekhane için bir depo varsa, konserve yiyeceklerle ilgili bir depo varsa ve sizin de ifade ettiğiniz gibi, altı ayda bir bunlar kontrol ediliyorsa ve ilk yardım için orada bir depo varsa, bunun bir anlamı vardır. Şimdi, bunu konuşmayacak mıyız arkadaşlar ya, bunu söylemeyecek miyiz?

Şimdi, ben ailemle beraber çıktım, yanımdaki 5 katlı bina yıkılmış, oradan ses geliyor. Ben ilk önce ailemi alacağım, toplanma bölgesine götüreceğim. Toplanma bölgesine gittiğimde...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusu NATO'daki en büyük 5'inci ordu, en büyük 5'inci ordu, dünyanın 16'ncı ordusu Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusu. İstihkâm bölükleri, bozulan yerlere köprü yapacak gücü olan, tank geçirecek gücü olan ordumuzun, oradan ilk yardım malzemelerinin geçirilmesi için yolları derhâl onarması gerekiyor, derhâl; ordumuzun hemen intikal etmesi gerekiyor.

Millî Savunma Bakanına ben önerdim, benim odamda, o da büyük bir memnuniyetle kabul etti. Bedelli askerlik yapıyoruz, sevgili milletvekili arkadaşlarım, "Bedelli askerlik yapanlara bir buçuk ay, bir ay orada yatacaklarına, afetle ilgili eğitim verelim." dedim, "Harika bir fikir." dedi Millî Savunma Bakanı ve "onlara sefer görevi çıkartalım." dedim. Hiç olmazsa o çocuklarımız da "Biz parayla askerlik yaptık." demesinler, "Biz sefere hazır askerleriz." desinler. Eğer bu yapılmış olsaydı o çocuklarımız orada, ordumuz orada saatler içerisinde çadırları kurmuşlardı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Saatler içerisinde mobil mutfaklar açılmıştı; kimse aç, kimse açıkta değildi.

Sevgili Hocam, baz istasyonlarından bahsettiniz. Benim değerli Hocam, deprem bölgesi, biliyorsunuz, yıkılacak binaların üstüne baz istasyonlarını kurduruyorsunuz. Allah aşkına ya, bunun aklı nerede ya? Baz istasyonlarının birbirini görmesi gerekiyor. Binalar yıkıldı, baz istasyonu kalmadı, ne jeneratörü ne elektriği... Yahu kule yapacaksın ve bu işi böyle bir afet zamanında yıkılmayacak şekilde yapacaksın. Bak Amerika ne yapmış Hocam; acil kamu haberleşme sistemi kurmuş. Ne zaman? 11 Eylül'den sonra, felaketten sonra. Burada AFAD, Kızılay, doktorlar hatta diğer sivil yardım kuruluşları, STK'ler bu hat üzerinden görüşebilir onların kurduklarında.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Özkoç, toparlayalım lütfen.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Yapabilir miydik? Yapardık. Hat kesilir miydi? Kesilmezdi. Her yıl valilikler -arkadaşlarımız bilir- iş insanlarına diyorlar ki: "İş makinelerinizi bize bildirin." Tamam bildirin de vatandaş şunu bilecek: "Ben Cumhuriyet Mahallesi'nde oturuyorum. Benim acil toplanma bölgem orası, ailemi götürdüm oraya. Orada yıkılan binadaki komşumu kurtarmak için acil iş makinesi toplanma alanı neresi? Kim görevli orada?" Belli mi? Yok.

Ben buradan bir kere daha sesleniyorum: Bedelli askerlerimize muhakkak eğitim verelim, bir. İki: İtfaiyecilerimizi aynı AFAD konumunda eğitimden geçirelim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son sözlerinizi alayım.

Buyurun.

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Yıkılan bölgedeki itfaiyecilerimiz o görevi yapamazlar ama diğer itfaiyecilerimiz oraya derhâl ulaşırlar. Madencilerimizi en etkin hâle getirelim. Deprem toplanma bölgelerinde muhakkak az önce anlattığım tedbirleri alalım. Bedelli askerlik yapan çocuklarımızı afet bölgesinde görev yapacak yetişmiş elemanlar hâline getirelim.

Bu deprem hepimizin içini acıtıyor ama görevini yapmayanların içini daha fazla acıtmalı.

Teşekkür ederim.